Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5041
Karar No: 2015/8388
Karar Tarihi: 05.10.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/5041 Esas 2015/8388 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/5041 E.  ,  2015/8388 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kesinleşen orman tahdidi içinde kalan yer ve orman sayılan yer iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 05/06/2014 gün ve 2014/4293 - 2014/6153 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı .. ile davalı ... Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1944 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü, 1 ada 7 sayılı 4.068.663,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz Haziran 1926 tarih 7 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak çamlık vasfıyla dava dışı ... adına tespit ve itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. 1 ada 7 sayılı parsel daha sonra 1 ada 86, 87, 88, 89, 90, 91 ve 92 parsel sayılarıyla 7 parçaya ifraz edilmiş, eldeki davaya konu olan 1 ada 86 sayılı parsel ise halen 3.902.803,00 m² yüzölçümüyle müfrez çamlık niteliğiyle ... adına tapuda kayıtlıdır.
Davacı ... 22/06/2007 havale tarihli dilekçesiyle; dava konusu 1 ada 86 sayılı parselin bir kısmının ... ilçesi ... Beldesinde yapılan ve 1946 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırları içerisinde, bir kısmının ... ilçesi ... köyünde 1947 yılında ilân edilerek kesinleşen orman kadastro sınırları içerisinde, taşınmazın büyük bir kısmının bulunduğu ... ilçesi ... Beldesinde ise kesinleşmiş bir orman kadastro çalışmasının bulunmadığı ancak 2002 yılında 162 nolu orman kadastro komisyonunun bu yörede orman kadastrosu yapması için görevlendirildiğini fakat çalışmaların halen tamamlanmadığını, parselin ... Beldesi içinde kalan bölümünün ise kısmen kızılçam koru, kısmen bozuk koru ve baltalık şeklinde orman örtüsü ile kaplı olduğu ve 1962 tarihli memleket haritasında yeşil renkte gösterildiğini beyan ederek dava konusu 1 ada 86 sayılı parselin tapusunun iptali ile orman vasfıyla ... adına tescili isteğinde bulunarak dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 1 ada 86 sayılı parselin 26/11/2012 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A1 ve A2) ile gösterilen sırasıyla 1.362.664,89 m² ve 203.743,96 m² yüzölçümündeki bölümlerinin tapu kaydının iptali ile bu bölümlerin orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş, davacı ... ile davalı Belediye Başkanlığı vekillerinin temyizi üzerine; Dairece dava konusu parselin krokide (C) harfi ile gösterilen bölümünü eski tarihli resmi belgelerde orman sayılmayan yer olduğu, kabule konu (A1 ve A2) ile gösterilen bölümlerin ise orman sayılan yer olduğu belirtilerek yerel mahkeme kararı onanmıştır.
Davacı ... ile davalı ... Belediye Başkanlığı vekilleri bu sefer Daire kararının düzeltilmesini istemişlerdir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, çekişmeli taşınmazın orman tahdidi yapılan köyler içinde kalan bölümü yönünden kesinleşen orman tahdidi içinde kalan yer iddiasına dayalı, çekişmeli taşınmazın orman tahdidi yapılmayan köy içinde kalan bölümü yönünden ise orman sayılan yer iddiasına dayalı, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bir kısmının bulunduğu ... ve ... Beldesinde 3116 sayılı Kanuna göre yapılarak kesinleşen orman tahdidi, ... köyünde ayrıca aplikasyon ve 2/B madde çalışması vardır. ... Beldesinde ise kesinleşmiş orman tahdidi bulunmamaktadır.
Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; davacı ... çekişmeli taşınmazın ... ve ... köyleri sınırları içinde kalan bölümleri yönünden kesinleşmiş orman kadastrosuna, ... köyü kapsamında kalan bölümü yönünden ise, eski tarihli resmi belge ile eylemli duruma göre orman sayılan yer iddiasına dayanarak dava açmıştır.
Hükme dayanak raporu hazırlayan orman bilirkişi 26/11/2012 havale tarihli raporunda, dava konusu parselin ... köyü sınırları içinde kalan ve krokide (D) harfi ile gösterilen bölümü ile ... köyü sınırları içinde kalan ve krokide (B) harfi ile gösterilen bölümlerinin bu köylerde ilan edilerek kesinleşen orman tahdidi içinde kaldığını; çekişmeli parselin bir kısmının bulunduğu ... köyünde ise kesinleşen orman tahdidi bulunmadığı, parselin ... köyü sınırları içinde kalan ve krokide (A1), (A2) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerinden; krokide (A1) ve (A2) harfleri ile gösterilen bölümlerinin 1962 tarihli memleket haritasında yeşil renkli ormanlık alanda, (C) harfi ile gösterilen bölümünün ise beyaz renkli orman dışı alan içinde kaldığını beyanla; parselin ... köyü hudutları içinde kalan ve krokide (A1) ve (A2) harfleriyle gösterilen bölümlerinin orman sayılan, (C) harfi ile ile gösterilen bölümünün ise orman sayılmayan yer olduğunu rapor etmiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu hükme dayanak yapıldığına göre, davanın krokide (A1), (A2), (B) ve (D) harfleriyle gösterilen bölümleri yönünden kabulü gerekirken, sadece krokide (A1) ve (A2) harfleriyle ile gösterilen bölümleri yönünden kabul kararı verilmiş ve orman bilirkişinin kesinleşmiş orman tahdidi içinde kaldığını bildirdiği krokide (B) ve (D) harfleri ile gösterilen bölümleri yönünden ise gerekçe gösterilmeksizin davanın reddi yönünde karar verilmiştir. Öncelikle hükme dayanak yapılan rapor ile çelişki oluşturacak şekilde ve herhangi bir gerekçe de gösterilmeksizin parselin krokide (B) ve (D) harfleri ile ile gösterilen bölümleri yönünden bilirkişi raporuna aykırı bir şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Zira, kesinleşen orman tahdidi içinde kalan bir yer hukuken orman niteliğindedir ve bu hususun tespiti için yapılacak orman tahdit uygulaması ise teknik bir bilgi gerektirdiğinden bilirkişi raporuna aykırı karar verme olanağı yoktur, ancak yetersiz bulunup yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılabilir.
Ayrıca yine kabule göre, karar tarihinden önce 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun gözetilmeden davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
Bunlardan başka mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama eksik, yetersiz olduğu gibi alınan bilirkişi raporu da denetime elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemece çekişmeli parselin bir kısmının içinde kaldığı ... ve ... köylerinde yapıldığı bildirilen orman tahdidinin tutanakları, orijinal renkli orman tahdit haritaları ile varsa aplikasyon belge ve haritaları dosyaya getirtilmemiş, keşifte görev alan orman bilirkişinin tahdit uygulaması ise kadastro paftası ile orijinal renkli orman tahdit haritası ve varsa aplikasyon haritaları ayrı ayrı usulüne uygun şekilde birbiri üzerine ablike edilmediğinden yani bir başka anlatımla tahdit haritalarının ölçekleri tapulama paftası ölçeği ile denkleştirilip çakıştırılmadığı için bilirkişi raporu denetlenememektedir. Çekişmeli taşınmazın ... beldesi (köyü) sınırları içinde kalan bölümü yönünden ise, keşifte kullanıldığı bildirilin 1959 tarihli hava fotoğrafı üzerinde çekişmeli taşınmazın yeri gösterilmediği gibi hava fotoğrafı stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenmemiş, yine taşınmazın bu köy içinde kalan bölümü 3 ayrı bölüm olarak ifade edilmesine rağmen her bir bölümün bitki örtüsü ayrı ayrı incelenmemiş ve bu bölümler üzerinde neler bulunduğu (bitki örtüsü, ağaçların cinsi, sayısı, yaşları vb.) açıklanmamıştır. Bu nedenle, bilirkişinin bu bölüme ilişkin raporu da denetime olanak vermemektedir. Bilirkişinin yetersiz ve yargı denetimine olanak vermeyen raporlarına dayanılarak hüküm kurulamaz.
O halde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmazın bir kısmının bulunduğu ... ve ... köylerinde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleştiği bildirilen orman kadastrosu ve varsa aplikasyon ve 2. madde ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin işe başlama, işi bitirme, askı ilan tutanakları, çekişmeli taşınmazı ilgilendirir orman sınır noktalarına ilişkin çalışma tutanakları ile çekişmeli taşınmazın bulunduğu yeri orman sınır noktalarıyla birlikte gösterir orman tahdit haritası, varsa aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma haritalarının orijinalinden çekilmiş renkli fotokopi örnekleri ile en eski tarihli memleket haritası ve bu haritanın üretildiği en eski tarihli hava fotoğrafları eksiksiz bir şekilde getirildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek iki orman mühendisi, bir harita mühendisi ve bir ziraat mühendisinden oluşturulacak 4 kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte; çekişmeli taşınmazın ... ve ... Köylerinde kalan bölümleri yönünden; bilirkişilerden kesinleşmiş orman kadastroları, varsa aplikasyon ve 2/B madde haritaları ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 5 ya da 6 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde orijinal-renkli (renkli fotokopi) orman kadastro haritalarının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de orman kadastro haritalarının ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte orijinal renkli orman kadastro haritaları üzerinde gösterir ve taşınmazların kesinleşmiş orman tahdidi ve varsa aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına göre durumunu denetime olanak verecek şekilde açıklayan rapor alınmalı ve çekişmeli parselin ... ve ... köyleri sınırları içinde kalan bölümleri yönünden tahdit uygulamasına göre ortaya çıkacak sonuca göre karar verilmelidir.
Çekişmeli parselin ... beldesi sınırları içinde kalan bölümü yönünden ise; dosya arasında bulunan 107 nolu Orman kadastro Komisyonunun 16/04/2012 gün ve B.23.1.OGM.1.18.62.00/78 sayılı yazısında; ... köyünde orman kadastrosu yapıldığı ancak askı ilanına çıkartılmadığı bildirildiğinden, ...nden ... köyünde yapılan orman tahdidinin ilan edilip edilmediği sorularak;
a-) Şayet orman tahdidi ilan edilerek kesinleştiği ve dava konusu parselin bu köyün sınırları içinde kalan bölümünün tamamının veya bir kısmının bu çalışmada orman olarak sınırlandırıldığı bilirkişi marifetiyle yukarıda belirtilen şekilde yapılacak uygulama ile saptandığı takdirde, eldeki somut davanın ... tarafından açıldığı gözetilerek çekişmeli parselin bu köy sınırları içinde kalan bölümünün tamamı yönünden veya kısmen tahdit içinde bırakılmış ise tahdit içinde bırakılan bölümü yönünden başkaca bir araştırma ve inceleme yapılmaksızın dava kabul edilerek, bu taşınmaz veya taşınmaz bölümlerinin orman olarak tapuya tesciline karar verilmelidir.
b-) Şayet orman tahdidi ilan edilerek kesinleştiği ancak dava konusu parselin ... hudutları içinde kalan bölümünün tamamının veya bir kısmının tahdit dışında bırakıldığı yukarıda belirtilen şekilde yapılan uygulama ile saptandığı takdirde ise; eldeki dosyanın davacısı ... olduğundan ve eldeki dava askı ilan tarihinden önce açıldığı için tahdit dışında bırakılan taşınmaz veya taşınmaz bölümleri yönünden dava orman tahdidine itiraz davasına dönüşecektir. Bu durumda bu davaya bakma görevi de kadastro mahkemesine ait olacağından, tahdit dışında bırakılan taşınmaz veya taşınmaz bölümleri yönünden görevsizlik kararı verilmelidir.
c-) Şayet orman tahdidinin halen de ilan edilip kesinleşmediği belirlendiği takdirde ise; getirtilecek olan en eski tarihli memleket haritası ve en eski tarihli hava fotoğrafının ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritaları ve hava fotoğrafları ölçeğine bilgisayar ortamında (... veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, bu haritalar komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, dava konusu taşınmazın konumunun çevre parsellerle birlikte memleket haritaları ve hava fotoğrafları üzerinde gösterecek şekilde ve hava fotoğrafının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yaptırılarak taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların ayrıntılı olarak belirtecek şekilde rapor orman ve harita mühendisinden; taşınmaz üzerinde yer alan bitki örtüsü farklılık arz ediyorsa her bir bölüm üzerinde yer alan bitki örtüsü ayrı ayrı, bu cümleden bu bölümler üzerinde yer alan bitki örtüsünün, varsa üzerindeki ağaçların cinsi, özellikle yaşları ile kapalılık oranlarının detaylı olarak incelendiği rapor ise ziraatçı bilirkişiden alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
Bu itibarla, yukarıda açıklandığı gibi mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırı olduğu gibi eksik inceleme, araştırma ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olup, kararın yukarıda belirtilen nedenler ile bozulması gerekirken, yanılma sonucu onandığı anlaşıldığından, davacı ... ile davalı ... Belediye Başkanlığı vekillerinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin önceki onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... ile davalı ... Belediye Başkanlığı vekillerinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 05/06/2014 gün ve 2014/4293 - 2014/6153 sayılı ONAMA KARARI KALDIRILARAK, 22/01/2014 gün ve 2007/95-2014/21 sayılı yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/10/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi