3. Hukuk Dairesi 2012/22922 E. , 2013/6656 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE ... MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen hüküm davalı ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş, davalı ... vekili temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını talep etmiştir. Yapılan ön inceleme sonucunda uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olup, temyiz istemini inceleme görevinin Dairemize ait olduğu belirlenmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde aleyhine temyiz olunan davacı vekili Av. ... ile temyiz eden davalı asil ... ve vekilleri Av. ... ve Av. ...... ile davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldi. Gelen davalı asil ile taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin karara bağlanması için belirlenen güne dosyanın bırakılması uygun görüldü.
Belirli gün ve saatte dosyadaki bütün kâğıtlar okunarak, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; davalı ...’ın, davalılar ... ve ...’dan ....06.1991 tarihli noterde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesiyle tapunun 29.07.1947 tarih ve 33 sıra numarasında kayıtlı taşınmazdan aldığı 200.000 m² lik taşınmazın ....000 m² sini 27.02.1991 tarihli noterde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile 30.000 TL bedel karşılığında müvekkiline sattığını, fakat taşınmazın satışının vaad edildiği tarihte Kadastro mahkemesinde davalı olan yer niteliğinde olması nedeniyle devir işleminin gerçekleştirilemediğini, Kadastro mahkemesinin kararının kesinleşmesinden sonra ise satışı vaat edilen yerin .....................tarafından kamulaştırıldığını ileri sürerek; oluşan müsbet zarara ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik ....000 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir, 06.01.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile de davalı ... yönünden talebini ....605.000 TL"ye artırmıştır.
Davalı vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; tefhim edilen kısa kararda “Davacının davasının kabulüne, ....000,00 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yine ....595,00 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına,” denildiği halde, sonradan yazılan gerekçeli kararda “Davacının davasının kabulüne, ....000,00 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yine ....595.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına ,” şeklinde hüküm kurulmak suretiyle, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki yaratılmıştır.
Şu durumda, ....1992 gün ve 1991/... Esas ve 1992/... Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi, mahkemece kısa karar ile bağlı kalınmaksızın, ancak kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişki giderilecek şekilde vicdani kanaate göre yeniden bir karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı ...’ın sair, davalılar ... ve ...’un ise temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine mahal olmadığına, ... duruşmasında vekille temsil edilen davalı ... için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekâlet ücretinin davacı taraftan alınıp davalıya verilmesine ve peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edene iadesine, ....04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.