8. Hukuk Dairesi 2013/11301 E. , 2013/19932 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Davacı üçüncü kişi vekili, ... 10. İcra Müdürlüğü’nün 2012/221 sayılı Takip dosyasında yapılan 06.08.2012 günü hacizde üçüncü kişiye ait tekne üzerinde monte edilmiş bir halde bulunan iki adet motorun haczedildiğini, ... Gemi Sicili’nde davacı adına kayıtlı teknenin motoru olmadan tescilinin mümkün olamayacağını, kaldı ki motorların tekneden ayrı menkul bir mal gibi de düşünülemeyeceğini, bütünleyici parçası olduğunu, borçlunun sadece davacı adına gemi inşa eden yüklenici firma olduğunu, davalı alacaklının istihkak iddiasını öğrendikten sonra reddini talep ettiğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, dava konusu haczin borçlunun iş yerinde ve davacı üçüncü kişi şirket yetkilisinin yokluğunda yapıldığını, bu sırada üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunulmadığını, üçüncü kişinin icra dosyasına başvurmadan doğrudan istihkak davası açtığını, bu nedenle alacaklı taraf olarak istihkak iddiasını davanın açılması ile öğrendiklerini ve duruşma gününden önce haczin kaldırılmasını sağladıklarını, davanın konusuz kaldığını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin alacaklı tarafa yükletilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre: takip dosyası içeriğine göre davalı alacaklının talebi üzerine dava konusu deniz taşıtı üzerindeki haczin kaldırıldığı, davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri İle nispi vekâlet ücretinin davalı alacaklı tarafa yükletilmesine karar verilmiş; hüküm, vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
Dava konusu hacizde hazır bulunan borçlu şirket yetkilisi üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuş, alacaklı vekili buna karşı çıkarak itiraz etmiştir. İİK’nun 96/1. maddesine göre borçlu şirket yetkilisi üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilecek kişilerdendir.
Davacı üçüncü kişi takibin devamı kararının alınmasından sonra istihkak davası açmış, davalı alacaklı taraf dava dilekçesinin tebliğinden önce ve delillerin toplanmasına ilişkin ara karar gereğinin yerine getirilmesinden önce haczin kaldırılması talebinde bulunmuştur. Ne var ki bu süreçte davayı kabul ettikleri yönünde bir beyanda bulunmamışlardır.
6100 sayılı HMK’nun 312/2. maddesinin uygulanabilmesi için davanın açılmasına kendi hal ve davranışları ile neden olmama ve yargılamanın ilk duruşmasında davacının talep sonucu kabul etme şartlarının bir arada bulunması gerekir.
Dava konusu motor, davacı adına kayıtlı inşa halindeki gemiye aittir, borçlu ile alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı işlemler yaptıkları yönünde bir delil bulunmadığı gibi, alacaklının buna ilişkin iddiası dahi bulunmamaktadır.
Yerel Mahkeme’nin davanın açılmasına neden olan tarafın alacaklı olarak kabulü yerindedir.
Belirtilen nedenlerle davalı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.İstihkak davalarında dava değeri hacizli malın değeri ile alacak miktarından hangisi az ise ona göre belirlenir.
Alacak miktarı hacizli malın değerinden daha az olduğuna göre nispi vekâlet ücretinin karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin uyarınca bu miktar üzerinden hesaplanması gerekir ki bu da 25.991,00 TL’sı eder.
Ne var ki karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 6. maddesinde: “(1) Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur”. düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda davalı alacaklı taraf, dava açıldıktan sonra, fakat delillerin toplanmasına ilişkin ara karar gereğinin yerine getirilmesinden önce haczin kaldırılması talebinde bulunduğu için Tarife uyarınca hesaplanan nispi vekâlet ücretinin yarısına, yani 12.995,50 TL’sına hükmedilmesi gerekir.
Vekâlet ücretinin hatalı hesaplanması bozma nedeni olmakla birlikte yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Davalı alacaklı vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4. bendindeki “…45.405,70 TL…” rakam ve sözcüklerinin çıkartılarak yerine “…12.995,50 TL…” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.