Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/22322
Karar No: 2014/2649
Karar Tarihi: 20.02.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2013/22322 Esas 2014/2649 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2013/22322 E.  ,  2014/2649 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...İş Mahkemesi

    Davacı, yurtdışında işe giriş tarihi olan 22/08/1988 tarihinin Türkiye"de sigorta başlagıç tarihi olarak tespitine ve borçlanma talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2) Dava, davacının yurt dışında sigortaya giriş tarihi olan 22.08.1988 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile yurt dışında Türk vatandaşı olarak geçen süreyi borçlanma talep tarihinde Türk vatandaşı olma koşulu aranmaksızın 5510 sayılı Kanun"un 4/1-(a) bendi kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 05.07.1988-02.07.2000 tarihleri arasındaki süreyi 5510 sayılı Kanun"un 4/1-(b) bendi kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun ve taleple bağlı kalınarak 22.08.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmiştir.
    17/4/2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun"un 79. maddesi ile değişik 3201 sayılı Kanun"un 1.maddesine göre; Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen ... ... kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre ... ... leri bakımından değerlendirilir.
    Kanun, yurt dışında geçen her türlü sürenin değil belirli nitelikte olanların borçlanılmasına imkan tanımıştır. Sınırlama, süre yönünden değil borçlanma başvurusunda bulunan kişinin bu süreyi yurt dışında hangi halde geçirdiği ile ilgilidir.
    Borçlanılması mümkün olan sigortalılık, işsizlik ve ev kadını olarak geçen süre kavramları 3201 sayılı Kanun"da tanımlanmamış olmakla birlikte sigortalılık süresi; "borçlanma kapsamındaki sürenin geçtiği ülke mevzuatına göre ikamet süreleri hariç, çalışılmış ya da çalışılmış kabul edilen süreleri", işsizlik süresi; "ilgili ülke mevzuatına göre çalışma süreleri ile bu çalışma sürelerine eş değer süreler haricinde o ülkede geçen süreyi" ve ev kadını olarak geçen süre ise; "medeni durumlarına bakılmaksızın (bekar, evli veya boşanmış) kadınların sigortalılık süreleri haricinde yurtdışında 18 yaşını ikmal ettikten sonra bulundukları süreyi" ifade eder (Yönetmelik m 4).
    Çalışma süreleri; zorunlu prim ödeme süreleri, kendi nam ve hesabına çalışmalardan dolayı zorunlu ve isteğe bağlı prim süreleri ve bu kapsamdaki diğer sigortalılık sürelerinden ibarettir. Çalışılmış olarak kabul edilen süreler ise ilgili ülke mevzuatına göre fiilen çalışılmadığı halde çalışmaya eşdeğer süre olarak kabul edilip, hizmet cetvellerinde eşdeğer süre olarak gösterilen, aylığa hak kazanmada ve aylık hesabında değerlendirilen sürelerdir.
    "Çalışılmış süre olarak kabul edilen sürelerin" hangi ölçütler çerçevesinde borçlanılabileceği ülkeden ülkeye farklılık göstermekle birlikte yurt dışında geçen ve ilgili ülke mevzuatında "sigortalılık süresi" kabul edilen ancak fiili çalışmaya dayanmayan sürelerin borçlanılabilmesi için, bu sürenin "bağımlı veya bağımsız gerçek bir çalışmaya (sigortalılığa) bağlı nedenlerle sigortalılık süresi kabul edilmesi" veya "isteğe bağlı sigortalılık kapsamında primlerinin ödenmiş olması" gerekir. Çalışmaya bağlı iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve benzeri haller bu niteliktedir.
    Borçlanma başvurusunda bulunan kişinin, yurt dışında bulunduğu ülkenin ... ... mevzuatına göre eylemli bir çalışması bulunmasa dahi isteğe bağlı sigortalılık hükümlerinden yararlanarak primini ödediği sürelerin sigortılılık süresi kapsamında borçlanılması mümkündür. Çünkü isteğe bağlı sigortalılık statüsünde gerçek bir çalışma bulunmasa dahi isteğe bağlı primi ödenmiş süreler ... ... kanunları kapsamında hizmet süresi (çalışmaya eşdeğer süre) olarak kabul edilmektedir.
