3. Hukuk Dairesi 2016/12017 E. , 2017/17926 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının ... İlçe Devlet Hastanesinde çalıştığını, ... Denetim Hizmetleri Daire Başkanlığınca yapılan incelemeye göre, 2012 yılında izinli günlerin de hesaba katılarak ödemeler yapıldığını, vergi kesintilerinin hatalı yapıldığını, görevlendirme belgesi olmamasına karşın bazı personele komisyon puanı verildiğini, aynı branşta görev yapan hekim sayısı dikkate alınmadan hesaplamaların yapıldığını, döner sermaye sabit ödemelerinin mahsubunun yapılmadığını vb. hatalar sonucunda bazı kişilerin sebepsiz zenginleştiğini, davalıya da hastanede döner sermaye miktarının yanlış hesaplanması nedeniyle 3.553,42TL"nin fazla ve yersiz ödendiğini ileri sürerek 3.553,42 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve etmiştir.
Davalı; idari yargının görevli olduğundan bahisle görevsizlik itirazında bulunmuş, zamanaşımı defi ileri sürmüş, kabul anlamına gelmemekle birlikte faizin dava tarihinden başlaması gerektiğini ifade etmiş davanın reddine ve yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiş, duruşmadaki beyanında ise; davaya konu fazla ödemelere ilişkin bir kusuru olmadığını, davacının hesaplamalarının ayrıntılı olduğu ve kendisinin bunları bilemeyeceğini, fazla ödemeleri geri vermeye ilişkin bir itirazı olmadığını, ancak faize itiraz ettiğini, belirtmiştir.
Mahkemece; verilen kesin sürede sunulan tüm deliller ile birlikte dosyanın bilirkişiye gönderildiği ancak mevcut delillerle davalıya yapılan fazla ödemenin tespitinin mümkün olmadığı ifade edildiği, dava konusu talebin asıl alacağa ilişkin olup belirtilen miktarın faiz alacağını kapsamadığı, bu nedenle davalının fazla ödemelere bir itirazının olmadığını ancak faize itiraz ettiği yönündeki beyanının davanın kabulü anlamına gelmeyeceği, davalının miktara itirazının olduğu, ancak davacının sunduğu deliller ile fazla ödemeleri belirlemenin mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Dava; davalıya yapıldığı iddia edilen fazla ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; fiilen ödeme yapılan bordroların dosya ve eki belgelerde olmadığından karşılaştırmalı hesap yapma imkanının olmadığı, dosya ekinde bulunan belgelerin hazırlanan teftiş raporunun tamamını kapsadığından davalıya ait kesin bilgilere ulaşılamadığı, ancak; ilgilinin 2012 yılına ait derece/kademesini gösteren belgenin onaylı örneği, Ocak-Şubat-Mart 2012 aylarına ait maaş ve ek ödeme bordrolarının onaylı örnekleri ve ödeme tarihlerini gösteren belgelerin, Ocak-Şubat-Mart 2012 aylarına ait karar defteri ilgili sayfalarının okunaklı örneklerinin, davalının varsa yapılan görevlendirme onaylarının dosyaya eklenmesi durumunda teftiş raporunda genel olarak yapılan hesaplamaların davalının özelinde yapılarak daha net sonuç elde edilebileceği belirtilmiştir. Ne var ki mahkemece; davacının sunduğu delillerle davalının talep olunan miktardan sorumlu olduğuna ilişkin davasını ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmiş, bilirkişinin raporunda eksik olduğu belirtilen belgeler dosyaya celp edilmemiştir.
HMK"nın 137.maddenin son fıkrasında; ""Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi hâlinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir."" denilmektedir.
Somut olayda, davacının delil listesi incelendiğinde; dava dilekçesine ekli tüm resmi yazışmalar, Hastane Döner Sermaye kayıtları, tazmin raporu, bilirkişi incelemesi, yemin, tanık ve her türlü yasal delilden oluştuğu anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece; davacının HMK"nın 137.maddesine uygun olarak delillerini bildirdiği, delilleri arasında, Hastane Döner Sermaye kayıtları olduğu göz önünde bulundurularak, bilirkişinin raporunda eksik olduğunu belirttiği belgelerin celbi hususunda ilgili Hastaneye müzekkere yazılarak, eksikler giderildikten sonra aynı bilirkişiden davaya konu fazla ödemelerin yapılıp yapılmadığı hususunda ek rapor alınması sağlandıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma, inceleme ve yukarıdaki gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı taraf yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.