11. Hukuk Dairesi 2017/3960 E. , 2019/1471 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen .../11/2016 tarih ve 2014/503 E. - 2016/271 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 30/06/2017 tarih ve 2017/608-2017/658 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı şirketçe yapılan, 2012/73975 numaralı "MEGARAIL" ibareli marka başvurusuna, kendi adına OHİM nezdinde tescilli “MEGARAİL” esas unsurlu markalar mesnet gösterilmek suretiyle yaptığı itirazın nihai olarak davalı kurum ... tarafından reddedildiğini, kurum kararının yerinde olmadığını, müvekkilin dünyaca tanınmış "MEGARAIL" markasının, Avrupa Topluluğu Markası olarak OHIM nezdinde, "MEGARAIL + şekil" markasının 010727543 sayı ile ....03.2012 tarihinde 06, ..., 37. sınıflar için, "MEGARAIL" markasının 010130235 sayı ile 18.07.2011 tarihinde 06, ..., 37. sınıflar için tescilli olduğunu, müvekkilinin anılan markalar üzerinde gerçek hak sahibi bulunduğunu, davalı başvurusunun harflerin dizilişi de dahil olmak üzere müvekkilinin markasının aynısı olduğunu, "MEGARAIL" markasının müvekkili tarafından yaratılmış, kendine özgü, tamamen orijinal, yabancı bir kelime olup, söz konusu markanın tesadüfî olarak oluşturulabilmesinin mümkün olmadığını ve markanın davalı şirket tarafından kötü niyetle taklit edildiğini, müvekkilinin markası ile dava konusu markanın kapsadığı mal ve hizmet sınıflarının da aynı, bağlantılı ve benzer olduğunu ileri sürerek, davalı ..."in anılan kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirket vekili, davacının teminat yatırması gerektiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin yetkili olduğunu, davacının Türkiye"de "megarail" markası için marka tescilinin bulunmadığını, müracaatının da olmadığını, davacının gerek müvekkillerinin TPMK"ye başvuru tarihi itibarı ile gerekse de dava tarihi itibarıyla Paris Sözleşmesinin 1. Mükerrer 6. maddesine göre tanınmış markasının bulunmadığını, müvekkilinin markalarının "mega+rail" ibaresinden oluştuğunu, Mega’nın "çok büyük" ve rail’in ise "ray,korkuluk, küpeşte, boru" anlamına geldiğini,
müvekkilinin yol kenarlarına galvaniz bariyer üretimi yaptığını, dolayısıyla faaliyetine uygun olarak isim tercihinde bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının markasının “Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler (tabelalar, panolar, plakalar dahil). Madeni iskele babaları, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler.” emtialarında bilinir hale geldiği, davacının markasal kullanımlarının davalıdan önceye ait olduğu, dolayısıyla KHK 8/... uyarınca dava konusu marka başvurusunun kapsamındaki bu emtiaların tesciline itiraz etme hakkına sahip olduğu, davalı şirketin markasının emtia listesinde bulunan 6. sınıftaki bütün emtialar ile 40. sınıftaki “Adi metallerin işleme hizmetleri” ve “Malzemelerin montajı (üçüncü şahıslar adına) hizmetleri” davacının markasının tescilsiz olarak kullandığı ve KHK 8/... maddesi anlamında markasının belli ölçüde bilinir hale getirdiği “Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler (tabelalar, panolar, plakalar dahil). Madeni iskele babaları, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler.” emtialarının ilişkili olduğu, davalının başvuruda kötü niyetli bulunduğu, davacının ... dışında ve ... içinde markasal kullanımlarından haberdar olduğu, birlikte başvurudan önce karşılıklı stantlarda aynı fuara katıldıkları, aynı sektörde iş yaptıkları ve davacının markasını belirli bir bilinirlik seviyesine ulaştırdığı, davalının yaptığı iş ve bulunduğu sektör itibariyle davacı markalarından haberdar olabilecek bir durumda bulunduğu, kötü niyetin bölünemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ..."nın 31/07/2014 tarih ve 2014/M-11958 sayılı kararının iptaline, diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekillerince ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ..."da mukim olan davacının 1954 tarihli Hukuk Usulüne İlişkin Lahey Sözleşmesi uyarınca teminat yatırmakla yükümlü bulunmadığı, davacının itiraza dayanak markasının 556 sayılı KHK"nın 7/1-i maddesi uyarınca tanınmış olduğu, başvuru tarihinden önce de markasını Türkiye"de kullandığı, 2011 yılında ..."da gerçekleşen bir fuarda davalı şirket ile karşılıklı standlarda tanıtım yaptıkları, bu durumda kötü niyetli olduğu açık olan davalının başvurusunun tüm sınıflar yönünden reddedilmesinde ve markasının hükümsüz kılınmasında bir isabetsizliğin bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, .../02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.