Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/11839
Karar No: 2017/17162
Karar Tarihi: 06.12.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11839 Esas 2017/17162 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/11839 E.  ,  2017/17162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; elektrik tüketim bedeli nedeniyle haklarında icra takibi yapıldığını, böyle bir tüketim yapmadıklarını, işletilen faizin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, tarımsal sulamaya ilişkin yeraltı sularının kuruması sebebiyle trafoların 1998-1999 yıllarından beri kullanılmadığını, endeks okuması da yapılmadığını, 124.745,46 TL"den borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; icra takibindeki alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın kabulüne, ... İcra Müdürlüğünün 2011/38 esas sayılı takip dosyasındaki borç nedeniyle davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine, dair verilen kararın davalı tarafça temyizi üzerine, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 28.01.2013 tarihli ve 2012/7892 E., 2013/550 K. sayılı ilamı ile; "..alacağın zamanaşımına uğramadığının kabulü ile işin esasına yönelik hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, davalının, davacılar aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2011/38 takip sayılı dosyası ile başlattığı takibe konu borcun 57.615,60 TL"lik asıl alacak kısmının 48.929,15 TL"lik ve 67.129,86 TL"lik işlemiş faiz kısmının 29.153,60 TL"lik kısımları yönünden davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, dair verilen kararın davalı tarafça temyizi üzerine, Dairemizin 10.12.2014 tarihli ve 2014/7294 E., 2014/16228 K. sayılı ilamı ile; "...davalının icra takibine konu ettiği bedel içinde kaçak kullanım bedeli olup olmadığı, kaçak kullanımdan dolayı kaçak tespit tutanağı düzenlenip düzenlenmediği, davacılar hakkında kaçak elektrik kullanımından dolayı ceza soruşturması yapılıp yapılmadığı araştırılmadığı gibi, kaçak kullanımdan kaynaklandığı iddia edilen miktar için davalıya ispat imkânı verilmemiştir. Kabule görede; normal kullanım bedeline (faturalı alacak) ilave edilen gecikme zammına ilişkin olarak, taraflar arasında imzalanan 08/11/1991 tarihli Elektrik Satışı Sözleşmesinde
    fatura alacağı ödenmediği takdirde esas alacağa gecikme zammı işletileceğine dair bir hüküm yer almadığı nazara alındığında, esas alacağa ancak yasal faiz ilave edilebileceği, ayrıca Dairenin istikrar kazanmış uygulamasına görede abonelikden doğan fatura borcu uzun süre ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmeyen dağıtım şirketinin de müterafik kusuru olacağı bu kusur nedeniyle ana borç dışında (somut olayda yasal faizden) gecikme zammı veya yasal faizden %50 indirim yapılacağınında gözetilmediği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca; yukarıda belirlenen hususlarda nazara alınarak, dosyanın önceki bilirkişiler dışında yeniden üçlü bilirkişi heyetine tevdi ile dava konusu alacak döneminde yürürlükte bulunan Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri uyarınca, davacıların davalıya borçlu olmadığı miktarın tespiti hususunda yönetmeliğe uygun, Yargıtay denetimine açık, bilimsel verilere uygun rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, ... İcra Müdürlüğünün 2011/38 Esas sayılı takip sayılı dosyasındaki borç nedeniyle davalı tarafa 30.298,86 TL borcu olduğunun 94.446,40 TL borcu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1) 04.02.1959 tarih 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere bozma kararına mahkemece uyulmuş olması taraflardan biri lehine usuli kazanılmış hak meydana getirir. Bu hakkı ne mahkeme ne de temyiz mahkemesi halele uğratabilir. Çünkü, müktesep hakkın tanınması kamu düzeni düşüncesiyle kabul edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verildiğine göre bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak sonucu dairesinde hüküm kurulmalıdır.
    Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
    Mahkemece, usuli kazanılmış hak kuralı bir yana bırakılarak temyiz eden davalı aleyhine olacak şekilde daha önce hükmedilen 78.082,75 TL"yi aşan şekilde davacının 94.446,40 TL borçlu olmadığının tespitine şeklinde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    2) Bozma nedenlerine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi