10. Hukuk Dairesi 2016/12156 E. , 2016/11693 K.
"İçtihat Metni"
... adına Av. ... ile 1-.........adına Av. ... 2-... ve 3-... adlarına Av. ... arasındaki dava hakkında .............. İş Mahkemesi’nden verilen 07.05.2015 gün ............ sayılı hükmün, Dairemizin 26.11.2015 gün, ............. sayılı ilâmı ile BOZULMASINA karar verilmiştir. Bozma sonrası, Mahkemenin verdiği 24.05.2016 gün ve ............ sayılı karar ile önceki kararında 6100 sayılı HMK’nın 373/(5). maddesi uyarınca direndiği anlaşılmış olmakla ve Direnme üzerine yapılacak işlemlerin neler olduğu 6100 sayılı HMK’nın 373’ncü maddesinin (5). fıkrasında; “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır. (6) fıkrasında da; “(6) Hukuk Genel Kurulunun verdiği karara uymak zorunludur.” şeklinde ifade edilmiş olmakla birlikte 5 Temmuz 2012 gün ve 28344 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 40. maddesi ile 5521 sayılı Kanuna eklenen Geçici 2’nci maddedeki;“ Bölge adliye mahkemelerinin, 5235 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, Yargıtayın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyası, önce kararı veren daireye gönderilir. Direnme kararları daireler tarafından öncelikle incelenir. Kararı veren daire, direnmeyi yerinde görürse kararı düzeltir; yerinde görmezse talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletir.” şeklindeki düzenleme karşısında, direnme kararının süresi içinde temyizen incelenmesi davacı avukatınca talep edilmesi üzerine Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Dava, hizmet ve sigorta primine esas kazanç (ücret) tutarının tespiti istemine ilişkin olup Mahkemece, davanın reddine dair verilen hükmün, Dairemizce; “…Bu bakımdan, davacıya dava dilekçesi açıklattırılarak, çalışmalarının sadece davalı işverenlerden ... yanında mı geçtiği, dava konusu dönemde bildirimlerinin yapıldığı dava dışı işyerlerinde de çalışıp çalışmadığı, bu işyerlerinden neye istinaden bildirim yapıldığı saptanmalı, davacının bu dönemde bildirimlerini yapan işverenler tespit edilerek HMK’nun 124. maddesi uyarınca davaya katılımları sağlanmalı, gösterecekleri deliller toplanmalı, bu işyerlerinin tescil bilgileri ve dönem bordroları getirtilmeli, davacının bu işyerlerinde gösterilen çalışmalarının gerçek olup olmadığı bordrolu tanıklar ve gerektiğinde tespit edilecek komşu işyeri tanıkları da dinlenmek suretiyle tespit edilmeli, davacının sunduğu yazılı deliller ve ödeme kayıtları davalı ...’ndan sorularak bu hususta beyanları alınmalı, yapılacak değerlendirme sırasında aynı anda birden fazla işyerinde çalışmaya 506 ve 5510 sayılı Yasalar bakımından engel bulunmadığı hususu da göz önünde bulundurulmalı, davacının çalışmasının sürekli olup olmadığı, çalışmanın tam gün üzerinden gerçekleşip gerçekleşmediği ortaya konulmalı, çalışma kısmi süreli ise buna göre bir değerlendirme yapılmalı, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalı…” gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmakla, bozma ilamı gerekçesindeki açıklamalar gözetildiğinde, Mahkemenin direnme kararı yerinde görülmediğinden talebin on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı sebepten ötürü Yargıtay incelemesine konu olan karar, eski hükümde direnmeye ilişkin olup direnme Dairemizce yerinde görülmediğinden ve bu durumda kararın inceleme yeri Yargıtay Hukuk Genel Kurulu olduğundan dava dosyasının Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.