Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 50/4 maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi, katılan... vekili ve katılan... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan... vekilinin, bir nedene dayanmayan, katılan... vekilinin, 89/2-b ve 89/3 maddelerinin uygulanmadığına ve sanığın ehliyetinin alınmadığına, sanık müdafinin, kusur yönünden adli tıptan rapor alınmadığına, katılanların kusurlarının da bulunduğuna, düzenlenen raporlarda trafik işaretlerinin olmadığına değinilmediğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Olay tarihinde saat 17.30 sıralarında, sanığın sevk ve idaresindeki araç ile ... Yolu istikametinde seyir halinde iken... Yolu Caddesi ... iki numaralı Kapı"ya 100 metre mesafedeki virajı alamayarak, aracın hakimiyetini kaybetmek suretiyle karşı yönden gelen içinde katılanların bulunduğu araca çarptığı, katılan .. ve katılan..."ın kaza sonucu oluşan kırıklarının yaşam fonksiyonlarını dördüncü (ağır) derecede etkilediği adli tıp raporu ile sabit olduğu olayda; oluşa ve kabule göre, tam kusurlu olduğu kabul edilen sanık hakkında, meydana gelen zararın ağırlığı da dikkate alınarak, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, maddede öngörülen cezanın üst sınırı nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun şekilde asgari hadden uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle, CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.