3. Hukuk Dairesi 2020/11558 E. , 2021/10460 K.
"İçtihat Metni" ELAZIĞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen asıl dosyada reçete bedeli ve cezai şart tahsili, sözleşmenin süreli feshi işlemlerinin iptali davasında esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davanın kabulüne, birleşen dosyada alacak davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı-birleşen dosya davacısı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... Eczanesi’nin sahibi olduğunu, Kurum ile yapmış olduğu sözleşmesinin 2 yıl süreyle feshedildiğini ve hakkında Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamındaki kişilerin Türk Eczacıları Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine ilişkin 2009 protokolünün 6.3.19. maddesi gereği 479.974.20 TL ve 6.3.3 maddesi gereği 12.856,25 TL cezai şartın tahsiline karar verilerek, ilgili reçetelerin bedellerinin geri istendiğini ancak kuruma sahte reçete fatura etme kastı bulunmadığını, kamu kurumunu dolandırmak ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğine dair yeterli şüphe oluşturacak kanıt bulunmadığından hakkında yapılan soruşturmada takipsizlik kararı verildiğini belirterek; davalı kurum ile arasında imzalanan sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine, 10.03.2011 tarihli Kurum işleminin iptalini istemiş, birleşen davanın da reddine karar verilmesini dilemiştir.
Davalı; asıl davanın reddine karar verilmesini dilemiş, birleşen davada davalının Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamındaki kişilerin Türk Eczacıları Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine ilişkin 2009 protokolünün 6.3.19 ve 6.3.3. maddelerine aykırı şekilde Kurumlarına sahte reçete fatura etmesi ve reçete arkasındaki yazı ve imzaların reçete sahibine veya yakınına ait olmaması nedeniyle reçete bedellerinin ve ilgili maddelere göre uygulanan cezai şart toplamı 543.405,12 TL’nin 17.03.2011 tarihinde itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davacının ya da çalışanlarının dava dışı sahte reçete düzenleyen kişilerle el ve iş birliği içinde hareket ettiğine dair dosya arasında somut herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı ve 2016 yılı ilaç temin protokolünün değerlendirilmesi neticesinde uygulamaya koyulan tüm işlemlerin yerinde olmadığı anlaşıldığından asıl davada; sözleşmenin feshine ilişkin davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer talepler yönünden davanın kabulüne, davalı Elazığ Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’nün 10/03/2011 tarih ve b.13.2.SGK. 4.23.20.01/4.290.720 sayılı yazılarıyla düzenlenen idari yaptırım kararının ve Nisan 2016 protokolüne göre uygulanan idari yaptırım kararının iptaline, sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine, söz konusu işlem kapsamında davacının borçlu olmadığının tespitine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı birleşen dosya davacısı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; davalı birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davalı birleşen dosya davacısını vekilince temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalı birleşen dosya davacısının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Dosya kapsamından dava konusu reçetelerin hastaların bilgisi dışında düzenlenerek davacı eczaneden temin edilmesi suretiyle Kurumun zarara uğradığı ve söz konusu reçetedeki ilaçların teslim edildiği kişinin taraflar arasındaki SGK kapsamındaki kişilerin Türk Eczacıları Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine İlişkin Protokol’e göre eczacı veya çalışanları tarafından kimlik kontrolünün yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda eczacı tarafından, taraflar arasındaki protokol hükümlerinin ihlal edildiği sabittir. Ayrıca Kurum sorumluluğunda olmayan reçetelerle ilgili davacının, davalı kurumdan reçete bedelini tahsil etmesi mümkün değildir. Aksi halde reçete bedellerinden sorumlu olmayan kuruma külfet yüklenmiş olacaktır. Davacı reçete bedelini ancak sahtecilik yapan kişilerden isteyebilir. Üçüncü kişilerin suç teşkil eden eylem ve fiillerinden davalı kurum sorumlu tutulamaz. Bu nedenlerle Kurumun protokolün 4.3.6. maddesinde yer alan hüküm uyarınca yersiz ödemelerini geri isteme hakkı olduğu kabul edilerek, asıl davada davacının sahte reçete bedeline ilişkin işlemin iptali talebinin reddi, birleşen davada da sahte reçete bedellerinin davalıdan tahsili talebinin kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı birleşen dosya davacısının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının asıl ve birleşen davalarda davalı birleşen dosya davacısı yararına BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.