7. Ceza Dairesi 2015/13019 E. , 2017/8454 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Yasaya Muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığa, dava konusu eşyanın "ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı" olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanununun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, sanık hakkında daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesin mahkumiyet niteliğinde bulunmaması nedeniyle "sanığın sabıka kaydına göre, suç işlemeyi alışkanlık haline getirdiği ve sanığın tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluşmadığından"" şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, kamu zararını gidermeyeceğini beyan eden sanık hakkında 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
1-5237 sayılı TCK.nun 51. maddesi uyarınca hapis cezasının ertelenebilmesi koşulları olarak; "daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekir." hükmü düzenlenmiştir.
Gerekçelerin cezaların şahsiliği ilkesine uygun bulunması, keyfilikten uzak olması, sanığın geçmişteki hali ile yargılama sırasında izlenen kişiliği ile ilgili bilgi ve belgelerin yerinde takdir edildiğini göstermesi gerekir.
Bu itibarla; Sanık hakkında daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesin mahkumiyet niteliğinde bulunmaması nedeniyle sabıkasında engel hali bulunmayan, duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz davranışları saptanmayan, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki olumlu davranışları dikkate alınarak hakkında TCK.nun 62. maddesi gereğince takdiri indirim uygulanan sanığın bir daha suç işleyeceğine dair olumsuz kanaatin nasıl oluştuğu Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde açıklanmadan dosya kapsamına uygun olmayan "sanığın sabıka kaydına göre, suç işlemeyi alışkanlık haline getirdiği ve sanığın tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluşmadığından"" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde TCK.nun 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Uzun süreli hapis cezası ertelenmeyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Davaya konu içkilerden numune olarak alınan 9 şişe dışında kalanlar hakkında 02.11.2012 günü tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, numune olarak alınanların müsaderesine, kalanlar tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5237 sayılı TCK.nun 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Dosya kapsamına göre; nakil aracının müsaderesinin suça konu eşyanın miktar ve değerine göre hakkaniyete uygun olmadığı dikkate alınarak, nakil vasıtasının iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.