22. Hukuk Dairesi 2016/3241 E. , 2019/1053 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 17.00-08.00 saatleri arasında çalıştığını, ertesi gün 24 saat dinlendiğini, sonrasında yine aynı saatlerde çalıştığını, bir hafta 4 gün bir hafta 3 gün nöbet tuttuğunu, her ay bir kez de pazar nöbetine kaldığını, nöbetine denk gelen ulusal bayram ve genel tatil günlerinde ve hafta tatillerinde çalıştığını, bu durumun düzeltilmesi için işverene başvurduğunda sonuç alamadığını, bunun üzerine böyle çalışma imkanının olmadığını söylediğini, iş akdini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile birkısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili yargılama aşamasındaki beyanlarında davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş akdini çalışma şartlarının ağırlığı nedeniyle haklı sebeple feshettiği kanaati ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve hafta tatilinde çalışıp çalışmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Aynı ilkeler, hafta tatili çalışmasının ispatı bakımından da geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık beyanları uyarınca davacının bir haftada haftanın dört günü, devam eden haftada ise haftanın üç günü 17.00-08.00 saatleri arasında çalıştığı, dört gün çalışılan haftalarda haftalık 8 saat, üç gün çalışılan haftalarda ise haftalık 6 saat fazla mesai yaptığı; ayrıca beş haftada bir pazar 24 saat nöbet tuttuğu kabul edilmek suretiyle fazla çalışma ve hafta tatili alacağı hesaplanmıştır. Dosya kapsamına göre bu çalışma sisteminde, davacının aralıksız yirmidört saat dinlendiği dolayısıyla hafta tatiline hak kazanmadığı açık olduğundan hafta tatili alacağının reddi gerekirken kabulü hatalı olmuştur. Ayrıca davalı tanık beyanına göre de, davacının beş haftada bir pazar 24 saat nöbet tuttuğu kabulü yerinde ise de, bu çalışmanın fazla çalışma içinde kaldığı kabul edilerek, dosyada yer alan davacı imzasını içerir nöbet iznine ilişkin belgelerin de dikkate alınarak bu izin günlerinin mahsubu suretiyle fazla çalışma alacağı yeniden hesaplanmalıdır. Yanılgılı ve eksik değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.