22. Hukuk Dairesi 2016/10016 E. , 2016/12115 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ücret, fazla mesai ile hafta tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalı ... avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ... ihale ettiği, ... enerji nakil hattı yapım işinde, ihaleyi alan davalı ..."nin alt işvereni ... işçisi olarak çalıştığını, yapılan işin dağın başında şantiye şartlarında gerçekleştirilen mesleki riski yüksek olan son derece teknik bir iş olduğunu, müvekkilinin hafta sonları da dahil olmak üzere her gün 06:00 ilâ 19:00-20:00 saatlerine kadar çalıştığını ancak müvekkilinin bu güne kadar herhangi bir şekilde fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini, 4857 sayılı İş Kanunu gereğince davalılardan ihale makamı ..."ın ödenmeyen son üç aylık işçilik alacaklarından diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğunu ileri sürerek müvekkiline ödenmeyen ücret, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, her hak ediş döneminde şantiyelere asılması gereken ilanların asıldığını ancak dava konusu alacaklar ile ilgili olarak müvekkiline herhangi bir başvuru yapılmadığını, müvekkili kurumun dava konusu işin yapımında ihale makamı olduğundan davanın husumet sebebiyle reddi gerektiğini, ayrıca dava dilekçesinde iddia edilen günlük yevmiyenin fahiş miktarda olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili de, ihale makamı tarafından gerekli duyurular yapılıp işçi ücretlerinin ödendiği kesinleşmeden kendilerine ödeme yapılmadığını, davacının hiçbir alacağı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... ... yetkilisi, diğer davalı ... firmasının alt işvereni olduklarını, davacının söz konusu işte çalıştığını, dava dilekçesinde iddia edilen ücret miktarının doğru olduğunu, işçilerin alacaklarını ödeyemediklerini, ancak ücret dışında hafta tatili ve fazla çalışma ücretlerini kabul etmediklerini belirtmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava dilekçesinde, açık olarak avans niteliğinde bir miktar ücret ödemesi yapıldığının ikrar edilmesine göre, belirtilen miktarın hesaplanan ücret alacağından mahsubu ile davalı ..."ın sorumlu olduğu miktarın tespit edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Somut olayda, dava dilekçesinde, davacının iddia edilen ücreti belirtilmiş, davalı alt işveren ... yetkilisi tarafından da, iddia edilen ücret miktarı açıkça kabul edilmiştir. Ancak mahkemece, ... vekili tarafından ücretin miktarına açıkça itiraz edilmesi sebebiyle emsal ücret araştırması yapılarak, iddia edilen ücret miktarının altında bir tutar ücret miktarı olarak kabul edilmiş ve bu suretle belirlenen alacaklar hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece, ... ile ..."nin ücrete dair kabul beyanı da bulunmadığı gözetildiğinde, ... ve yüklenici ... yönünden kurulan hüküm isabetli ise de, alt işveren ... yönünden verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Bu cümleden olarak, davalı alt işverenin ücrete dair kabul beyanı, ihale makamı ... ile yüklenici ... "yi bağlamaz ise de, kendisi yönünden bu beyan bağlayıcıdır. Bu itibarla, alt işveren .... yönünden, dava dilekçesinde iddia edilen ve alt işveren tarafından kabul edilen ücret miktarı kabul edilerek belirlenecek alacakların hüküm altına alınması gerekir. Diğer taraftan, mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesinde ifade edilen taleple bağlılık kuralı da nazara alınmalıdır. Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.