20. Hukuk Dairesi 2019/3207 E. , 2020/2351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, ... ilçesi, ...mahallesinde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunun kısmî ilâna çıkartıldığı, ancak dilekçesi ekindeki inceleme raporu krokilerinde belirtmiş oldukları OS noktaları arasında kalan taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanununun değişik 5304 sayılı Kanunun 4/3. maddesi gereğince yapılan sınırlandırma esnasında orman sınırları dışında tespit edildiğini, orman sayılan taşınmazların tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tescili isteğiyle dava açmıştır. Daha sonra yapılan kültür arazilerinin kadastrosu sırasında dava konusu taşınmazlara tespit tutanağı düzenlenip malik haneleri açık bırakılarak mahkemeye gönderilmiştir.
Mahkemece; tutanak iktisabında zilyet olarak ismi yazılı kişiler davaya dahil edilip taraf teşkili oluşturularak, ada bazında taşınmazları ayırma kararı verilmiş ve ... Kadastro Mahkemesinin kapatılması sonucunda dosya Ermenek Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
Ermenek Kadastro Mahkemesince, davacı ... Yönetiminin davasının kısmen kabulüne-kısmen reddine;
1-)... ilçesi, ...mahallesinde bulunan 375 ada 1, 2, 3, 4, 6, 7, 9, 10, 13, 14, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22 ve 23 parsel sayılı taşınmazlar ile 376 ada 1, 2, 3, 8, 9, 12, 13, 14, 15, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 55, 56, 57, 85, 86, 87, 88,89, 90, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102 ve 117 parsel sayılı taşınmazlar ile 386 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinin iptaline, orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline,
2-)Orman tahdidinin iptaliyle; fen bilirkişileri Salim Kaba ve Recep Rıdvan Ayabakan"ın 03.02.2016 ve 04.09.2015 hakim havaleli raporları ve eklerindeki krokilerde ... ilçesi, ...mah., fiili zeminde yol olarak kullanılan kırmızı renk ve yol 1 olarak gösterilen kısmın (323,94 m²) yüzölçümüyle 6831 sayılı Kanunun 11. madde hükmü gereğince orman sınırları içine alınmasına ve orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline,
3-)Orman tahdidinin iptaliyle; fen bilirkişileri Salim Kaba ve Recep Rıdvan Ayabakan"ın 03.02.2016 ve 04.09.2015 hakim havaleli raporları ve eklerindeki krokilerde ... ilçesi, ...mah., fiili zeminde yol olarak kullanılan kırmızı renk ve yol 2 olarak gösterilen kısmın (3192,74 m²) yüzölçümüyle 6831 sayılı Kanunun 11. madde hükmü gereğince orman sınırları içine alınmasına ve orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline, 4-)Fen bilirkişileri Salim Kaba ve Recep Rıdvan Ayabakan"ın 03.02.2016 ve 04.09.2015 hakim havaleli raporları ve eklerindeki krokilerde ... ilçesi, ...mah., fiili zeminde yol olarak kullanılan kırmızı renk ve yol 3 olarak gösterilen kısmın (12172.69 m²) yüzölçümüyle 6831 sayılı Kanunun 11. madde hükmü gereğince orman sınırları içine alınmasına ve orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline,
5-)... ilçesi, ...mah. Geridere mevkii 375 ada 15 nolu parselin tespit gibi orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline,
6-)... ilçesi, ...mah. Gedikbaşı mevkii 376 ada 16 nolu parselin tespit gibi orman niteliğiyle Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 11/05/2006 - 09/06/2006 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın 10.08.2010 tarihinde yapılan keşifinde yer alan orman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 06.09.2010 havale tarihli raporunda; 1960 tarihli memleket haritasında dava konusu taşınmazların bazıları yeşil boyalı bazıları beyaza boyalı açık alanda kaldığının tesbit edildiği, 1990 tarihli memleket haritasında dava konusu taşınmazların beyaza boyalı açık alanda kaldığının tesbit edildiği, tarihi belli olmayan hava fotoğraflarında ise taşınmazların tamamının açıklık alanda kaldığının taşınmaların orman sayılmayan yerlerden olduğunun tesbit edildiği; çekişmeli taşınmazın 14.08.2015 tarihinde yapılan keşifinde yer alan orman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 18.01.2016 havale tarihli bilirkişi raporunda; 1963 ile 1989 tarihli memleket haritalarında dava konusu taşınmazların yeşil boyalı orman alanlar içinde kaldığının tesbit edildiği, 1959 ve 1988 tarihli hava fotoğraflarında ise taşınmazların üzerinde meşe ağaçları bulunan orman alanı içinde kaldığının ve orman sayılan yerlerden olduğunun tesbit edildiğinin belirtildiği, dolayısıyla 18.01.2016 havale tarihli orman bilirkişi heyeti raporları ile 06.09.2010 havale tarihli orman bilirkişi heyeti raporları arasında dava konusu taşınmazların memleket haritasındaki ve hava fotoğraflarındaki görünümü yönünden çelişkiler olduğu görülmüştür. Mahkemece bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmemiştir.
Mahkemece, dava konusu parsellere komşu parsel ve dayanakları, dava konusu taşınmazın komşu parsellerine ait kadastro tespit tutanak örnekleri ile kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının ve varsa dayanak tapu ve vergi kayıtları ile davalı iseler dava dosyaları, tapu kayıtları hükmen oluşmuş ise ilgili mahkeme hükümleri, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların tek tek sayı olarak tarif edildiği, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hâkim ağaç türü ve kullanım şeklinin detaylı olarak açıklanmalı, keşifte hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle
yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı dayanılan tapu kayıtları yöntemince yerel bilirkişi ve fen bilirkişi aracılığı ile zemine uygulanmalı, hudutları yerel bilirkişiden sorulup irdelenmeli, tapu kayıtları uyuyor ise, tapu kayıtlarına 3402 sayılı Kanunun 20/B maddesi bağlamında öncelikle kapsam tayin edilmeli, tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiği kabul edildiği takdirde ise, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek sabit ve kesinleşmiş sınırdan başlamak koşulu ile kapsamı belirlenmeli; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli; şayet tapu kayıtlarının çakişmeli taşınmaza uymadığının kabul edilmesi halinde ise, ziraat bilirkişinin raporuda dikkate alınarak taşınmazın üzerinde ekonomik amaca uygun bir zilyetliklerinin var olup olmadığı veya iradi terk söz konusu olup olmadığı ve taşınmazın halihazır durumda tarım arazisi olup olmadığı araştırılmalı tüm deliller birlikte değerlendirip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir kısım davalı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/07/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.