17. Ceza Dairesi 2015/5327 E. , 2015/8064 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Hırsızlık suçuyla ilgili olarak, müştekinin ve işyerinde çalışan tanık ..."ın beyanlarında, 17/01/2009 günü saat 16.10’da müşteki ve patron ... ile işyerini kapattıklarını, 19/01/2009 günü gündüz 09.20 sıralarında geldiğinde olayı fark ettiklerini belirtmesi karşısında, eylemin geceleyin gerçekleştirildiğine ilişkin kesinliğin olmadığı"" şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabulü ile hüküm kurulması gerekirken, atılı suçtan kurulan hükümde TCK"nın 143. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
2-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmünün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, aynı yasanın 142/1-b maddesi gereğince sonuç cezanın 2 yıl hapis cezası olarak belirlenmesine ve hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-İşyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihi itibariyle işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun uzlaşma kapsamında bulunduğu dikkate alınarak, 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması, taraflara yöntemine uygun şekilde uzlaşma teklif edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-Müştekinin ve işyerinde çalışan tanık ..."ın beyanlarında, 17/01/2009 günü saat 16.10’da müşteki ve patron ... ile işyerini kapattıklarını, 19/01/2009 günü gündüz 09.20 sıralarında geldiğinde olayı fark ettiklerini belirtmesi karşısında, eylemin geceleyin gerçekleştirildiğine ilişkin kesinliğin olmadığı ""şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabulü ile TCK"nın 116/2. maddesi gereğince hüküm kurulması gerekirken, eylemin gece gerçekleştiği kabul edilerek TCK"nın 116/4. maddesiyle hüküm kurulması,
2-Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak olarak BOZULMASINA, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.