Esas No: 2008/5334
Karar No: 2008/9213
Karar Tarihi: 26.06.2008
Orman Niteliğini Tam Olarak Kaybetmiş Yerler - Tapu İptali Ve Tescil - Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2008/5334 Esas 2008/9213 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2008/5334 E., 2008/9213 K.
20. Hukuk Dairesi 2008/5334 E., 2008/9213 K.
- ORMAN NİTELİĞİNİ TAM OLARAK KAYBETMİŞ YERLER
- TAPU İPTALİ VE TESCİL
- 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 2 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili tarafından, Zeamet Köyü 293 parsel sayılı 7800 m2 yüzölçümündeki davalı adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın yörede 1953 yılında 3116 Sayılı Yasa gereğince yapılarak Kızılçukur Dağı Devlet Ormanlarının kadastro çalışmasında orman sınırları içinde bırakıldığı iddiası ile tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescili ve davalıların meni müdahalesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali tescil ve meni müdahale niteliğindedir.
Yörede 3116 Sayılı Yasa gereğince 1953 yılında Kızılçukur Dağı Ormanlarına ilişkin kadastro çalışması, Hamzababa Köyünde 1971 yılında, Zeamet Köyünde ise 1999 yılında yapılan aplikasyon, 2. ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Zira, aynı gün dairemizde incelemesi yapılan aynı mahkemenin 2007/84-320, 2007/83-319, 2007/86-308 (Dairemizin 2008/5482, 2008/5334, 2008-5483 sayılı dosyaları) sayılı dosyalarında Orman Yönetimi yörede 3116 Sayılı Yasa gereğince 1953 yılında orman kadastro çalışmalarının yapıldığını, çekişmeli Zeamet Köyü 284, 293, 277 parsel sayılı taşınmazların Zeamet Köy hududu içinde genel kadastro çalışmalarında davalı gerçek kişiler adına tesbit edilerek tapu kayıtlarının oluştuğunu, ancak ancak Hamzababa Köyünde yapılan orman kadastro çalışmalarında Kızılçukur Devlet Ormanı içinde kaldığı iddiası ile ayrı ayrı davalar açmıştır. Mahkemece, uzman bilirkişi raporlarında çekişmeli taşınmazların 1953 yılında yapılan orman kadastro çalışmasında 5 nolu iç poligon ile orman sınırları dışında bırakıldığı gerekçeleri ile davanın reddi yolunda hüküm kurulmuştur. Öncelikle dosya kapsamından yörede 1953 yılında yapılan orman kadastro çalışmalarında Hamzababa, Zeamet, Gökçeyurt, Yeşilyurt Köylerinde Kızılçukur Dağı Devlet Ormanlarının orman kadastro çalışmalarının yapıldığı, dava sonra Hamzababa Köyünde 1971 ve 1994 yıllarında Zeamet Köyünde ise 1999 yılında orman kadastrosu aplikasyon 2/B madde çalışmalarının yapıldığı anlaşılmakta ise de, bu çalışmaların tamamına ilişkin orman tahdit evraklarının dosyada yer almadıkları anlaşılmaktadır. Ayrıca, uzman orman ve fenni bilirkişiler düzenledikleri raporlarda bu taşınmazların 1953 yılında yapılan orman kadastro çalışmasında 5 nolu iç poligon ile orman sınırları dışında bırakıldığını açıklamışlar, ancak 5 nolu iç poligonu bir bütün halinde göstermedikleri gibi çalışma tutanağında yazılı olan açı ve mesafeleri uygulamadıkları gibi kadastro paftası ile ölçekleri eşitleyerek çakıştırma da yapmamışlardır. Bu hali ile raporlar yetersizdir.
Bu nedenle; mahkemece, öncelikle yörede 1953 yılından sonra Hamzababa ve Zeamet Köylerinde yapılan orman kadastrosu ,aplikasyon ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin işe başlama, çalışma ve iş bitirme, askı ilan tutanakları ile her iki köyde yapılan bu çalışmalara ilişkin renkli orijinalinden çıkartılmış orman tahdit noktalarının yazılı olduğu her bir çalışmaya ilişkin orman tahdit haritaları ile bu köylerde yapılan bu çalışmalara ilişkin kenarlaştırılmış orman tahdit haritalarının ilgili yerlerden istenerek dosya içine konulması, daha sonra ise önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “
“orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.”
” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “
“Teknik İşler”
” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, 5 nolu iç poligonun tamamı komşu orman tahdit noktaları ile de irtibatlı olarak aplike edilerek gösterilmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı,ayrı ayrı dosyalarda dava konusu olan çekişmeli 284, 293, 277 parsellerin tümü birleşik harita üzerinde (5 nolu iç poligona göre konumları) gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 26/06/2008 günü oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.