Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1072
Karar No: 2013/7883
Karar Tarihi: 16.05.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/1072 Esas 2013/7883 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davanın konusu tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat isteği olarak belirtiliyor. Davacı, miras bırakanından intikal eden taşınmazdaki payını diğer mirasçılarla birlikte davalılardan M'ye devrettiklerini ancak anılan yeri imar ederek ağaçlandırdığını ve 30 yıldır zilyet olduğunu ileri sürüyor. Asıl ve birleşen dava reddediliyor. Dosya içeriği ve toplanan deliller sonucunda, dava konusu taşınmazların bir kısmının devredildiği tespit ediliyor. Mahkeme, usulü işlemler tamamlanmadan dava yönünden doğru olmayan bir karar verilmiş olduğunu belirtiyor ve hükmün bozulmasına karar veriyor. Kanun maddeleri ise HUMK'nin 186. ve 428. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK'nin 125. maddesi olarak belirtilmiştir.
1. Hukuk Dairesi         2013/1072 E.  ,  2013/7883 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ     : KARASU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ     : 04/10/2012
    NUMARASI     : 2011/13-2012/1036

    Yanlar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise     tazminat, davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Asıl ve birleşen dava, tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkindir.
    Davacı, miras bırakanından intikal eden 209 parsel sayılı taşınmazdaki payını diğer mirasçılarla birlikte güvene dayalı olarak davalılardan M.ya devrettiklerini, ancak anılan yeri imar ve ihya ederek ağaçlandırdığını ve tarıma elverişli hale getirdiğini, 30 yıldır zilyet olduğunu ileri sürerek, tapunun iptali ile adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde yapmış olduğu masrafların davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, yalnızca M.K..ı hasım göstererek açmış olduğu birleşen davası ile de;  miras bırakan babasından intikal eden 140, 195, 209 ve 279 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını, mirasçılardan A.in borçları yüzünden haciz tehdidi altında bulunması sebebi ile miras problemlerini çözene kadar durması amacıyla güvene dayalı olarak vekili  eliyle yeğeni olan davalı M."ya diğer mirasçılarla birlikte  devrettiklerini, ancak davalının taşınmazları sahiplenip iade etmediğini ileri sürerek, çekişme konusu paylarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, çekişme konusu 140, 195, 209 ve 279 parsel sayılı taşınmazlar M. K.adına kayıtlı iken 02.01.1983 tarihinde ölümü ile mirasçı olarak çocukları K. K., A.B., H. S. N.A. H.K.ve A..t K."a intikal ettiği,  mirasçıların bir kısmı adına vekaleten kendi adına asaleten H.K.ile davacı adına vekaleten dava dışı oğlu A.K.."ın taşınmazları 09.12.2005 tarihinde toplam 58.000.-YTL bedelle mirasçılardan H."nin oğlu olan davalı M. K.a satış suretiyle devrettikleri, M."nın da 279 parsel sayılı taşınmazı  10.11.2010 tarihinde dava dışı M. E.Ö. diğer taşınmazları ise birleşen dava açıldıktan sonra 21.01.2011 tarihinde davalı N.A.a satış suretiyle temlik ettiği  anlaşılmaktadır.
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacının iddialarını ispat edemediği gözetilmek suretiyle asıl dava yönünden yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne değinen tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarına gelince,
    Birleşen davaya konu taşınmazlardan 140, 195 ve 209 parsel sayılı taşınmazların yargılama aşamasında 21.01.2011 tarihinde N.A...a satış suretiyle  temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi  veya malik olmanın da doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş HUMK"nin 186.maddesinde (6100 sayılı HMK’nin 125. maddesi) dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. 6100 Sayılı HMK’nin 125/2. maddesinde; dava açıldıktan sonra davacı, dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde; devralmış olan kişinin, görülmekte olan davada davacının yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden devam edeceği hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olaya gelince, davacının yargılama sırasında evrak arasına sunduğu  hakim havalesi bulunmayan 15.03.2012 tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmazların M.K..adına kayıtlı iken dava açıldıktan sonra N..A...devir ve temlik edilen taşınmazlar yönünden  payı oranında iptal ve adına tesciline  karar verilmesini isteyerek bir anlamda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 125. maddesi gereğince seçimlik hakkını hangi yönde kullandığını bildirmiş ise de, davalı vekilinin bu beyanı kapsamında  birleştirilen dava yönünden kayıt maliki N. A..tebligat yapılmış değildir.
    O halde; mahkemece yukarıda değinilen ve emredici  nitelikte  olan hüküm  gözardı edilmek suretiyle taraf teşkiline  ilişkin usulü işlemler tekemmül ettirilmeden, birleşen dava yönünden işin esası bakımından yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kabule göre de; davacının birleşen davası bakımından dava dilekçesinde açıkça yemin delilline dayandığını bildirdiği halde  yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan sonuca gidilmiş olması da isabetsizdir.
    Davacı vekilinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi