Esas No: 2016/1913
Karar No: 2020/6958
Karar Tarihi: 28.12.2020
Danıştay 10. Daire 2016/1913 Esas 2020/6958 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/1913
Karar No : 2020/6958
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müş. Yrd. …
2- … Valiliği
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 27/02/2009 tarihinde … ile evlenen Rusya vatandaşı davacı tarafından, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığını kazanmak maksadıyla yapmış olduğu başvurusunun, 5901 sayılı Kanun'un 16. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde belirtilen ''Aile birliği içinde yaşama'' şartını taşımadığından bahisle reddine dair İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin ve bu işlemi duyuran … tarih ve … sayılı Antalya İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının eşinin hapse girmesi nedeniyle ''aile birliği içinde yaşama'' şartının sağlanmadığından bahisle davacının vatandaşlık talebi reddedilmiş ise de evliliğinin geçerli bir evlilik olduğu göz önüne alındığında, ilgili Kanunda iyi niyetli olması halinde kazandığı Türk vatandaşlığını muhafaza edeceğinden bahsedildiğinin görüldüğü, iyi niyetli olan yabancının sırf eşi suç işleyerek hapse girdiği için mağdur edilmesinin, işlemediği bir suçtan ötürü cezalandırılması neticesini doğuracağı, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemler iptal edilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI: Davalı Bakanlık tarafından, davacı ve eşi hakkında yapılan tahkikatlarda evliliğin sağlıklı bir şekilde aile birliği içinde devam etmediğinin açıkça ortaya konduğu, vatandaşlık kazandıracak olan evliliğin aile birlikteliği içinde devamının bir kanuni zorunluluk olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı Valilik tarafından, davalı idare işleminin, Bakanlık kararının muhataba duyurulmasından ibaret olduğu, kesin surette tesis ettiği bir işlem bulunmadığı, husumet yöneltilecek idarenin Bakanlık olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, evliliğin aile birliği içinde sağlıklı biçimde yürüdüğü, iki kızının dünyaya geldiği, eşinin kızgınlıkla davalı idareye verdiği bir dilekçe nedeniyle dava konusu işlemin tesis edildiği, evliliğinin ilk dönemlerinde eşiyle bazı problemler yaşadığı, bu olayların evliliğin sağlıklı biçimde yürümediğini göstermeyeceği, temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Dava idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/12/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Türk vatandaşlığını kazanmak üzere başvuran bir yabancının, 5901 sayılı Kanun'da belirlenen şartların varlığı halinde yetkili makam kararı ile Türk vatandaşlığına alınabileceği anlaşılmakla birlikte; vatandaşlığın bir bireye verilmesi egemenlik hakkıyla doğrudan ilgili olduğundan, aranan şartları taşımış olmanın vatandaşlığın kazanılmasında kişiye mutlak bir hak kazandırmayacağı açıktır. Vatandaşlık vermek Devletin hükümranlık hakkı olduğundan, Türk vatandaşlığını kazanma istemiyle başvuruda bulunan bir yabancı hakkında Kanun'da belirtilen şartları taşısa dahi Devlet tarafından hükümranlık hakkı kullanılarak vatandaşlık verilmeyebilir.
Bu haliyle hükümranlık yetkisi dahilinde tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığından, davalı idarelerin temyiz istemlerinin kabulüyle dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.