    Yurt dışında eylemli bir çalışma bulunmadığı halde ilgili ülke mevzuatına göre belirli bir yaşın ikmali (... AOW sigortalılığı) veya çalışmaya bağlı olmayan nedenlerle (analık, çocuk bakımı, okul eğitimi, meslek öncesi eğitim kursu) sigorta kapsamında geçen ve uzun vadeli sigorta kolları kapsamında primi ödenmeyen sürelerin, 3201 sayılı Kanun"un 1.maddesinde belirtilen sigortalılık süresi olarak kabulü mümkün değildir. Bu sürelerin koşulları bulunduğu takdirde işsizlik süresi veya ev kadını olarak geçen süre kapsamında borçlanılması mümkündür.
    Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 25.10.2007 gün ve 2006/18237 E. 2007/17633 K., 02.12.2008 gün ve 2007/16873 E. 2008/15661 K, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 18.07.2013 gün ve 2013/12178-14953 E.K.,06.06.2013 gün ve 2013/7793-12059 E.K. sayılı kararları da bu yöndedir.
    Somut olayda, 05.07.1970 doğumlu davacının 11.03.2008 tarihinde Türk vatandaşlığından izinle çıktığı, Türkiye"de sigortalı çalışmasının bulunmadığı, yurt dışında eylemli çalışmaya dayalı sigortalılığının 22.08.1988 tarihinde başladığı, öncesinde 05.07.1987-21.08.1988 tarihleri arasında meslek eğitimi ve geçiş süresi nedeniyle sigorta kapsamına alındığı ve bu dönemde uzun vadeli sigorta kolları kapsamında prim ödemesinin de bulunmadığı, bu sürenin sigortalılık süresi (çalışılmış veya çalışılmış süre olarak kabul edilen süreler) kapsamında değerlendirilmesinin ve 3201 sayılı Kanun"un 1.maddesine göre borçlanılmasının mümkün bulunmadığı anlaşılmakla mahkemece 22.08.1988 tarihinden önceki dönem yönünden istemin reddine karar verilmesi gerekirken bu dönemi de kapsar biçimde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Öte yandan davacı, 03.01.2013 tarihli borçlanma başvurusu doğrultusunda borçlanma hakkının tespitini talep etmiş olup "Yurtdışı Hizmet Borçlanma Talep Dilekçesi" nin içeriğinden borçlanmaya konu sürenin 22.08.1988-27.06.2008 tarihleri arasındaki süre olduğu anlaşılmaktadır. Davacıya borçlanmak istediği süre açıkça sorulmadığı gibi 03.01.2013 tarihli borçlanmanma talebine göre taleple bağlılık ilkesine aykırı biçimde 05.07.1988-02.07.2000 tarihleri arasındaki süreyi borçlanma hakkı bulunduğunun tespitine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Kabule göre, 03.01.2013 tarihli borçlanma başvurusu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde tam kabulüne karar verildiği düşüncesiyle Kurum yararına avukatlık ücretine hükmedilmemesi ve yargılama giderinin tamamından Kurumun sorumlu tutulması da doğru değildir.
    Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümden silinerek yerine,
    "1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacının 22.08.1988-02.07.2000 tarihleri arasındaki süreyi 5510 sayılı Kanun"un 4/1-(b) bendi kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun ve 22.08.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine, fazla istemin reddine,
    2-Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına, davacının peşin yatırdığı başvuru ile karar ve ilam harcının kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacıya iadesine,
    3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kısmen kabulü nedeniyle 1.320,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
    4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kısmen reddi nedeniyle 1.320,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma ödenmesine,
    5-Davacı tarafından yapılan toplam 232,35 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre takdiren 200,00 TL "lik bölümünün davalı Kurumdan alınarak davacıya ödenmesine,
    6-Artan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde yatıran tarafa iadesine, " rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi