Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5083
Karar No: 2013/7067
Karar Tarihi: 07.5.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5083 Esas 2013/7067 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, imar parseline yapılan elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım ve tazminat talebiyle dava açılmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, dosya incelendiğinde, yapılan inceleme ve araştırmaların yetersiz olduğu anlaşılmıştır. Mahkeme kararı davalı tarafından temyiz edilince, temyiz itirazları yerinde bulunarak kararın bozulması kararlaştırılmıştır. Bu kararda, 6785 sayılı yasanın 1605 sayılı Kanun ile değişik 42/c maddesi, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi, 2981 sayılı Yasa'nın 3290 sayılı Yasa ile değişik 10/c maddesi belirtilmiştir.
1. Hukuk Dairesi         2013/5083 E.  ,  2013/7067 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 26/04/2012
    NUMARASI : 2011/36-2012/179

    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi  raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;    
    Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 3253 ada 18 ve 23 parsel sayılı taşınmazların 1988 ve 2003 yıllarında imar uygulaması ile oluştukları, davacıların, 3253 ada 23 parselin kayden maliki oldukları, davalının ise 3253 ada 18 parselde  ½ hisseyle  paydaş olduğu görülmektedir.
    Bilindiği üzere; yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz"ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlıdır. Bu husus M.K.nun 684. maddesinde açıkca vurgulanmıştır. Ne var ki, yürürlükten kalkmış olan 6785 sayılı yasanın l605 sayılı Yasa ile değişik 42/c ve halen yürürlükte bulunan 3l94 sayılı imar yasasının l8. maddelerinde özel hükümler getirilmek suretiyle ayrılmaz parça (mütemmim cüz) olan yapı ile arz arasındaki hukuki ilişki kesilmiş bazı durumlarda yapı, üzerinde bulunduğu yerin malikinden başkasına bırakılarak imar parsellerinin oluşturulabileceği öngörülmüştür. Böylece yapıların bedelleri ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmediği veya aralarında bu yönde bir anlaşma yapılmadığı yada ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı sürece bu yapıların ömürlerini dolduruncaya kadar eski sahiplerine kullanma imkanı  sağlanmıştır.
    Öte yandan, zeminin maliki olan kişinin taşınmazı bizzat kullanma yetkisi sınırlanmış, ayrılmaz parça (mütemmim cüz) durumunda olan yapı üzerinde tasarruf etme gücü özel yasa ile kısıtlanmıştır. 
     298l sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik l0/c maddesi de aynı doğrultuda hüküm getirmiştir.
    Gerçekten, bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamaz. İşte bu nedenle yukarıda değinildiği gibi yasa koyucu imar parseli malikine karşı yapı sahibini koruma zorunluluğunu duymuştur.
     Öte yandan; davalı, çekişme konusu yere ilişkin eşi A..Ç..a adına düzenlemiş tapu tahsis belgesi bulunduğu ve bu yeri 1972 yılından beri kullandığı savunmasında bulunmuş, delil olarak da 14.11.1984 tarihli ve 4287 nolu tapu tahsis belgesini  ibraz etmiştir.
    Ne var ki; mahkemece, yapılan uygulama sonucu  bilirkişi rapor ve krokisinde davalıya ait gecekondunun imar öncesi tapu tahsis belgesinin bulunduğu kadastral parselde kalıp kalmadığının belirlenmediği, kadastral parsel sınırları ile imar sonucu oluşan parsel sınırlarının aynı kroki üzerinde çakıştırılmadığı görülmektedir.
    Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilke ve olgular gözetilerek inceleme ve araştırmanın yapılması hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile kararın açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

     

     

     


     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi