1. Ceza Dairesi 2019/3491 E. , 2020/358 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kan gütme saikiyle öldürme
HÜKÜM : Patnos Ağır Ceza Mahkemesinin 03.05.2018 tarih ve 2017/100 esas 2018/105 sayılı kararla;
1-Sanıklar ..., ..., ... haklarında; CMK"nin 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat,
2- Sanık ... hakkında; TCK"nin 82/1-j, 62, 53. maddeleri uyarınca müebbet hapis cezası,
3- Sanık ... hakkında; TCK"nin 82/1-j, 39, 62, 53. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün Cumhuriyet savcısı, katılanlar vekili ve sanık ... ve ... müdafiinin istinaf taleplerinin beraat edenler ve sanık ... yönünden esastan reddi, sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmünün kaldırılarak beraatine dair karar.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan, kurulan hükmün kesin nitelikte olup katılanların temyize hak ve yetkilerinin de bulunmadığı anlaşılmakla; katılanlar vekilinin bu suçtan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin CMK"nin 298. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
5271 sayılı Kanunun 299. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan ""sanığın veya katılanın temyiz başvurusundaki istemi üzerine veya re"sen duruşma yoluyla yapar"" ibaresi 24.12.2017 tarih 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 100. maddesi ile ""uygun görmesi halinde duruşma yoluyla yapabilir"" şeklinde değiştirildiğinden, sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminde, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmüştür.
Sanık ...’in maktul ...’i kan gütme saiki ile öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık müdafii ve katılanlar vekili; diğer sanıklar ..., ... ve ...’in ise kan gütme saiki ile öldürmeye azmettirme suçlarından kurulan beraat hükümlerin katılanlar vekilince temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede;
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19/11/2018 gün ve 2018/3826 esas, 2018/2689 karar sayılı kararında bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; sanık ... müdafiinin suç vasfına, töre saikinin oluşmadığına, haksız tahrike; katılanlar vekilinin suç vasfına, beraat kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının ESASTAN REDDİNE,
Ancak;
... ve ... aileleri arasında önceye dayalı husumet nedeniyle 01/07/2013 tarihinde her iki aileye mensup tarafların birbirlerine ateş etmesi neticesinde sanıkların kardeşi olan ...’in isabet eden kurşunlar dolayısıyla hayatını kaybettiği, olay tarihinden itibaren geçen zaman içerinde iki aile arasındaki anlaşmazlığın sürdüğü, tanık beyanlarından anlaşıldığı üzere tarafların ortak tanıdıklarınca barışma hususunda girişimde bulunulmuş ise de; sanıklar ... ve ... başta olmak üzere ... ailesinin barışma teklifini kabul etmediği, sanıklardan ...’nin Çerkezköy ilçesinde ikamet etmekte iken kardeşi ...’in öldürülmesinden sonra Çerkezköy’den Malazgirt’e taşındığı, olay tarihinde caddede eşi olan katılan ... ile beraber yürümekte olan maktulün önüne çıkarak ateş ettiği, kaçmaya başlayan maktule ateş etmeye devam etmesi üzerine maktulün vücuduna isabet eden 7 adet ateşli silah mermi çekirdeğinin göğüs ve batın organlarında oluşturduğu hasar ve kanama neticesinde hayatını kaybetiği olayda ;
Sanık ...’in 21/09/2016 tarihli Malazgirt Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadede yer alan ‘... ben ...’nin böyle bir suç işleyebileceğini biliyordum bugüne kadar ...’yi ben frenledim’ şeklindeki beyanından anlaşılacağı üzere ...’in aile içerisinde kendisinden yaşça küçük kardeşi ...’yi suç işlemeye teşvik edebilecek konumda olup diğer sanıklar üzerinde de tahakküm kurduğu, iki aileyi barıştırmak için araya giren kişilerin de ... ile muhatap olmalarının da bu durumu teyit ettiği, nitekim sanık ...’in olaydan evvel barış teklifinde bulunan tanık ...’e hitaben ‘barış yapılmayacağını ve abisinin öcünün alınacağı’ yönündeki beyanı, diğer tanık ...’ün ‘...’in barış yapmaya yanaşmaması nedeniyle ailelerin husumeti sona ermemiştir’ şeklindeki beyanı, olay anında maktulün vurulduğu noktaya 360 metre mesafade bulunan kahvehanede oturan ...’in, tanık ...’in beyanlarına göre olay olduğunu duymasının hemen ardından olayın ayrıntısını henüz öğrenmeden oyunu bırakarak dışarı çıktığı, kamera kayıtlarından tespit edildiği üzere sanık ...’in kahvehaneden çıkarak olay yerine doğru ilerlediği, sanık ...’nin de kahvehanenin bulunduğu noktaya doğru kaçtığı, cadde üzerinde her iki sanığın karşılaşarak görüşmelerinin neticesinde sanık ...’nin bu kez geldiği yönden farklı istikamete doğru kaçtığı, bu suretle sanıkların birbirlerinden önceden haberdar olduklarının anlaşıldığı, sanık ... her ne kadar ifadesinde; karşılaştıklarında ...’nin Mehmet’i öldürmüş olduğunu o anda kendisinin bilmediğini, ...’ye ne olduğunu sorduğunda ona ‘şerefsiz’ şeklinde hitap ettiğini, ...’nin kardeşi olan ... ile kavga etmiş olabileceğini düşündüğünü belirtmiş ise de; sanık ...’nin savunmalarında sanık ...’in bu iddiasını doğrulamadığı, dosyada mevcut deliller kapsamında olay günü ve öncesinde sanıklar arasında herhangi bir anlaşmazlığın da bulunmadığı, sanık ...’in iddia etmiş olduğunun aksine iletişimin tespiti kayıtlarına göre kendilerinden ‘...’ isimli aşiretin mensubu olarak bahseden ve ‘biz’ diyerek ifade eden sanıklardan ...’in aşamalarda ... ailesini kastederek ‘bizi sürekli rahatsız ediyorlardı, taciz ediyorlardı’ şeklindeki savunması, sanık ...’nin gerçekleştireceği kasten öldürme eylemi sonrasında yardım vaadinde bulunulduğunun ...’e ait iletişimin tespiti kayıtlarında geçen ‘ben öcü senin için çıkarmamışım ... için çıkarmışım ... da babasının hayrına değil yardım verecekler bana’ ve ‘Biz demiştik bu iş olursa daha memlekette durmayız.. Hapse sokacak mezara gönderecek kardeşim yok’ şeklindeki beyanlarından anlaşılması, olaydan sonra ... ile birlikte Malazgirt ilçesinde ikametgah eden ...’in de ... gibi ortadan kaybolduğu ve yürütülen soruşturma kapsamında her ikisi hakkında da yakalama emri çıkarıldığı, sanık ...’nin ise üzerinde kullanılan ruhsatsız tabanca ile ilçe dışına çıktığının tespit edilmesi karşısında:
Olaydan evvel sanık ...’yi suça teşvik ederek yardım vaadinde bulunan, suçun işlenmesinden sonra ...’nin kaçış istikametini değiştirerek olaydan evvelki yardım vaadini yerine getirerek kaçmasına yardım eden Sanık ...’in TCK"nin 39/2-a,c maddesi kapsamında sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle sanık ... hakkında kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, CMK"nin 304. maddesinin birinci fıkrası
uyarınca dosyanın Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin Patnos Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.