16. Hukuk Dairesi 2019/1224 E. , 2020/911 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, Bağlar Köyü çalışma alanında bulunan 138 ada 10 parsel sayılı 5.405,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ... oğlu ...’in zilyetliğinde olduğu belirtilerek Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan bahisle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... oğlu ... tarafından davalı ... aleyhine, davacı ... oğlu ... tarafından ise davalılar ... ve ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde ayrı ayrı açılan mülkiyetin tespiti davaları birleştirilmiş ve davaya konu olan 138 ada 10 parsel sayılı taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle dava Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve 138 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 28.09.2012 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfiyle gösterilen 425,65 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ..."in murisi Dilber Mehmet oğlu ... mirasçıları adına, aynı raporda (B) harfiyle gösterilen 4.979,35 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... oğlu ... adına tapuya tesciline karar verilmiş ve hüküm, davacılar ... ve arkadaşlarıyla ... vekilleri ve davalı ... vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması neticesinde, "davada Hazinenin ve Köy Tüzel Kişiliğinin taraf olması" gereğine değinilerek bozulmuştur. Bozma ilamından sonra müdahiller ... mirasçıları, irsen intikal, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve vergi kaydına dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ... mirasçılarının davasının reddine, diğer davacıların davasının kısmen kabulüne, 138 ada 10 parsele ilişkin tespitin iptali ile, 28.09.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmın tamamı 36 pay kabul edilerek; payları oranında Dilber Mehmet oğlu, ... mirasçıları adına, aynı ada ve parsel numarasıyla tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin taleplerininin reddine, 28.09.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen kısmın, ada numarası aynı kalmak üzere, söz konusu adadaki son parsel numarasından bir sonraki numara, parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı ..."in fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, asli müdahiller vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde Dilber Mehmet oğlu ... lehine, (B) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde ise ... oğlu ... lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu, ..."in zilyet olduğu taşınmazın başkaca bir taşınmaza denk geldiği gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş, dava konusu taşınmaz Fırat Nehri kıyısında yer almasına rağmen keşifte jeolog bilirkişi bulundurulmamış, tek kişilik ziraatçı bilirkişi raporu ile yetinilmiş ve uyuşmazlığın çözümünde hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır. Ayrıca davacı tarafların zilyetlik yoluyla edinebileceği taşınmaz miktarı kesin olarak belirlenmediği gibi, fen bilirkişi raporunda haritalarının kapsamları belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için mahkemece öncelikle, kadastro tespit tarihinden (2009) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı tarihlerde çekilmiş en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı ile temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosyaya konulmalı, daha sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi, jeoloji mühendisi bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşifte yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, bu inceleme sırasında temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğraflarından yararlanılmalı ve bu şekilde çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının, varsa imar-ihya çalışmalarının tamamlanma tarihinin, üzerindeki zilyetliğin sürdürülüş şeklinin ve süresinin belirlenmesine çalışılmalı; tanık ve yerel bilirkişilerden, taşınmazın önceki durumu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, varsa imar-ihya çalışmalarının hangi tarihte tamamlandığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanları arasında oluşabilecek çekişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi anlatımları bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; taşınmazın kadastro paftasındaki konumu, bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı; üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulundan, önceki raporu da irdeler şekilde çekişmeli taşınmazın niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, kullanım durumu, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı, imar-ihyaya muhtaç olup olmadığı, dava konusu taşınmaz üzerinde tarafların zilyetliklerine ne zaman başlanıldığı ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü ile kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığı hususlarında komşu taşınmazlarla mukayeseli olarak ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden, dava konusu taşınmazların nehir yatağından kazanılıp kazanılmadığı ve halen aktif nehir yatağında kalıp kalmadığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı; dava konusu taşınmazların tüm yönlerinden çekilmiş fotoğrafları dosya arasına konulmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir, dava konusu taşınmazlara ait kamulaştırma haritaları ve dosyaya sunulan dava dosyalarındaki krokiler ile dava konusu taşınmazı çakıştırmalı olarak gösterir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli; davacılar ve murisleri adına aynı kadastro çalışma bölgesi içerisinde senetsizden zilyetliğe dayalı olarak tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı Adliye Yazı İşleri Müdürlüğü, Kadastro ve Tapu Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak varsa bu şekilde tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin kesinleşme durumlarını da gösterir biçimde tespit tutanaklarının onaylı örnekleri, kesinleşmiş olanların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilerek dosyasına konulmalı, bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ... ve asli müdahillere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.