3. Hukuk Dairesi 2013/3608 E. , 2013/5162 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Beypazarı ilçesinde faaliyet gösteren ... Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi hakkında yapılan 28.04.2009 tarihli soruşturma neticesinde düzenlenen raporda, Aralık 2006- Şubat 2008 tarihleri arasında aday öğretmene adaylık süresi içinde ders eğitimi vererek faturalandırılıp tahakkuk ettirilen 89.908,40 TL fazla para tahsil edildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine söz konusu rehabilitasyon merkezinin kurucusu ve sahibi olan davalıdan yersiz ödenen paranın geri iadesinin istenilmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, uygulama eğitim döneminde aday öğretmenlere kendi kurumlarında haftalık azami 20 saat ders görevi verilmesi gerekirken daha fazla saat bireysel ve grup eğitimi verildiğini, verilen bu ders görevi karşılığında düzenlenen aylık bireyselleştirilmiş eğitim- çalışma ve rehabilitasyon planları ve faturalara göre davalı hesabına 89.908,40 TL tahakkuk ettirildiğini belirterek fazla ödenen 89.908,40 TL nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, aday öğretmenler için valilikten onay alınarak özel rehabilitasyon ve eğitim merkezleri yönetmeliği gereğince çalışmaların sağlandığı, öğretmenlerin ders görevini yerine getirdikleri, hizmet verdikleri, bu hizmetleri karşılığının da çalıştıkları kuruma ödendiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda; mahkemece, özel eğitim kurumundaki adaylara yapılan ödemeler ile ödenmesi gereken miktarın tespiti bakımından, talimat yolu ile özel eğitimci ile mali müşavir bilirkişiden rapor alınmış ise de bu rapor yeterli görülmeyerek ikinci kez talimatla sayıştay denetçisi ile özel okul müdürü bilirkişiden rapor alınmış, alınan ilk raporda; ... Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinin, özel eğitim kurumlarında görevlendirilen personelin adaylık işlemleri ile sicil ve disiplin amirleri hakkında yönergeye aykırı olarak aday öğretmene temel eğitim ve hazırlayıcı eğitim aşamasında ders görevi verdiği, uygulamalı eğitim aşamasında 20 saatten fazla derse soktuğu beliritilerek davacı idarenin davalıdan 89.908,40 TL alacaklı olduğu belirtilmiş, itiraz üzerine alınan ikinci bilirkişi raporunda ise, aday öğretmenler için haftalık 20 saat üzerinden tahakkuk yapılıp bedeli davacı idareden alınmış ise yargı kararlarına göre valilik onayının bulunması ve görevlendirilen aday öğretmenlerin öngörülen eğitim hizmetini vermiş olmaları durumunda davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığının belirtildiği ve iki rapor arasındaki çelişki giderilmeksizin ikinci rapora dayalı olarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
HUMK. nun 275. ve devamı maddelerinde "bilirkişilik" müessesesi düzenlenmiş olup, anılan maddede, mahkemenin, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği düzenlendikten sonra 286. maddede de bilirkişinin oy ve görüşünün hâkimi bağlamayacağı düzenlenmiş ise de işin çözümünde teknik bilgi ve birikimin gerekliliğine inanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığına göre, verilen raporlar çelişkili ise, mahkeme HUMK. nun 283. maddesi hükmüne dayalı olarak, bilirkişiden açıklama ya da ek rapor isteyebileceği gibi 284. maddesi hükmüne dayalı olarak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yeni bir rapor alınabilir.
Bu durumda, mahkemece iki rapor arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınarak, sonucuna göre karar vermek gerekirken, birbiriyle çelişen raporlardan sonuncusuna itibar edilerek yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.