Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/18738
Karar No: 2022/1635
Karar Tarihi: 07.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/18738 Esas 2022/1635 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/18738 E.  ,  2022/1635 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 01/02/2022 Salı günü taraflar adlarına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece hükmüne uyulan Dairemizin 26/01/2016 tarih, 2016/568 Esas ve 2016/963 Karar sayılı ilamında özetle; kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda rapor alınarak maluliyet oranının belirlenmesi; davacının, yolcu olarak bindiği araçta, emniyet kemeri takmadan seyahat ettiği dosya kapsamından anlaşıldığından 6098 sayılı TBK'nın 52. maddesi uyarınca tazminattan indirim yapılması gerekip gerekmediği karar yerinde tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; asıl davada tedavi ve kazanç kaybı talebinin reddine; davaya konu maddi tazminat konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL'nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan müteselsilen tahsiline, fazla isteğin reddine; birleşen davanın kısmen kabulü ile 104.551,03 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına; özellikle, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranını, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ve ekindeki cetvellere uygun biçimde, güncel muayene sonuçlarına göre tespit eden konusunda uzman doktor heyetinin düzenlediği 24/07/2019 tarihli raporun hükme esas alınmasının yerinde görülmesine; davacının tedavisinin devam ettiği de dikkate alındığında, birleşen dava
    bakımından zamanaşımının söz konusu olmamasına; birleşen davada müterafik kusur nedeniyle kısmi red kararı verildiği ve bu indirim hakkaniyet indirimi olduğundan, reddolunan bölüm için davalı taraf yararına vekalet ücretine karar verilmeyişinin Dairemizin yerleşik uygulamalarına uygun bulunmasına göre, davalılar ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. ve ... vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dairemizin önceki bozma ilamına konu edilen mahkeme ilk hükmünde, davacı yararına 285.346,11 TL maddi ve 15.000,00 TL. manevi tazminata karar verilmiş; bu hükmün, davalı ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmesi üzerine, adı geçen davalı yararına karar bozulmuştur. Ancak; temyiz sürecinin devam ettiği dönemde, mahkeme ilk hükmünün icraya konulması üzerine, davalı sigortacı ve araç işleteni ... Ltd. Şti. tarafından, icra takibine konu edilen asıl alacak ve fer'ilerinin icra dosyasına ödendiği, davacı vekilinin 24/11/2020 tarihli beyanından anlaşılmaktadır. İlk hükümde belirlenen maddi ve manevi tazminatların icra yoluyla ödendiği, davacı yanın da kabulünde olduğuna göre, ödeme nedeniyle konusuz kalma halinin hem maddi hem de manevi tazminat için geçerli olduğu dikkate alınmadan, manevi tazminat için yeniden hüküm tesisi yoluna gidilmesi doğru olmamıştır.
    Diğer yandan; icra takibine konu edilen tazminatlar ve fer'ilerinin kontrolü için, ilgili icra dosyası getirtilip, takibe konu alacaklar arasında mahkeme ilk hükmündeki alacak fer'ilerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi ve ilk hükme ilişkin fer'ilerin ödendiğinin saptanması halinde, asıl davaya ilişkin fer'ilerin ödemeler dikkate alınarak hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, anılan inceleme yapılmadan, asıl davadaki tazminat miktarları üzerinden fer'ilerin (hiç ödeme yokmuş gibi) yeniden hüküm altına alınması da doğru değildir.
    3-Dairemizin 26/01/2016 tarihli bozma ilamından önce yürütülen yargılamada alınıp hükme esas kabul edilen 03/02/2014 tarihli aktüerya raporunda, 2014 yılı verilerine göre davacı için 285.346,11 TL tazminat hesaplanmış; davacı taraf, rapordaki bedel üzerinden davasını ıslah etmiş; mahkemece, ıslah doğrultusunda maddi tazminata hükmedilmiştir. Davalı .... Şti'nin kararı temyizi üzerine, Dairemizin bozma ilamında, maluliyet raporunun uygun bulunmadığı ve müterafik kusurun tartışılması gerektiği vurgulanarak, karar adı geçen davalı yararına bozulmuştur.
    Bozma kapsamında yürütülen yargılamada; davacının, 25/02/2021 tarihli rapor ile (2021 verileriyle hesaplama yapan) belirlenen bakiye 123.001,00 TL. tazminatı talep etme hakkı bulunduğu kabul edilip, bu miktardan % 15 müterafik kusur indirimiyle belirlenen tutar (birleşen davada) hüküm altına alınmıştır.
    Mahkeme ilk hükmünün sadece davalı lehine bozulduğu ve bozma ilamının kapsamı; davacı tarafın, ilk hükmü temyiz etmediği ve ilk hükme esas alınan 03/02/2014 tarihli hesap raporuna itirazının bulunmadığı; 03/02/2014 tarihli raporda belirlenen tazminat miktarları için davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmalıdır. İlk hükmü temyiz etmeyen davacı lehine olacak biçimde, asgari ücrette gerçekleşen artışın kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle uygulanmasıyla yeniden yapılan hesap ile, tazminatın ilk hükümdeki miktarı dahi aşacak biçimde belirlenmesi, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakları ihlal edecektir (HGK'nun 18/02/2020 tarih, 2016/21-817 Esas ve 2020/167 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir).
    4-Davacının Karayolları'nda görev yaptığı davacı tarafça ileri sürülerek dava açılmış olup, servis aracı olarak kullanılan aracın iş dönüşünde davaya konu kazayı yaptığı ve davacının maluliyete uğradığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacının zararına neden olayın iş kazası olarak çalıştığı kurumca kabul edilmiş olması ihtimali bulunduğu açıktır. Kamu görevlisi olarak ...'nde çalışan davacıya kurumunca bir ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılarak, yapılmış ödeme varsa bunun da hesap edilecek tazminattan düşülmesi gerektiğinden, bu yönde araştırma yapılmadan karar verilmesi doğru değildir.
    Açıklanan nedenlerle; bozma öncesindeki ilk hükme esas alınan 03/02/2014 tarihli rapordaki tazminat miktarı yönünden davalılar lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasını temin etmek üzere, temyiz eden davalıların sorumlu olduğu tazminat miktarının, anılan rapor tarihindeki verilere ve o raporda benimsenen ilkelere (esas alınan gelir- pasif devre için asgari ücretten hesap yapılması vs.) göre hesaplanması; davacının çalıştığı kurumca olay iş kazası olarak kabul edilip davacıya ödeme yapılmış olduğunun tespiti halinde, bu ödemenin de düşülmesiyle tazminatın belirlenmesi için, konusunda uzman başka bir aktüerya bilirkişisinden rapor alınıp karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve davalı tarafın usuli kazanılmış haklarını ihlal edecek biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    5-Davacının emniyet kemeri takmadan yolculuk ettiği dikkate alınarak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği vurgulanmak suretiyle mahkeme ilk hükmü davalı .... Şti. yararına bozulmuş; bozmadan sonra açılan (birleşen) davaya ilişkin olarak belirlenen tazminat miktarı üzerinden % 15 indirimle belirlenen tutar hüküm altına alınmıştır. Asıl davaya konu maddi tazminat tutarı için de müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğinin gözetilmeyişi hatalıdır.
    Ayrıca; Dairemizin yerleşik uygulamaları gereği müterafik kusur indirim oranının % 20 olduğu gözetilmeden, % 15 oranında indirim yapılması da doğru görülmemiştir. Asıl davaya ilişkin ilk hükmü temyiz etmeyen davalı ... lehine müterafik kusur indirimi yapılamayacağından bu hususun gözetilmesiyle; birleşen dava yönündense, her iki davalı için % 20 müterafik kusur indirimi yapılmasıyla hüküm tesisi için kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. ve ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2), (3), (4) ve (5) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalılar ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Otom. İnş. San. Ltd. Şti. ve ...'ya geri verilmesine 07/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi