Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1647
Karar No: 2013/7379
Karar Tarihi: 07.05.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/1647 Esas 2013/7379 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/1647 E.  ,  2013/7379 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vek.Av.... geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı vek.Av. ... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin, bir inşaat şirketinin kurucusu ve ortağı olduğunu; davalının sahibi bulunduğu (... mah. 14 Pafta, 148 Ada, 20 Parselde kain) 100 m²"lik kargir binanın (1.200,000 TL bedelle) satışına ilişkin sözlü anlaşma yaptığını; bu nedenle, davalının ...BANK hesabına (50.000 TL – 50.000 TL ve 60.000 TL olmak üzere) toplam 160.000 TL para gönderdiğini; ancak, tapu işlemlerine başlanılmış olmasına rağmen, davalının devir işlemine yanaşmadığını ve 3.kişiye taşınmazı sattığını; böylece, gönderilen paralar nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek; icra takibine vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin, 3.kişi ... ile 06.09.2010 tarihli sözleşme yaptığını; sözleşme gereği kaparo olarak ve cezai şart (cayma bedeli) olarak kararlaştırılan parayı davacının gönderdiğini; davacı ile sözlü ve yazılı bir anlaşmanın yapılmadığını savunup; davanın reddi ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; “...Davacı vekili, müvekkilinin taşınmaz satış bedeli olarak davacıya ödemede bulunduğunu yazılı delille kanıtlayamaması üzerine, 15.11.2011 tarihli oturumda davalı tarafa yemin teklif edeceğini bildirmiş ve 28.11.2011 tarihli yemin metnini mahkemeye sunmuştur. Davalı asıl 09.02.2012 tarihli oturuma gelerek yemini eda ettiğinden, sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir. Talebin haksız ve kötüniyetli olması nedeni ile %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaati oluşmuştur” gerekçesiyle, davanın reddine ve davalı lehine de %40 kötü niyet tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalıya ait tapuda kayıtlı kargir binayı sözlü anlaşma ile satın aldığını, bu nedenle toplam 160.000 TL para gönderdiğini iddia etmiş; davalı ise, davanın dava dilekçesinde sözünü ettiği taşınmazın satışı konusunda, dava dışı ... ile 06.09.2010 tarihli yazılı anlaşma yaptığını, anlaşma gereğince toplam 160.000 TL aldığını, sözleşme gereğince ödene 160.000 TL"nin ..."nın alım tahahhüdünü yerine getirmemesi nedeniyle kapora ve cayma bedeli olarak kendisinde kaldığını savunmuştur.
    Davalının, yukarıda belirttiği 3.kişi ..."ya keşide ettiği ihtarnamede ise; “Sayın muhatap ...tapuda 100 m² kargir ev olarak adlandırılan gayrimenkulü, ortak olduğunu beyan ettiğiniz ve eden ... ile birlikte satın alacaktınız... gayrimenkulü alıcı olarak, ortağınız olduğunu beyan ettiğiniz ve beyan eden ..."e satmak için ... Tapu Sicil Müdürlüğüne başvuruda bulunmuştur.” ifadelerine yer vermiştir.
    TMK.nun 6.maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür.”
    Davalı taraf, davacının sözleşmeye dayalı para gönderdiğini kabul etmekle birlikte, gayrimenkulün satımına dair sözleşmenin davacı ile değil dava dışı ...yla yapıldığını savunmaktadır.
    Bu durumda, davalı; davacı tarafından kendisine ödenen meblağın, başka bir hukuki ilişki sebebiyle ödendiğini kanıtlamakla yükümlüdür.
    Her ne kadar, davacı vekili tarafından yemin metni hazırlanıp, mahkemeye sunulmuş ve bu doğrultuda davalı tarafça yemin eda edilmiş ise de; ispat külfeti yer değiştirdiğinden, taraflar arasında taşınmaz satımına ilişkin sözleşmenin yapılmadığını, 3.kişi ile yapıldığını iddia eden ve bu iddiasını kanıtlamakla yükümlü tarafın davalı taraf olduğu anlaşıldığından; kendisine ispat yükü düşmeyen tarafın yemin teklifi de yok hükmünde olup, hukuki sonuç doğurmaz.
    Başka bir anlatımla; ispat külfeti kendisinde olmayan tarafın karşı tarafa yönelttiği yemin hukuki sonuç doğurmaz.
    Mahkemece, ispat külfeti kendisine düşen davalıya, iddiasını doğrulayan delillerini sunması için mehil verilmeli, savunmasını ispat etme imkanı tanınmalı, yukarıda açıklanan ihtarname içeriği de gözetilmeli ve oluşacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulmalıdır. Yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bundan ayrı, İİK.nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının reddi halinde, talep edilen borçlu lehine tazminata hüküm verilebilmesi için, icra takibinin haksızlığı yanında alacaklının ayrıca kötü niyetli olduğunun da sübuta ermiş olması zorunludur.
    Alacaklının alacağını kanıtlayamamış olması kötü niyetin varlığı için yeterli kabul edilemez.
    O halde, davacının icra takibinde haksızlığının yanında, kötüniyetli olduğu da iddia ve ispat edilmeden; yazılı şekilde %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmiş olması da doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi