Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/12564
Karar No: 2013/8914

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/12564 Esas 2013/8914 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, tenkis davasının, ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, miras bırakanın saklı payları zedeleyen işlemler için açılan bir dava olduğunu belirtmiştir. Mahkeme, davacıların murisin taşınmazlarındaki saklı paylarını ihlal ettiği iddiasıyla açtığı davanın, tenkis isteği yönünden kabul edilmesi üzerine davalı tarafın temyiz ettiğini belirtmiştir. Mahkeme, tasarrufun niteliğine ve miras bırakanın saklı paylarına tecavüz edip etmediğine göre tenkis işleminin yapılacağını belirtmiş ve tenkis işleminin öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardan olduğunu belirtmiştir.
Mahkeme, tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedelenen kastının varlığından söz edilemeyeceğini belirtmiştir. Tenkise tabi tasarruflarda önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerektiğini belirten Mahkeme, tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde tercih hakkının ortaya çıkacağına dikkat çekmiştir.
Mahkeme, davada tarafların tüm delillerin toplanması, muris adına olan ve muris tarafından devredilen diğer taşınmazların da belirlenerek, taş
1. Hukuk Dairesi         2012/12564 E.  ,  2013/8914 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSKENDERUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/05/2012
    NUMARASI : 2003/123-2012/123

    Yanlar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, kabulüne  ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp Dava,  tenkis isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, tenkis isteği yönünden davanın kabulü ile davacıların payı oranında iptal ve tescile  ilişkin verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakan M..G..in 10.10.2002 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacılar, davalı ve dava dışı kişilerin kaldığı, miras bırakanın  çekişme konusu 568,298 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını ikinci eşi olan davalıya  satış suretiyle temlik ettiği, 568 parsel sayılı taşınmazın ise ifraz edilmek suretiyle değişik ifraz parsellerinin oluştuğu,davacıların temliklerin saklı paylarını ihlal ettiğini ileri sürerek eldeki davayı açtıkları, mahkemenin tenkis isteğinin kabulü ile davacıların payı oranında iptal ve tescile karar verdiği,davalının murisin davacılara da yer verdiği, mirasbırakanın ihtiyacı için taşınmazlarını sattığını savunduğu ve bu konuda delil bildirdiği,mahkemece keşif yapılıp,bilirkişi raporlarının alındığı anlaşılmaktadır.
    Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul;miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Miras bırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Yasa uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Yasa uygulanacaksa 3 aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir. Aktiften belirtilen borçların indirilmesi net terekeyi oluşturur.
    Tereke bu şekilde tesbit edildikten sonra mirasın açıldığı tarihteki fiyatlara göre değerlendirilmesi yapılarak parasal olarak miktarının tesbiti gerekir. (MK.565) Miras bırakanın Medeni Kanunun 564. maddesinde belirlenen saklı paya tecavüz edip etmediği bulunan bu rakam üzerinden hesaplanır. Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedelenen kastının varlığından söz edilemez. 
    Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir. Bu işlem sırasında dava edilmeyen kişi veya tasarrufların tenkisi gerekeceği sonucu çıkarsa davacının onlardaki hakkını dava etmemesinin davalıyı etkilemeyeceği ve birden çok kişiye yapılan teberru tenkise tabi olursa 563. maddede yer alan, alınanla mütenasip sorumluluk kuralı gözetilmelidir.
    Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (SABİT TENKİS ORANI) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (MK.564) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranında bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir. 
    Tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde sözü geçen 564. maddedeki tercih hakkı gündeme gelecektir. Böyle bir durum ortaya çıkmadan davalının tercih hakkı doğmadan davalının tercihinin kullanması söz konusu olamaz. Daha önce bir tercihten söz edilmişse sonuç doğurmaz. O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca sür"atle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki fiatlara göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak NAKTİN ödetilmesine karar verilmelidir.
    Somut olaya gelince; Çekişmeli taşınmazlar dışında murisin mal varlığı içinde sayılabilecek başkaca hak ve menkulleri bulunup bulunmadığı araştırılmamış, bankalarda mevduatı olup olmadığı tespit edilmemiştir
    Hal böyle olunca, tarafların tüm delillerin toplanması, muris adına olan ve muris tarafından devredilen diğer taşınmazların da belirlenerek,taşınmazların satış bedellerinin davalı uhdesinde kalıp kalmadığının ve tenkise tabi olup olmadığının değerlendirilmesi, tenkise tabi olduğunun saptanması halinde yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturma ile yetinilerek neticeye gidilmiş olması doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  30.5.2013  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi