20. Hukuk Dairesi 2013/9567 E. , 2014/556 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ile davalılar ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve Hazine ile Kadastro Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2006 yılında yapılan kadastro sırasında ... Köyü, 104 ada 55 ve 56 parsel sayılı sırasıyla 3.790,68 m2 ve 4.733,90 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, Haziran 1991 tarih ve 3 sıra nolu tapu kaydı uygulanarak 104 ada 55, 56 ve 57 parsel sayılı taşınmazların bir bütün olarak Haziran 1991 tarih ve 3 sıra nolu tapu kaydı ile ... oğlu ... adına kayıtlı olduğu, ..."in tapuda adına kayıtlı taşınmazı 1992 yılında üç parçaya ayırarak 104 ada 55 parsel sayılı taşınmazı kızı ..."e, 104 ada 56 parsel sayılı taşınmazı kızı ..."e verdiği, ancak; taşınmazların Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı belirtilerek, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldıkları ve 104 ada 55 sayılı parselin üzerindeki kestane ağaçlarının ..."e, 104 ada 56 sayılı parselin üzerindeki kestane ağaçlarının ..."e ait olduğu beyanlar hanesine yazılarak kestanelik niteliği ile Hazine adına tesbit edilmişlerdir.
Davacılardan ... mirasçıları olan ...ve arkadaşları, Haziran 1991 tarih ve 3 sıra nolu tapu kaydı ile ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1983/485 - 2202/224 sayılı kararına dayanarak, 104 ada 55, 56 ve 57 parsel sayılı taşınmazların adlarına tapuya tescili istemiyle kadastro mahkemesinde 2006/197 Esas sayılı davayı açmışlardır.
Davacılardan Orman Yönetimi, ... Köyünde 2006 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında orman tahdidi içinde olan 244 parça taşınmazın Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığını ve askı ilânlarının yapıldığını belirterek, orman rejimi dışına çıkarma görev ve yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olduğundan işlemlerin iptali istemiyle kadastro müdürlüğünü taraf göstererek dava açmıştır.
Mahkemece, davaya bakma görevinin idare mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; Orman Yönetiminin temyizi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.07.2008 gün ve 2008/7328 - 9740 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Davanın, 2/B uygulamasına itiraz niteliğinde olduğu, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu, mahkemece ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile tesbit tutanaklarında isimleri yazılı hak sahiplerinin davaya dahil edilip husumet yaygınlaştırıldıktan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
- 2 -
Mahkemece, bozma kararına uyulmayarak direnme kararı verilmiş; Orman Yönetiminin temyizi üzerine, Hukuk Genel Kurulunun 03.06.2009 gün ve 2009/20 - 148 E. - 232 K. sayılı kararıyla Daire kararında belirtildiği şekilde bozulmuştur.
Mahkemece, Hukuk Genel Kurulunun bozma kararına uyulmuş, 104 ada 55 ve 56 sayılı taşınmazlara ilişkin davalar ayrılarak yukarıdaki esasa kaydedilip ...ve arkadaşları tarafından açılan davada birleştirilerek ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile kadastro tesbit tutanaklarında isimleri yazılı hak sahipleri davaya dahil edildikten sonra, çekişmeli taşınmazların doğal ve gerçek anlamda nitelik kaybına uğramadığı, insan eliyle zorla ormanın tahribi ile nitelik kaybının oluştuğu, el çekme halinde eski hale dönebileceği, taşınmazların 2/B madde koşullarını taşımadıkları, kadastro müdürlüğünün de pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle ...ve arkadaşlarının davalarının reddine; Orman Yönetiminin, kadastro müdürlüğü aleyhine açtığı davanın pasif husumet yokluğu yönünden reddine, diğer davalılara karşı açılan davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro tesbitlerinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş; hüküm ..., ...ve arkadaşları, Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile Kadastro Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/01/2013 gün ve 2012/14114-2013/145 sayılı kararı ile ikinci kez bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; birleşen dosya davacılarının miras bırakanı ... tarafından Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğine karşı açılıp Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/178 - 1990/559 sayılı kararı ile çekişmeli taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olmayan yerlerden oldukları gerekçesiyle ... adına tescillerine karar verildiği, daha sonra 1993 yılında Orman Yönetimi tarafından muris ... aleyhine tescil ilâmı ile oluşan Haziran 1991 tarihli 3 nolu tapu ile kayıtlı taşınmazların orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı iddiasıyla tapunun iptali ve elatmanın önlenmesi istemli dava açıldığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin denetiminden geçerek kesinleşen 30.04.2002 günlü 1993/ 485- 2002/224 sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların kesinleşen tahdit ve mahkeme kararıyla ormana ithal edilen bölüm dışında yer aldıkları gerekçesiyle davanın reddedildiği, bunun üzerine Orman Yönetimi tarafından çekişmeli taşınmazların kesinleşen orman tahdidi içinde kaldıkları iddiasıyla temyize konu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Kesin hüküm, H.U.M.K."nın 237. maddesinde (H.M.K.’nın 303. maddesinde) düzenlenmiştir. Kesin hükmün varlığından söz edilebilmesi için, davanın; taraflarının, konusunun (müddeabihinin) ve dava sebeplerinin yani, davada dayanılan vakıaların aynı olması gerekir. Kesin hüküm; mahkemeleri, davanın taraflarını, cüzî ve küllî haleflerini (akdî ve irsî ardıllarını), tüm kurum ve kuruluşları bağlar. Davacı ... Yönetimi, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.04.2002 gün ve 1993/ 485 - 2002/224 sayılı dosyasında taraf olup her iki davanın tarafları, konusu ve dava sebepleri aynı olduğundan, somut uyuşmazlıkta, H.U.M.K."nın 237. maddesinde (H.M.K.’nın 303. maddesinde) düzenlenen kesin hükmün koşulları gerçekleşmiştir. Hal böyle olunca; mahkemece, birleşen dosya davacıları ... mirasçıları ...ve müştereklerinin davasının kesin hüküm nedeniyle kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu”na değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı ... Yönetimi tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine, birleşen dosya davacıları ...ve müştereklerinin davasının kesin hüküm nedeniyle kabulüne ve dava konusu ... Köyü, 104 ada 55 sayılı parselin tesbitinin iptali ile kestanelik niteliğiyle ... adına, 104 ada 56 sayılı parselin tesbitinin iptali ile kestanelik niteliğiyle ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... Yönetimi ile davalılar ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve Hazine ile Kadastro Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
- 3 -
Dava, 2/B madde uygulamasına ve kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 09.06.1969 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 3402 sayılı Kanun uygulamalarına esas olmak üzere yapılıp kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak Orman Yönetimi tarafından açılan 2/B madde uygulamasına itiraz davasında ...’nın (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) kanunî hasım konumunda bulunduğuna, kadastro mahkemelerinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi yerine 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca vekâlet ücreti takdir edileceğine, mahkemece de 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi gözetilerek aleyhine açılan dava husumet yokluğundan reddedilen kadastro müdürlüğünü temsilen Hazine lehine 200,00.- TL. vekâlet ücreti takdir edilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 16.01.2014 günü oy birliği ile karar verildi.