Esas No: 2021/9049
Karar No: 2022/2298
Karar Tarihi: 11.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9049 Esas 2022/2298 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/9049 E. , 2022/2298 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 17/02/2020 tarih 2020/İHK-3808 sayılı kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı ... şirketinin trafik sigortacısı olduğu araç ile davacının yolcu olarak bulunduğu aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını, iş gücü kaybına uğradığını belirterek bedel artırım dilekçesiyle birlikte 68.891,99 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulü ile 68.891,99 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 31/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından itiraz yoluna başvurulması üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının kabulü ile sunulan maluliyet raporunun yürürlükteki yönetmeliğe uygun düzenlenmediği gerekçesiyle başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik maddi tazminatı istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesi “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
(3) Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” düzenlemesini içermektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, kaza tarihi 09/06/2018 tarihi olup, davacının başvuru yaparken dosyaya sunduğu Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 08/07/2019 tarihli raporu kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe uygun olarak kaza tarihinden itibaren düzenlenen davacıya ait tedavi evrakları incelenerek ve muayenesi de yapılarak davacıda %8 oranında maluliyetin oluştuğu tespit edilmiş olup Uyuşmazlık Hakem Heyetince de söz konusu rapor doğrultusunda yapılan iceleme neticesinde davacının talebi kabul edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, söz konusu maluliyet raporu Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmediği bu nedenle usule uygun olarak sigorta şirketine başvuru şartı yerine getirilmediği gerekçesiye davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak İtiraz Hakem Heyetince yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir.
İtiraz Hakem Heyetince, hükme esas alınan 08/07/2019 tarihli maluliyet raporunun usule uygun olarak düzenlendiğinin kabulü ile işin esasına girilerek davalı vekilinin itirazlarının incelenmesi suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Kaldı ki; tahkim yargılamasında yapılacak tahkikatte usule aykırı raporların sunulduğunun tespiti halinde Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinde HMK çerçevesinde tahkim yargılaması yapılacağı belirtildiğinden hakem heyetince usule uygun raporların alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle İtiraz Hakem Heyetince gerekçede davacı tarafından usule uygun rapor sunulmadığından bahisle davalı ... şirketine usule uygun başvuru yapılmadığı gerekçesi de hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.