Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/82
Karar No: 2020/559
Karar Tarihi: 18.02.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/82 Esas 2020/559 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/82 E.  ,  2020/559 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 18.02.2020 gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 106 ada 3, 107 ada 2, 144 ada 10, 155 ada 69, 156 ada 3, 39 ve 41 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar, irsen intikal, taksim ve hibe nedeniyle davalı ... adına, 144 ada 11, 156 ada 4, 40 ve 45 parsel sayılı taşınmazlar aynı nedenle davalı ... adına; 156 ada 38 ve 128 ada 69 parsel sayılı taşınmazlar aynı nedenle davalı ... adına ve 111 ada 19 parsel sayılı taşınmaz ise, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların tarafların kök murisi ...oğlu ...’ye ait olduğunu öne sürerek, adı geçen murisin tüm mirasçıları adına payları oranında tescili istemiyle; davacı ... ise, taşınmazların babası ...oğlu ...’den kaldığını öne sürerek, miras payının adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyalarının birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda davacı ...’in davasının reddine, davacı ... ve arkadaşlarının davasının kısmen kabulüne, 106 ada 3, 107 ada 2, 144 ada 10, 11, 155 ada 69, 156 ada 3, 4, 38, 39, 40, 41, 45, 128 ada 69 parsel sayılı taşınmazların tespitlerinin iptali ile her biri 1536 pay kabul edilerek, 192"şer payının ...
    , ... ve ..., ..., ..., 48"er payının ölü ... mirasçıları, ... ve ..., ..., ..., 24"er payının ölü ...,..., ..., ..., ...,... 45"er payının ölü Zeynep Karapınar miraçıları, ...,... ve ..., ..., 12 payının ölü ... mirasçısı ... adına tapuya tesciline, çekişmeli 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazın ise tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve temyize konu 144 ada 10, 11, 155 ada 69, 156 ada 3, 4, 40 ve 41 parsel sayılı taşınmazların davalıların murisi ...oğlu ... tarafından 3. kişilerden satın alınan yerler olduğu, bu taşınmazların tarafların ortak murisi 1899 doğumlu İbrahim’in terekesinden gelmediği anlaşıldığına göre, davacı ... vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle, dava konusu 144 ada 10, 11, 155 ada 69, 156 ada 3, 4, 40 ve 41 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Dava konusu106 ada 3, 107 ada 2, 128 ada 69, 156 ada 38, 39 ve 45 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, davacı ...’in, muris ...’nin yasal mirasçısı olduğuna dair delil ileri süremediği, davacının ...oğlu ...’nin çocuğu olup annesi ... ’nin babası ile resmi evliliğinin bulunmadığı, babasının ölümünden sonra annesinin ...oğlu ... ile de gayriresmi evlendiği, taşınmazların davalıların murisi ...’den kaldığı ve davacının, taşınmazların bir üst kök muris olan İbrahim’den kaldığına dair delil ileri süremediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.
    Taşınmazlar başında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanığı ... dışındaki diğer tanıklar, taşınmazların davalıların murisi ...oğlu ...’ye ait olduğunu, öncesinde ise kime ait olduğunu bilemediklerini beyan etmişler; davacı tanığı ... oğlu ... (keşif tarihinde 88 yaşında) ise, taşınmazların öncesinde kendisinin de amcası olan ve kendisiyle aynı ismi taşıyan kök muris 1888 doğumlu muris ...’e ait olduğunu, 93 harbinde sefere gittiğini ve bir daha dönmediğini, kök murisin kızı ...’nin babasının rızası dışında başkasına kaçtığını, bu nedenle ona mal verilmediğini, kök murisin oğlu ... (davacı ...’in babası olur) ölünce de payının kök murisin diğer oğlu ...’ya (davalıların murisi olur) kaldığını, kök muris 1888 doğumlu ...’in kardeşi olan ... ’dan (tanığın babası) da kalan yerler bulunduğunu beyan etmiştir. Tanık ... oğlu ...’nin eylemli beyanları karşısında, çekişmeli taşınmazların kök muris 1888 doğumlu ...’e ait olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafça, kök murisin terekesinin paylaşıldığı iddia ve ispat olunmadığına göre, davacı ...’in kök murisin oğlu ...’den gelen miras payının bulunduğu açıktır.
    Hal böyle olunca; mahkemece, davacı ...’in davasının kabulü ile, kök muris 1888 doğumlu ...’den gelen miras payı oranında adına tesciline, kalan payın eldeki temyize konu hükümde olduğu gibi ... mirascıları adına tesciline karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile 106 ada 3, 107 ada 2, 128 ada 69, 156 ada 38, 39, 45 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA,
    3- Davacı ...’in 111 ada 19 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, 2 nolu bentte yazılan gerekçelerle bu taşınmaz hakkında da davanın reddine karar verilmiş ise de, 2 nolu bentte anlatıldığı üzere tanık ... oğlu ...’nin eylemli beyanlarına göre, taşınmazın fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 08.01.2016 havale tarihli raporda (A) ile gösterilen 17.930,40 metrekare yüzölçümündeki bölümünün kök muris 1888 doğumlu ... ’den geldiği ve kök murisin 1916 yılında ölümüyle mirasçılarına kaldığı, terekesinin mirasçılar arasında paylaşılmadığı, davalıların murisi ...oğlu ... tarafından kullanıldığı, adı geçenin de ölümüyle ... oğlu ... tarafından 2005 yılında terekeye göre 3.kişi olan ...’e satılarak zilyetliğinin devredildiği, ... tarafından kendi murisinden gelen taşınmaz ile birleştirilmek suretiyle kullanıldığı ve kadastro tespitinde de bir bütün olarak 111 ada 19 parsel numarasıyla tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının kök murisi 1888 doğumlu ... oğlu ... Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 1916 yılında vefat ettiğinden mirasının müşterek mülkiyet hükümlerine göre intikal etmesi nedeniyle, mirasçılardan birinin taşınmazı kullanmasının diğer mirasçılar adına olduğunun ve mirasçıların birbirlerine karşı zilyetlikle iktisap koşullarının işlemeyeceğinin, ancak kök murisin oğlu ... ’e müşterek mülkiyet hükümlerine göre düşen miras payının, ...’in tek mirasçısı olarak davacı ...’e intikal etmesi nedeniyle, davacının bu paya yönelik olarak terekeye karşı 3.kişi konumunda olan ...’e karşı dava açarak miras payını isteyebileceği ve davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir. Diğer yandan kök muristen gelen taşınmaz bölümünü satın alan ... lehine, satın alma tarihi ile tespit tarihi arasında müstakil olarak 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı da açıktır.
    Hal böyle olunca; davacı ...’in davasının kabulü ile kök muris 1888 doğumlu ...’den gelen bölümün ifrazen ayrı bir parsel numarasıyla kök muristen gelen miras payı oranında davacı ... adına, geri kalan payın davalı ... adına; kök muristen gelmeyen davalı ...’ün kendi murisinden kalan diğer bölümün ise müstakilen davalı ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı ...’in temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile dava konusu 111 ada 19 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 2.540,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren temyiz eden tarafa verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi