3. Hukuk Dairesi 2016/6934 E. , 2017/18033 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... ilçesi ... köyü ... arkası mevkiinde 102 parselde kayıtlı taşınmazda kayınvalidesi ..."in 20030/112640 pay sahibi olduğunu, kayınvalidesinin taşınmazdaki bu hissesini 22/05/2008 tarih ve 2748 yevmiye numarası ile 2.500 TL bedel karşılığında kendisine sattığını, söz konusu payı kayınvalidesi ..."ten devir almadan önce bu yeri kendi emek ve parasıyla imar ve ihya etmek suretiyle kullanmaya başladığını ve taşınmaza yaptığı ev ve sera için 44.000,00 TL miktarında harcama yaptığını, söz konusu taşınmaz tarafından satın alındıktan sonra davalı ... tarafından kendisine karşı ön alım davası açıldığını ve açılan davanın davalı lehine sonuçlandığını, böylelikle davalının haksız olarak zenginleştiğini beyan ederek, davalının haksız zenginleşmesi nedeni ile elde ettiği ev ve sera bedeli olan 44.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 9.691,36 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davalının temyiz itirazlarına gelince;
Dava, ortak taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların BK"nun 61.maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili talebine ilişkindir.
Dosya içeriğinden taşınmazın halen davacının zilyetliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak iade isteminde bulunulabilmesi için bir tarafın malvarlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. Buna göre sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Zenginleşen, başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. (TBK m.77/1)
Davacının, taşınmaza yaptığını iddia ettiği iyileştirme giderlerini sebepsiz iktisap hükümleri uyarınca davalıdan isteyebilmesi için yaptığı giderlerin mal varlığından çıkmış ve davalı tarafın mal varlığına geçmiş olması gerekir.
Somut olayda; davalının açmış olduğu ön alım davası sonucu taşınmazın her ne kadar davalı adına tesciline karar verilmiş ise de dava tarihi itibariyle taşınmaz davacının kullanımından çıkmamıştır.
Hal böyle olunca mahkemece; temyize konu iş bu alacak davasının açıldığı tarih itibariyle taşınmazı halen davacının kullandığı ve bu şartlar altında davacı aleyhine davalının sebepsiz zenginleşmediği nazara alınarak, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığından bahisle, hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.