8. Hukuk Dairesi 2012/9404 E. , 2012/9437 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Alacaklı vekili tarafından, İş Mahkemesinin 27.10.2010 tarihli ücret alacağı...vs İş Yasasından kaynaklanan alacakların tahsiline ilişkin ilamına dayalı olarak, borçlu şirket aleyhine 27/01/2011 tarihinde ilamların icrası yolu ile takibe başlanmıştır. Borçlu vekili, icra mahkemesine başvurarak, İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin şirketlerinin iflasının ertelenmesi talepli davası sonucunda, 25.03.2009 tarihinden itibaren 10 ay süreyle iflaslarının ertelendiğini ve aynı karar ile İİK.nun 179/b maddesi gereğince İİK.nun 206/1"deki alacaklar dışında takip yapılmamasına ilişkin tedbir kararlarının devamına hükmedildiğini, kararın bozulması üzerine de mahkemece verilen muhafaza tedbirlerinin devam ettiğinin tespitine 22.01.2010"da karar verildiğini, bu nedenlerle takibin iptalini talep etmiştir.
İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.03.2009 tarih ve 2007/801-2009/150 sayılı kararı ile borçlunun 10 ay süreyle iflasının ertelenmesine, aleyhine İİK.nun 206. maddesinin 1.sırasında yazılı alacaklara ilişkin olanlar hariç olmak üzere İİK.nun 179/b maddesi gereğince, yapılan takiplerin durdurulmasına ve yeni takip yapılmamasına kararı verildiği görülmektedir.
İİK.nun 179/b maddesi hükmü gereğince iflasın ertelenmesi kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere, hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler de durur. Ancak 206. maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.
İİK.nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklar; işçilerin, iş ilişkisine dayanan ve ""iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş"" ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatı alacaklarıdır.
Bu düzenleme işçiyi koruma amaçlı olup, iflasın açılmasından öncesine ilişkin bir yıllık süre alt sınır olarak öngörülmüştür. Anılan yasa maddesinde yazılı bulunan "iflasın açılmasından önceki bir yıl" ifadesiyle belirlenen sürenin; iflasın ertelenmesinde "erteleme kararının verildiği tarihten önceki bir yıl" olarak kabulü gerekir. (HGK.nun 05.11.2008 tarih ve 2008/12-657 E., 2008/662 K.) Buna göre iflasın ertelenmesinden en fazla bir yıl öncesine ilişkin ve erteleme süresi içinde doğan işçi alacakları bu madde kapsamında kabul edilmelidir. Aksi halde iflasın ertelenmesi süresi içinde tek geçim kaynağı ücreti olan işçinin korumasız bırakılması, yasa koyucunun amacı ile bağdaşmayacaktır.
Somut olayda, takibe konu alacak, işçi alacağı olup, alacak için açılan dava tarihi 21.05.2009 ilamının karar tarihi olan 27.10.2010"dur. İflasın ertelenmesi kararı ise 25.03.2009 tarihinde verilmiş olup 22.01.2010 tarihinde de devam etmekte olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda alacak erteleme süresi içinde doğmuş ve İİK.nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olduğundan tedbir kararı ve de yasa gereği istisna kapsamında kaldığı anlaşıldığından, mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 19.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.