18. Ceza Dairesi 2019/11162 E. , 2020/8682 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1- CMK"nın 170/3-6. maddesi uyarınca iddianamede "yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri, mevcut delillerle ilişkilendirilerek yüklenen suçu oluşturan olaylar"" gösterilecek, aynı Kanunun 225. maddesine göre de hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilecektir. İddianame, sanığa isnat edilen ve suç sayılan maddi fiilleri, yerini, zamanını açıkça göstermeli, hukuki nitelendirmesi yapılan fiilin, kanunda karşılığı olan suç ve cezası hakkında bilgi içermelidir. İsnat edilen suçun dayanağı olan maddi olaylar hakkında savunmasını yapabilecek şekilde sanığın bilgilendirilmemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanma hakkına ilişkin 6/3-a maddesinin ihlaline de yol açar.
Yargılamaya konu somut olayda; sanıklara yüklenen ve suç olduğu kabul edilen direnme eylemlerinin ne olduğunu açıklamayıp, sadece sevk maddesini gösteren iddianamenin, kanuna uygun dava açan belge sayılamayacağı, dolayısıyla anılan belgenin hukuken iddianame sayılamayacağı gözetilmeden, yargılamaya devam edilip hükümler kurularak Anayasanın 90, AİHS"nin adil yargılanmayı düzenleyen 6. ve CMK"nın 225. maddelerine aykırı davranılması,
2- Tanık ...’ın 04/06/2014 tarihli talimat duruşmasında “… içeri gelen sanık müşteki Kenan kafa attı, sonra da isimlerini bilmediğim iki şahıs daha geldi, onlarda Kenan"a vurdular,” şeklinde beyanda bulunduğu, soruşturma aşamasında tespit olunan beyanında ise “İmdat Doğan Kenan Beye kafa vurdu ve kafa vurmasıyla yere düştü. Bende Kenan Beyin yere düştüğünü görünce kavgayı ayırdım” şeklinde anlatımda bulunması, sanıklar Sedat Doğan ve ...’ın darp eylemine dair bir anlatımının olmaması karşısında, tanığın aşamalardaki beyanları arasındaki çelişki giderilmeden, giderilemediği takdirde yöntemince irdelenip hangi anlatıma neden üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a) Sanık ... hakkında kurulan hükümde; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının, erteleme hükümlerinden önce göz önüne alınması ve CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, engel mahkumiyeti bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda Mahkememizce olumlu kanaat oluştuğundan” biçimindeki gerekçeyle sanık hakkında erteleme kararı verilmesine rağmen, çelişki oluşturacak şekilde" Sanığın suç tarihinden önce herhangi bir sabıkası yok ise de suç tarihinden sonra hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğu nazara alınarak yeniden suç işlemeyeceği hususunda Mahkememizde olumlu kanaat hasıl olmadığından” biçimindeki yetersiz gerekçelerle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı kararı verilmesi,
b) Sanık ... hakkında kurulan hükümde; CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, engel sabıkası bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeden, “ suç tarihinden önce herhangi bir sabıkası yok ise de suç tarihinden sonra hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğu nazara alınarak yeniden suç işlemeyeceği hususunda Mahkememizde olumlu kanaat hasıl olmadığından” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
c) Sanık ... hakkında kurulan hükümde; TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca adli para cezasının, infazda duraksamaya yol açacak şekilde taksit aralığının gösterilmemesi ve 6545 sayılı Kanun"la değişik 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilemeyeceği gözetilmeyerek, para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.