16. Hukuk Dairesi 2014/21677 E. , 2015/12045 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., .../... Mahalle çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında yol boşluğu olarak tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün adına tescili istemiyle imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; davacı ... tarafından 02.05.2014 tarihinde, paftasında yol boşluğu olarak bırakılan taşınmaz bölümüne yönelik olarak kadastro tespit gününden evvelki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak açılmıştır. Buna göre taşınmazın bulunduğu paftanın kesinleştiği tarihe kadar davacı yararına 3402 sayılı Kanun"un 14. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi gerekir. Mahkemece, davacı ..."ın murisi olan babası ... tarafından daha önce aynı yere ilişkin olarak 25.09.2001 tarihinde açılan ve ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/54 Esas, 2002/62 Karar sayılı ilamı ile kabule ilişkin verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.09.2002 tarih 2002/6294 Esas, 6623 Karar sayılı ilamıyla "taşınmaz bölümünün tespit dışı bırakılma tarihi ile, dava tarihi arasında 20 yıla ulaşan süre bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, bozma kararından sonra davacı ... davayı takip etmemiş ve mahkemece henüz bozma ilamına uyulup uyulmamasına dair bir karar verilmeden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olduğundan Hazine yönünden usuli kazanılmış hak ve "davanın açılmamış sayılmasına" dair kararla sonuçlanan ilk davanın, taraflar arasında niza oluşturduğundan söz edilemez.
Hal böyle olunca, aynı taşınmaz bölümüne ilişkin olarak Hazine tarafından 27.10.2011 tarihinde ... mirasçıları aleyhine açılan ve temyiz incelemesi aynı gün yapılan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/126 Esas, 2014/35 Karar sayılı dava dosyası ile eldeki dosyanın birleştirilerek birlikte görülmesi gerektiği düşünülmek suretiyle davanın esasına girilmeli, tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise İl Kadastro Müdürlüğünden
getirtilerek dosya arasına konulmalı; ardından taşınmazın bulunduğu yerleri iyi bilen, elverdiğince yaşlı ve tarafsız kişiler arasından seçilecek yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıklarının katılımı ve fen bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve ziraat mühendisi bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi huzuruyla mahallinde yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında taşınmazın öncesinin ne olduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde, gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, özellikle davacı ..."nin murisi ... tarafından açılan davada dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar çekişmeli taşınmazın ... tarafından 30-35 yıl önce satın alınıp öncesinde tarla olarak daha sonra arsa olarak kullanıldığını beyan etmiş olmalarına ve Hazine tarafından aynı yere ilişkin açılan davada dinlenen mahalli bilirkişilerin ise ... 30 yıl önce ilçeden göç ettiğini ve ilçe ile hiçbir bağının kalmadığını beyan etmeleri karşısında, mahalli bilirkişi ve tanık sözleri arasındaki çelişkiler giderilmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmalı, ziraat bilirkişisinden çekişmeli taşınmaz bölümünün önceki ve halihazırdaki niteliğini, kullanım durumunu belirten ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı ve taşınmazın fotoğrafları çektirilip, sınırları da kabaca işaretlenerek, hakim tarafından onaylanmak suretiyle dosyaya konulmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek; çekişmeli taşınmaz bölümünün bulunduğu yere ilişkin imar planının onay tarihi de göz önünde bulundurularak davacı yararına Kadastro Kanunu"nun 14. maddedeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılıp değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.