Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11550
Karar No: 2022/4920
Karar Tarihi: 15.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11550 Esas 2022/4920 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11550 E.  ,  2022/4920 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat davasında Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı tarafın itirazının reddine dair verilen 12/06/2019 günlü ve 2019/İHK-6923 sayılı kararının Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 15/06/2017 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki motosikleti ile davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı çift taraflı kaza sonucu davacının malul kalacak şekilde yaralandığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararının, 1.000,00 TL geçici iş göremezlik zararının, toplam 5.000,00 TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile dava değerini 118.754,96 TL' ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının talebinin kabulü ile 118.754,96 TL'nin 04/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince yapılan itirazın reddine dair İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzük'ü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri
    Yönetmelik'i, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'i, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen 17/08/2018 tarihli Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı raporuna göre, kişide kazadan dolayı meydana gelen sol ayak bileğinde kesi, sol klavikula parçalı fraktürü ve travma sonrası stres bozukluğu şikayetlerine bağlı olarak Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oranı %20 olarak belirlenmiştir. Davacının olay sonrası psikiyatrik değerlendirmesi yapılmış, kazadan kaynaklı tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen travma sonrası stres bozukluğu tanısı konulmuş, bir süre psikiyatrik tedavi almıştır. Adı geçen rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş, önceki tedavi evrakları incelenmiş, rapor 3 uzman tarafından imzalanmıştır. Ancak önceki tedavilere ilişkin epikrizlerde ruh ve sinir hastalıkları uzmanının muayene ve tedavisine ilişkin ayrıntılı bilgi ve belgeler bulunmakla birlikte heyette ruh ve sinir hastalıkları uzmanının bulunmadığı anlaşılmıştır. Rapor bu haliyle karar vermeye elverişli değildir.
    Bu durumda, davacının psikolojik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakları dosya arasında getirtildikten sonra, davacının muayenesi de yapılarak aralarında psikiyatr doktorun da bulunduğu yeni bir heyetten rapor alınarak, 17/08/2018 tarihli Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı raporu da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, kazadan sonra oluştuğu belirtilen psikolojik rahatsızlıkların kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği, “tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen travma sonrası stres bozukluğu” hastalığına ilişkin tespit edilen maluliyet oranının davacının bakiye ömrü boyunca aynı oranda devam edip etmeyeceğinin tespit edilerek, davalı lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilmek kaydıyla, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususun üzerinde durulmamış olması doğru görülmemiştir.
    2-Kabule göre; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, (hesaplanan miktar maktu vekalet ücretin altında kaldığı takdirde AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi) gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle de davalı ... şirketi lehine bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi