3. Hukuk Dairesi 2021/5327 E. , 2021/9823 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, Sinop ile Merkez Ada Mahallesi ... Köyü Karakum mevkiinde bulunan 33 Ada 245 Parselde kayıtlı 4709,09 m2 yüz ölçümlü arsa vasfındaki taşınmaz üzerindeki otel ve eklentilerini ihale yoluyla davalının satın aldığını, ihalenin iptali için Samsun İdare Mahkemesi’ne dava açıldığını, Samsun 2. İdare Mahkemesi 04.12.2008 tarih ve 2008/710 Esas 2008/1374 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilerek ihalenin iptal edildiğini ve Danıştay 13. Dairesi 08.12.2010 tarih ve 2009/1400 Esas 2010/8377 Karar sayılı ilam ile onanmasına karar verilerek kesinleştiğini, davalıya Sinop Noterliği’nin 11190 yevmiye nolu 06.11.2008 tarihli ihtarnamesi gönderilerek satışı yapılan yerin tapusunun iadesi için talepte bulunulduğunu, davalının Türkeli Noterliği’nin 2498 yevmiye nolu 20.11.2008 tarihli cevabi ihtarnamesiyle yargı sürecinin devam ettiğini beyanla taşınmazın tapusunu iade etmeyeceğini bildirdiğini, bunun üzerine kurum tarafından Sinop Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tapu iptali ve tescil davası açıldığını ve 01.04.2014 tarih 2013/681 Esas 2014/92 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, ancak davalının ihale sonucu adına tapuda tescili yapılan taşınmazın tesisatını, doğramasını vb. malzemelerini hurdacılara sattığını, taşınmazı virane hale getirdiğini ve kullanılamaz hale getirdiğini, kuruma ait taşınmaza zarar verildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, taşınmaza verilen zarar nedeniyle 100.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, cevap vermemiştir.
Mahkemece; davanın hukuki yararı yokluğundan dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine; karar verilmiş; hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davalıya ihaleyle satışı yapılan ve daha sonra ihalenin iptal edilmesi nedeniyle iadesine karar verilen taşınmazın davalıda bulunduğu zaman içerisinde kullanılmaz hale getirilerek zarar verilmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının eldeki davadaki talebi bakımından hukuki yararının olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davada menfaat (hukuki yarar) kavramı üzerinde açıklama yapılmasında yarar bulunmaktadır.
Medeni Usul Hukuku’nda davacının; mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir dava açılabilmesi için, bu davayı açmakta veya hukuki korunma istemekte haklı bir yararının bulunması gerekir. Bu hukuksal yararın, "hukuki ve meşru", "doğrudan ve kişisel", "doğmuş ve güncel" olması gerekir.
Dava açmaktaki hukuki yarar; hukuk düzenince kabul edilmiş meşru bir yarar olmalı, bu yarar dava açan hak sahibi ile ilgili olmalı ve dava açıldığı sırada halen mevcut bulunmalıdır. Ayrıca, açılacak davanın ortaya çıkacak tehlikeyi bertaraf edecek nitelikte olması gerekir. Bir kimsenin, hakkına ulaşmak için, mahkeme kararının o an için gerekli olması durumunda hukuki yararın olduğundan sözedilebilir. Bir mahkeme kararına ihtiyaç yoksa hukuki yarardan söz edilemez (Pekcanıtez H., Atalay, O./Özekes, M.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.297).
Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının, taşınmazın davalının elindeyken zarar gördüğü iddiası ile dava açmasında hukuki bir yararı olduğu kabul edilerek işin esasına girilip karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.