Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7761
Karar No: 2012/9434
Karar Tarihi: 19.10.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7761 Esas 2012/9434 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/7761 E.  ,  2012/9434 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Şikayet


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

    KARAR

    Alacaklı tarafından borçlu aleyhinde; Çankaya Tapu Sicil Müdürlüğünün 15.02.2008 tarih ve 3738 yevmiye numaralı üst sınır ipoteği, konut finansmanı kredi sözleşmesi ve hesap katı ihtarnamesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatılmıştır. Örnek 6 numaralı icra emriyle, toplam 62.839,09 TL alacağın asıl alacak kalemine takip tarihinden itibaren işleyecek % 20,12 oranında faiziyle tahsili talep edilmiştir. Borçluya, çıkartılan icra emrinin tebliğ edilmeden iade edildiği, ancak borçlunun 23.02.2011 de icra dosyasına müracat ederek fotokopisini aldığı, 10.11.2011 de icra mahkemesine gelerek, İİK 150/I şartlarında hesap katı ihtarının tebliğ edilmediğinden, icra emri düzenlenmesinin usulsüz olduğunu, asıl alacağa istenen faiz miktarının ve işletilecek faiz oranının fahiş olduğunu ileri sürülerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece şikayetin İİK.nun 149/a maddesi atfı ile aynı yasanın 33/1.fıkrası gereğince yedi gün içinde yapılmadığından reddine karar verilmiştir.
    İİK.nun 149/1.maddesinde; "icra müdürü ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahısa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir." hükmünü taşır.
    Yine İİK.nun 150/ı maddesinde; borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayrinakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürlüğüne ibraz ederse icra müdürü 149.madde uyarınca işlem yapar… düzenlemelerine yer verilmiştir.
    4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna 4822 sayılı Yasanın 15. maddesi ile eklenen 10. maddesinde; "Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir." şeklinde tanımlandıktan sonra maddede bu tür sözleşmelerin yapılma koşulları ile borcun muaccel kılınabilmesi ve temerrüt koşulları gibi farklı ve özel şartlara yer verilmiştir. Yasaya eklenen 10/A maddesinde; kredi kartı ve nakit çekim sureti ile kullanılan kredilerde 10. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtildikten sonra, aynı Yasaya 21.02.2007 tarihli 5582 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ile eklenen 10/B maddesinde ise; "Konut Finansmanı Sözleşmeleri" de bu yasa kapsamında değerlendirilerek, konut finansmanı sözleşmelerinin düzenlenme koşulları, borçlunun temerrüdü durumunda finansman sağlayan bankanın yükümlülükleri, borcun muaccel kılınabilmesinin ve muacceliyet uyarısının koşulları gibi hususlar özel olarak ve ayrıca düzenlenmiştir. Açıklandığı üzere Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, kredi kartı ve "Konut Finansmanı Kredisi" gibi tüketici kredisi kullanan borçluları, diğer kredi borçlularından ayrı tutmak, tüketicinin koşullarını iyileştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla getirilmiş özel bir yasa olup, bu kanun kapsamında verilen krediler nedeniyle borçluların temerrüde düşüp düşmedikleri, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borç miktarının ve faizinin, yapılan özel sözleşmelerin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun koşullarında değerlendirilmesi gerekir.
    Tüketici Yasasına göre daha genel bir yasa olan İİK.nun 149.maddesi, bu özel yasanın kapsamında kalmayan krediler için uygulanabilir olup, yasa koyucunun anılan kredilere açıkça Tüketici Yasasında yer vermiş olması da, maksadının bu yönde olduğunu ortaya koymaktadır. Aksinin kabulü halinde tüketici kredilerinde de İİK.nun 149.maddesi koşullarında ilamlı takip yapılacak, özel yasada düzenlenen muacceliyet ve temerrüt koşulları tartışılmadan alacağın tahsili, gayrimenkulün satışı gerçekleşecek, tüketici, lehine getirilen yasa maddelerine rağmen diğer kredi borçluları ile aynı koşullarda icra takibine muhatap kılınarak mağdur edilecektir. Bu durumda alacağın tüketici kredisinden kaynaklanması halinde, borçlunun temerrüde düşüp düşmediği, alacağın muaccel olup olmadığı, ne miktarının tahsil edilebilir olduğu, faiz miktar ve oranlarının tespiti, tüketici yasası koşullarında yargılama yapılmasını gerektirmektedir.
    O halde İİK.nun 149. maddesinin tüketici kredilerinde uygulanma olanağı yoktur.
    Somut olayda “Konut Finansmanı Sözleşmesi” teminatı olarak alınan üst sınır ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibe geçilip borçluya İİK.nun 149. maddesi kapsamında icra emri gönderilmiştir.
    Borçlu icra mahkemesine başvurusunda “takip alacaklısı tarafından sunulan belgeler İİK.nun 150/ı.maddesinde sayılan belgelerden değildir. Müvekkile icra emri tebliği yasaya aykırıdır” şeklinde beyanda bulunmuştur. Bu beyan anılan maddede belirtilen ilam niteliği kazanmış bir belgeye, bir başka anlatımla ilama dayanılmadan ilamlı takip yapıldığı yönünde şikayet olup bu şikayet HGK.nun 08.10.1997 tarih 1997/12-517 E., 1997/776 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere İİK.nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle süresiz şikayete konu edilebileceği gözönüne alınarak, şikayetin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde istemin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 19.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi