3. Hukuk Dairesi 2020/9925 E. , 2021/9626 K.
"İçtihat Metni"AYVALIK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde birleştirilerek görülen sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti davalarının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile birleşen davanın reddine, asıl davanın kabulüne dair yeniden kurulan hükmün taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı asıl davada; 14/04/2016 tarihinde yapılan 2016 yılı köpek maması alım ihalesinin kesinleşmesi akabinde davalı ile mal alım sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler yerine getirildiği halde 22/08/2016 tarihinde teknik şartnamenin 7.2. maddesi gereği yem depolama ve satış belgesinin ibraz edilmediği gerekçesiyle sözleşmenin feshedilip, teminatın gelir kaydedildiğini; Birleşen davada, 16/12/2016 tarihinde aynı konuda yapılan diğer ihalenin de kesinleşmesi akabinde mal alım sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşmenin bu defa Global Gap belgesinin akredite edilmemiş olması nedeniyle 27/03/2017 tarihinde feshedildiğini, yem depolama ve satış belgesi eksikliğinin tamamlandığını, öte yandan Global Gap belgesinin akredite edilmiş olmasına dair sözleşmede düzenleme bulunmadığını ileri sürerek, sözleşmelerin feshi kararlarının haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespiti ile kesin teminatın irat kaydedilmesinin ve ihalelerden yasaklama kararının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, asıl ve birleşen davaların reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; asıl ve birleşen dava yönünden davanın kabulü ile sözleşmelerin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinin tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; davalının yalnızca birleşen davaya konu ihale sözleşmesi kapsamındaki kabul kararı için istinaf yoluna başvurduğu, asıl dava bakımından harç yatırılmadığı ve istinaf sebep ve gerekçeleri bulunmadığı gerekçesiyle, birleşen davaya yönelik istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, birleşen davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine, asıl davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
İstinaf başvurusu yapılıp, karşılıklı dilekçelerin verilmesinden sonra (HMK md. 342-348) istinaf mahkemesinde yapılacak inceleme, ön inceleme ve asıl inceleme olarak ikiye ayrılır. İstinaf aşamasında yapılan ön incelemede, incelemenin başka bir dairece veya bölge adliye mahkemesince yapılmasının gerekli olup olmadığı, aleyhine istinaf yoluna başvurulan kararın kesin mahiyette olup olmadığı, başvurunun süresi içerisinde yapılıp yapılmadığı, başvuru şartlarının yerine getirilip getirilmediği (dilekçenin gerekli asgari unsurları taşıması veya harç ve giderlerin yatırılması vb.), başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin gösterilip gösterilmediği hususları incelenir. Ön inceleme konusu olan; süre, kesin bir kararın olması, gerekli harç ve giderlerin yatırılmasına ilişkin denetim esasında HMK md. 344 ve md. 346 düzenlemeleri gereğince istinaf başvurusunun yapıldığı ilk derece mahkemesi tarafından da yapılacaktır. Ancak ilk derece mahkemesinde bu durum gözden kaçırılmışsa, istinaf mahkemesinde gözetilecektir (HMK md. 352 Gerekçe). Bu ön inceleme ertesinde eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosya incelemeye alınacaktır (HMK md. 352/3).
Somut olayda; davalı vekili tarafından 30/11/2018 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve istinaf karar harcı yatırılarak hükmün istinaf edildiği, bölge adliye mahkemesince asıl dava yönünden harcın eksik olduğu tespit edildiği halde yatırılmayan harçlar yönünden HMK md. 344/1 gereğince başvuran tarafa kesin süre verilerek, harcın tamamlanması aksi halde asıl davaya yönelik başvurudan vazgeçmiş sayılacağının bildirilmesi, verilen kesin süre içinde eksik harç tamamlanmamış ise başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu yüzden işlem tesis edilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
Bundan ayrı; bölge adliye mahkemesi maddi vakıa denetimi bakımından istinaf sebepleri ile bağlı olduğu gibi aynı zamanda hukukilik denetimi de yapmak durumundadır. Hukukilik denetimi bakımından ise istinaf sebepleri ile bağlı değildir. Buna göre yapılan incelemede, davalı tarafından sunulan 30/11/2018 tarihli istinaf dilekçesinde, hem asıl davaya konu ihale yönünden hem de birleşen davaya konu ihale yönünden hükmün doğru olmadığı ve bozulması talep edilmiş olmasına rağmen, bölge adliye mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile sadece birleşen dava yönünden istinaf incelemesi yapılması, asıl davanın inceleme konusu yapılmaması da doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 371. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, 54,40"ar TL peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya iadesine, dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 06/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.