Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında, 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesi, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53, 58/6-7. maddeleri uyarınca mahkumiyet ve cezanın mükerrirlere özgü infazı rejimine göre infazı
2-Sanık ... hakkında, 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesi, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53/1-3, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet ve cezanın ertelenmesi

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde jandarmaya yapılan ihbar üzerine, dava konusu yere intikal eden güvenlik güçlerinin sanıkları kazı yaparlarken gördükleri, jandarmayı gören sanık ... ve temyize gelmeyen sanık ..."nin olay yerinden kaçtıkları, sanık ..."ün ise kaçmaya çalışırken yakalandığı, kazı yapılan alanda derinlikleri 30-50 cm arasında değişen 13 adet çukur açıldığının ve 2 adet kürek ele geçirildiğinin tespit edildiği, mahkemece icra edilen keşif ve müze müdürlüğünün cevabi yazıları ile suça konu yerin 2863 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığının ve sit alanı olduğuna dair tespit ve tescil kaydının mevcut olmadığının belirlendiği, sanıklar ... ve ..."nin aynı gün bilahare teslim oldukları, tutanak düzenleyicisi jandarma görevlilerinin istinabe yoluyla alınan yeminli beyanlarında her üç sanığı da olay yerinde birlikte kazı yaptıkları sırada gördüklerini, dur ihtarında bulunmaları üzerine kaçmaya başladıklarını, sanık ..."ün olay yerinde yakalandığını ifade ettikleri, sanık ..."ün soruşturma evresinde alınan savunmasında, diğer sanıklarla birlikte kazı yaptıklarını, jandarmanın olay yerine gelmesi üzerine yakalandığını, sanıklar ... ve ..."nin ise olay yerinden kaçtıklarını beyan ettiği, yargılama aşamasında ise zeytin ağacı dikmek için çukur kazdığını ifade ettiği anlaşılmış olup, sanıklar ..."ın aşamalarda alınan, atılı suçu işlemediğine dair çelişkili savunmaları ile sanık ..."ün yargılama aşamasında alınan inkara yönelik anlatımlarının itibar edilebilir nitelikte olmadığı, tüm dosya kapsamı itibarıyla, sanıkların fikir ve eylem biriliği içerisinde bir araya gelerek izinsiz kazı yaptıklarının sübuta erdiği anlaşılmakla,
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların, üzerlerine atılı suçu işlemediklerine dair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık ... hakkında tesis edilen hükümde, 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c maddesinde belirtilen güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca cezası ertelenen hükümlü hakkında sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanamayacağı gözetilmeksizin, sanığın, bu haklardan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... hakkında tesis olunan (2) numaralı hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, anılan hüküm fıkrasının (d) bendinin “sanığın 5237 sayılı TCK"nın 53/1 maddesinde belirtilen haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, ancak sanığın cezası ertelendiğinden, 5237 sayılı TCK"nın 53/3 maddesi uyarınca, aynı Kanunun 53/1-c maddesinde belirtilen kişisel hak yoksunluğunun, sadece kendi alt soyları üzerindeki yetkileri bakımından uygulanmasına yer olmadığına” şeklinde düzeltilmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün sanık ... hakkında isteme uygun olarak DOĞRUDAN, sanık ... hakkında ise DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.