Esas No: 2021/11847
Karar No: 2022/4145
Karar Tarihi: 07.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11847 Esas 2022/4145 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11847 E. , 2022/4145 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nce başvurunun kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 16/05/2019 tarih 2019/İHK-5290 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davacı yayaya davalı nezdinde ... poliçesi olan aracın çarpması sonucu oluşan trafik kazasında davacının yaralandığını ve % 55 oranında gelişen maluliyetinin oluştuğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 48.000 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 500 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 500 TL geçici bakıcı gideri tazminatı ve 1.000 TL rapor ücreti olmak üzere toplam 50.000 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 108.694,70 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davalının davacıya % 13 maluliyet oranına göre 13/08/2013 tarihinde 14.737 TL sürekli işgöremezlik tazminatı ödediğini, davalının sorumluluğunun sona erdiğini, davacının maluliyetinde gelişen durum olmadığını, başvurunun reddi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacının maluliyetinde gelişen durum olduğu benimsenerek başvurunun kabulü ile 103.984,70 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 1.829,00 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 1.881,00 TL geçici bakıcı gideri tazminatı ve 1.000 TL rapor bedeli olmak üzere toplam 108.694,70 TL’nin 10/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hakem Heyeti tarafından karara esas kabul edilen ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 03/08/2018 tarihli raporunda davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranı % 55 olarak saptanmışsa da anılan raporda, davacının maluliyetinde gelişen bir durum olduğuna ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından karara esas alınan 03/08/2018 tarihli bu rapor haricinde dosyada iki tane daha rapor mevcut olup; bunlardan birincisi davacının tahkim öncesinde davalıya başvuru aşamasında sunulan ... Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 12/07/2013 tarihli % 13 oranlı maluliyet raporu olup, davalının bu rapora göre % 13 maluliyet oranı üzerinden davacıya 13/08/2013’de 14.737,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatı ödediği anlaşılmaktadır. İkinci rapor ise ... Devlet Hastanesinin 03/10/2017 tarihli ve % 43 oranlı maluliyet raporu olup, söz konusu raporda davacının kazadan kaynaklanmayan bir takım rahatsızlıkları nedeniyle de maluliyet oranı verilmiş olduğu ve raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
Raporlar arasında maluliyet oranları bakımından fahiş fark bulunmakla birlikte, bu farklılığın maluliyet oranında zaman içinde ortaya çıkan gelişen durum olup olmadığı konusunda yapılmış bir araştırma da yoktur. Davacıya % 13 maluliyet oranı üzerinden tazminat ödemesi yapan davalının hukuki durumunun, maluliyette gelişen durum olup olmadığı sorunu çözüldükten sonra değerlendirilmesi gerektiği gözetilmelidir.
Açıklanan vakıalar karşısında İtiraz Hakem Heyeti'nce; davacının davalının yaptığı ilk ödeme tarihi olan 13/08/2013 tarihinden önceki ve sonraki eksik tüm tedavi evraklarının dosyaya teminin sağlanması, davacının % 13 oranındaki maluliyetini belirleyen raporu ile davacının gelişen durumuna ilişkin olarak dosyaya sunduğu % 55 oranındaki maluliyet raporunun karşılaştırılması, maluliyet oranları bakımından fahiş fark bulunduğu dikkate alınarak, iki rapor arasındaki bu çelişkinin giderilmesi ile oran farklılığının maluliyette artış olarak kabul edilip edilemeyeceği (iki raporda maluliyet belirlemesine esas teşkil eden fiziksel ve fonksiyonel arazlarda zaman içinde gelişim olup olmadığı, ilk ödeme tarihi olan 13/08/2013 ile eldeki başvuru 08/10/2018 tarihleri arasındaki süreçte davacıdaki arazların gelişim gösterip göstermediği) hususlarında, kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre gerekçeli, denetime elverişli ve kaza ile illiyet bağının kurulduğu rapor alınması ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2-Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30.maddesinin (17) numaralı fıkrası ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile adı geçen Yönetmeliğin 16. maddesine eklenen 13. Fıkra uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17.maddesi (2) numaralı fıkrasına göre de Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir.
Açıklanan nedenlerle; Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16.maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle de bozulması gerekir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/03/2022
gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.