Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/15210
Karar No: 2013/19951
Karar Tarihi: 26.12.2013

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/15210 Esas 2013/19951 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/15210 E.  ,  2013/19951 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ve müşterekleri ile ..., ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 27.03.2012 gün ve 168/161 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili ile davalılardan ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili, uyuşmazlık konusu 3264 parsel sayılı taşınmazın 30 yılı aşkın süredir vekil edenlerinin zilyetliğinde bulunduğunu, nizalı taşınmazın 24/48 oranındaki payının “... oğlu ...” adına kayıtlı olduğunu, ... oğlu ... mirasçılarının kim olduklarının bilinemediğini açıklayarak nizalı taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, 23.07.2011 tarih, 28003 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan Anayasa Mahkemesi"nin 17.03.2011 tarih, 2009/58 Esas, 2011/52 Karar sayılı kararı ile TMK"nun 713. maddesinin 2. fıkrasında yer alan ...ölmüş... sözcüğünün iptaline karar verildiğini, ... oğlu ... mirasçılarının tapu kütüğünden anlaşılmayan, bilinmeyen kişiler olmadığını açıklayarak davanın bu nedenle reddini savunmuştur.
    Davalı ... temsilcisi, idarenin nizalı parselde herhangi bir hissesinin bulunmadığını, kendilerine yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece davalı kayıt maliki ... oğlu ... mirasçılarının ölü kişi olduğu kabul edilerek Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm, davacılar vekili ile davalılardan ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
    Mahkemece davanın, TMK"nun 713/2. maddesinde yazılı bulunan “ölüm” sebebine dayalı olarak açıldığı kabul edilmiş ve yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, 713/2. fıkrasında yer alan “…ölmüş…” ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle mahkeme kararının irdelenmesi gerekmektedir.
    Somut olayda, Mahkeme"nin Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararından hareketle yazılı şekilde hüküm kurmuş olması doğru değildir. Dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın TMK"nun 713/2 maddesinde yazılı bulunan sebeplerden "ölüm" sebebine değil "malikin tapu kütüğünden kim olduğunun anlaşılamaması" sebebine dayandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle Mahkeme"nin dayanılan sebep bakımından taraf delillerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Dosyanın "malikin tapu kütüğünden kim olduğunun anlaşılamaması hali" sebebi bakımından incelenmesinde; dava konusu 3264 parsel 1961 yılında yapılan tapulama

    çalışmaları sırasında Şubat 1296 tarih, 25 ve Kanuni evvel 1297 tarih 276 sıra numaralı tapu kayıtları uygulanarak 1/2 hissesi ... adına, 1/2 hissesi de Yemenici ... Bin ... mirasçıları adına tespit edilmiş, tespite itiraz sonucu ... Tapulama Hakimliği"nin 17/03/1965 tarih 1962/1782 Esas, 1965/77 Karar sayılı dosyası ile 1/2 hissesinin ..., geriye kalan 1/2 hissesinin de ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adlarına hisseleri nispetinde tespit ve tesciline karar verilmiş, kesinleşen karar, 08.07.1965 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Tapulama çalışmalarında dava konusu taşınmaza uygulanan tapu kayıtlarının incelenmesinde, Şubat 1296 tarih, 25 sıra sayılı tapu kaydında taşınmazın "nısıf hissesinin ... Bini ..." adına kayıtlı bulunduğu yazılıdır. Dosyadaki bilgi ve belgelere, taşınmaza revizyon gören tapu kaydındaki ve taşınmazın tapulama tutanağındaki açıklamalara, özellikle tapulama tesbitinin "... bini ..." adına değil "... bini ... mirasçıları" adına yapılmış olmasına göre, nizalı taşınmazın tapu kayıt maliki olan "... bini ... mirasçıları"nın tapu kütüğünden kim oldukları anlaşılamayan kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Malikin tapu kütüğünden anlaşılamaması hali; taşınmazın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak gerekli bilginin tapu sicilinden çıkarılmasının imkansız olmasıdır. (HGK"nun 10.04.1991 tarih 1991/8-51 E., 194 .... sayılı ilamı). Kütükteki bilgi ve belgelerden gerekli dikkati gösteren herkesin malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde ve malik sütununun boş bırakılması, malik adının müphem ve yetersiz gösterilmesi, malik adının silinmiş ve yenisinin yazılmamış ya da hayali ismin yazılmış olması gibi hallerde malikin tapu kütüğünden anlaşılamadığı sonucuna varılmalıdır. Diğer yönden, kayıt malikinin veya mirasçılarının ve bunların adreslerinin bilinmemesi, tanınmamaları, kendilerine tebligat yapılamamış olması, o kişinin bilinmeyen kişi olarak nitelendirilmesini gerektirmez. Davacıların dayandığı sebep itibarıyla da davanın reddi gerekir.
    Yukarıda açıklanan nedenle Mahkemece nizalı kayıt malikinin bilinen kişi olduğu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken dayanılan hukuki sebep hatalı şekilde nitelendirilerek TMK"nun 713/2. maddesinde düzenlenen "ölüm" sebebi bakımından dava reddedilmiş ise de hüküm sonucu itibariyle doğru olduğundan davacılar vekili ile davalı ... vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Mahkemenin red gerekçesi düzeltilerek sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi