Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2965
Karar No: 2015/13059
Karar Tarihi: 23.12.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/2965 Esas 2015/13059 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/2965 E.  ,  2015/13059 K.
"İçtihat Metni"


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Milas Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2014
NUMARASI : 2013/12 - 2014/97
DAVACILAR : S.. I.. ve Ark.
DAVALILAR : Hazine - Bodrum Yaka K.TK - H.. A.. ve Ark.

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında 144 ada 1 parsel sayılı 205,58 m2, 113 ada 5 parsel sayılı 16779,74 m2, 125 ada 15 parsel sayılı 9766,17 m2 yüzölçümündeki taşınmazların tespitleri davalı olduklarından sözedilerek malik haneleri boş bırakılmak suretiyle yapılmıştır. Tespit gününden önce asliye hukuk mahkemesinde O.. I.. tarafından davalılar aleyhine açılan tescil davası görevsizlik kararı ile kadastro mahkemesine aktarılmıştır.
Mahkemece 144 ada 1 sayılı parsele ait davanın reddine ve bu parselin N.. I.. adına, 113 ada 5 ve 125 ada 15 sayılı parsellere ait davanın kabulü ile bu parsellerin de davacı O.. I.. ile davalılar M.. I.. ve H.. A.. adına paylı olarak tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 111/05/1998 tarih 1998/1476 - 1998/2051 sayılı kararıyla 144 ada 1 ve 125 ada 15 sayılı parseller hakkında verilen hüküm onandıktan sonra diğer parsel yönünden verilen bozma kararında özetle;
“Dava konusu 113 ada 5 sayılı parsele revizyon gören K.Evvel 1322 tarih 42 nolu tapu kaydının bu parselle birlikte dava dışı 117 ada 1 ve 2 sayılı parselleri de kapsadığı fen raporunda açıklandığı halde birleşik haritada uygulamanın nasıl yapıldığının gösterilmediği ve bilirkişi sözlerinin denetlenmediği, o halde çekişmeli taşınmazla birlikte her üç parseli birlikte dıştan çevreleyen tüm parsellerin dayanağı tapu ya da vergi kayıtları getirtildikten sonra yerel bilirkişi huzuruyla yerine uygulanarak bilirkişi sözlerinin doğruluğunun komşu parsel kayıtlarıyla denetlenmesi, uygulamanın birleşik haritaya yansıtılması, taşınmazın tapu kaydı kapsamında kaldığı anlaşılırsa kayda değer verilmesi, kayıt kapsamı dışında kalması halinde de, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının zilyedi yararına gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılıp, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu Yaka köyü 113 ada 5 sayılı parselin 1/3 pay oranıyla davacı ve davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26/12/2005 tarih ve 2005/12030 - 16152 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; ”Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması dava ve tesbit tarihinden önce yapılıp kesinleşmiştir. Kural olarak; bir yerde kesinleşen tahdidin varlığı halinde, bir yerin orman sayılan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi kesinleşmiş tahdit haritasının usûlünce yerine uzman orman bilirkişi marifetiyle uygulanması suretiyle belirlenir. Somut olayda; bozma kararından önceki keşifte dinlenen uzman orman yüksek mühendisi, 18.06.1997 tarihli raporunda 113 ada 5 sayılı parselin orman sınırına bitişik ise de 29, 30 ve 31 nolu OTS hattına göre tahdit dışında ve orman sayılmayan yerlerden olduğunu belirtmişse de tahdit hattıyla irtibatlı kroki çizmemiş, sadece taşınmazın konumunu harita üzerinde işaretlemekle yetinmiştir. Bozma kararından sonra yapılan keşifte sadece fen bilirkişi aracılığıyla yapılan uygulamada 117 ada 1 parsele revizyon gösterilen tapu kaydının bu parsele uymayıp K.Sani 322 tarih 17 nolu tapu kaydının uyduğu, öncesi bütün olan revizyon gösterilen K.evvel 322 tarih 42 numaralı tapu kaydının uyduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Ne var ki; fen bilirkişinin düzenlediği birleşik haritada 113 ada 5 sayılı parselin doğusunda yol, güney ve batısının 113 ada 12 numaralı orman parseli olduğu, yine tapu kaydının uyduğu kabul edilen çekişmeli taşınmaza doğuda 117 ada 2 sayılı parsel bulunduğu ve bu parselin 117 ada 34 numaralı orman parseli içerisinde kaldığı, 117 ada 2 sayılı parselin kuzey ve güney hududunun 117 ada 34 numaralı orman parseline dayandığı ve yine doğu ve batı hududunun yol olduğu görülmekle K.Evvel 1322 tarih 42 nolu tapu kaydının Doğusu; yol, Batısı; Kara Mustafa oğlu Hüseyin Tarlası, Kuzeyi; Alaca Üzüm Deresine mutassıl ve Güneyi; Kara İnboğazı okuyan 20 dönüm yüzölçümlü, niteliği tarla olan tapu kaydının bu parselleri nasıl kapsadığı anlaşılamamıştır. Yine revizyon 1937 tarih 145 tahrir numaralı Doğusu: Hasan tarlası parseli, Batısı: Mustafa Gülen tarlası, Kuzeyi ve Güneyi: dağ okuyan 10 hektar yüzölçümlü ve cinsi taşlı tarla olan vergi kaydının çekişmeli parsele uyduğu konusundaki soyut beyanlar inandırıcı değildir. Taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içerisinde kalması halinde tapu kaydı hukuki varlığını yitirir. Uyuşmazlığın kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklarının yerine sağlıklı olarak uygulanmak suretiyle çözümlenmesi, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu sınırları dışında kalması halinde, tapu ya da vergi kaydı komşu parsel kayıtlarından yararlanılarak yerine uygulanıp, kayıtlar değişir sınırlı olduğundan kapsamının 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi uyarınca belirlenmesi, tarafların gösterdikleri deliller ve parselin malik hanesi açık olduğundan 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller toplanarak çekişmeli parselin gerçek hak sahipleri adına tesciline karar verilmesi gerekir.
Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit harita ve tutanaklarda yazılı açık ve mesafelerden yararlanılarak yerine uygulanması orman ve arazi kadastro paftalarının ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde uygulanarak çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmeli, böylesine yapılacak bir uygulama sonucunda çekişmeli 113 ada 5 sayılı parselin orman kadastrosu sınırı dışında kalması halinde yukarıda yazılı olduğu gibi tapu ve vergi kayıtları yerine uygulanıp kapsamı belirlenmeli, parselin kimden kime kaldığı ve ne zamandan beri kimler tarafından nasıl zilyet edildiği, zilyetliğin ekonomik amacına uygun olup olmadığı konularında yerel bilirkişiler ve tanıklarından ayrıntılı ve maddi olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, parselin malik hanesi açık olduğundan Kadastro Kanununun 30/2. maddesi gereğince mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller de toplanarak ve oluşacak sonuca göre taşınmazın gerçek hak sahibi adına tesciline karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne, dava konusu Bodrum ilçesi, Yaka mahallesi, Dedeler mevkii 113 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 16779,74 m2 yüzölçümüyle, kargir ev ve tarla niteliğinde, taşınmazın tamamı 1800 pay kabul edilerek; 18614606440 T.C. Kimlik numaralı kök muris M.. I.. mirasçıları olarak,
150 payının Arif kızı S.. I..,
225 payının Osman oğlu H.. I..,
225 payının Osman kızı Ş.. D..,
600 payının Mustafa oğlu M.. I..,
120 payının Mehmet Halil kızı H.. A..,
120 payının Mehmet Halil oğlu A.. G..,
120 payının Mehmet Halil kızı C.. C..,
40 payının Mustafa kızı M.. B..,
40 payının Mustafa kızı H.. B..,
40 payının Mustafa oğlu M.. Y..,
24 payının Mehmet Bekir oğlu M.. Y..,
24 payının Mehmet Bekir oğlu S.. Y..,
24 payının Mehmet Bekir oğlu V.. Y..,
24 payının Mehmet Bekir oğlu K.. Y..,
24 payının Mehmet Bekir kızı G.. B.. adlarına tapuya tesciline,
karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava ve tesbit tarihinden önce 6831 sayılı Kanuna göre 02.07.1966 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 3302 sayılı Kanuna göre 11.05.1990 tarihinde ilânı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
06.12.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi ile; büyükşehir statüsündeki illere bağlı ilçelerin mülkî sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Aynı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrasında 1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesinin taraf olacağı belirtilmektedir.
Somut olayda, çekişmeli taşınmaz Muğla ili, Bodrum İlçesi, Yaka mahallesinde bulunmakta olup; davacı, dava dilekçesi ile her ne kadar davasını yasal hasımlara yöneltmiş ise de, ilgili hükümleri 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1/2. maddesi ile Muğla Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülkî sınırları olarak genişletilmiş; aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca da bu sınırlar içinde kalan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış; köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmışlardır. Bu nedenle, büyükşehir sınırları içinde yer alan davalı Yaka köyü tüzel kişiliği yargılama sırasında sona ermiş olup, aynı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası uyarınca, davada Bodrum İlçe Belediye Başkanlığı taraf sıfatını haizdir. Hal böyle olunca, mahkemece; 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, davalı köyün bağlı bulunduğu Bodrum Belediye Başkanlığının ve 5216 sayılı Kanun hükümleri uyarınca da Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya katılımları sağlanarak taraf teşkili temin edilmeli, delilleri toplanmalı, ondan sonra, davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, taraf teşkili sağlanmadan yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 23/12/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi