16. Hukuk Dairesi 2016/11290 E. , 2020/1692 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; " yetersiz inceleme sonucu hüküm verilmesinin isabetsiz olduğu belirtilerek; tespitte uygulanan tapu kayıtlarının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmesi, bundan sonra mahallinde yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve uzman bilirkişiler huzurunda keşif yapılması, keşifte mahalli bilirkişilere tapu kaydı hudutlarının tek tek sorulması, hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanının sağlanması, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutların harita üzerinde işaretlenmesi, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kullanım durumu, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hangi sebeple ne zamandır sürdürüldüğü, taraflar arasında trampa olup olmadığının, maddi olaylara dayalı olarak sorulması, trampa olduğu sonucuna varılırsa davacı tarafa verilen taşınmaz ya da taşınmazların kadastro tutanak suretleri ile tapu kayıtlarının getirtilmesi, trampanın tapulu taşınmazlar arasında olacağı hususu gözetilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 13/B-b maddesinde belirtilen şartların taşınmazın zilyedi lehine uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması, şayet taşınmazın uygulanan tapu kaydı kapsmında kalmadığı sonucuna varılırsa uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözülmesi gerektiğinin düşünülmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne çekişmeli 206 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile toplam 1200 pay kabul edilerek 240 payın davacı ... adına 480"er payın davalı ... ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine ve mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dosya kapsamından nizalı taşınmazın tapu kayıt kapsamında kaldığı ve tapu kayıt malikleri arasında yapılan paylaşımda davacının miras bırakanı ...’a kaldığı anlaşılmış olmakla beraber murisin sağlığında veya ölümünden sonra geçerli bir hukuki sebeple taşınmazın davacıya intikal ettiği kanıtlanamadığına göre murisin terekesinin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu ve elbirliği mülkiyetinde mirasçılar arasında zilyetlik hükümleri işlemeyeceğinden taşınmazda zilyet olan mirasçının zilyetliğinin tereke adına sürdürüldüğünün kabulü zorunludur.
Yine 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 30/2. maddesi uyarınca kadastro hakimi, davanın tarafları yönünden iddia ve savunma çerçevesinde hüküm kurarken taraflar ile bağlı kalmaksızın gerçek hak sahibinin tespit edilmesi için re"sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak, hak sahibi olduklarını saptadığı takdirde dava dışı 3. şahıslar hakkında da tescil kararı vermekle yükümlüdür. Hal böyle olunca dava açan mirasçı dışında murisin başka mirasçılarının bulunduğu anlaşıldığından Mahkemece Kadastro Kanunu’nun 30. maddesi dikkate alınarak çekişmeli taşınmazın muris ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi gerekirken, davacı tarafın talebini miras payına yönelik olarak kabul edip sadece davacının payı oranında tespitin iptaline, bakiye payların Mehmet Şükrü terekesine karşı 3 kişi olan davalı tespit malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
10.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.