9. Hukuk Dairesi 2021/2422 E. , 2021/9440 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 28. Hukuk Dairesi
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27/04/2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenin Irak’ta bulunan işyerinde 26.08.2004-10.09.2013 tarihleri arasında iş makinesi operatörü olarak çalıştığını, davacının net 1.750 ABD Doları maaşla çalıştığını, 3 öğün yemek ve kalacak yerin davalı işverenlikçe temin edildiğini, davacının 07.00-21.00 saatleri arası hafta tatili günleri de dahil olmak üzere çalıştığını, dini bayramların ilk günü dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, fazla çalışma ve tatil ücretlerinin ödenmediğini, davacıya kısmi ödeme yapıldığını belirterek; kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, bakiye ücret alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, zamanaşımı def"i ileri sürdüğünü, davacının davalı şirkette 26.08.2004-01.04.2005 tarihleri arasında şoför olarak çalıştığını, 23.02.2006 tarihinde Türkiye"ye geldiğini, şantiyeye dönmediği için 01.03.2006 tarihinde iş akdinin feshedildiğini, davacının son olarak 15.08.2006-31.08.2012 tarihleri arasında beton santral operatörü olarak çalıştığını, davacıya kıdem ve tazminatlarının eksiksiz ödendiğini, davacının maaş iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının yurt dışı hizmet sözleşmesinde aylık ücretin brüt 600,00 ABD Doları olduğunu, çalışma saatlerinin haftanın 6 günü 08.00-17.00 saatleri arasında olduğunu, Irak"ta hafta sonu tatilinin Cuma günleri yapıldığını, dini bayramlarda ve Nevruz bayramında da şantiyelerde çalışma yapılmadığını, Irakta"ki şantiyelerde iklim koşulları gereği yaz aylarının günün belirli saatleri çalışma yapılamadığını, davacının genel tatil, hafta tatili alacaklarını eksiksiz aldığını, yasal izinlerini kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı ve davalı vekilinin istinaf başvuru talebinin kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesine göre İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın esası hakkında yeniden karar verilmiştir.
Temyiz:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davalı temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.
2-Taraflar arasında davacının davalı işyerindeki hizmet süresi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
İş hukukunda çalışma olgusunu ve hizmet süresini ispat yükü, bunu iddia eden işçiye düşer. Çalışma olgusu her türlü delille kanıtlanabilir. Çalışmanın ispatı konusunda, Sosyal Güvenlik Kurumu ve işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Özellikle iddia edilen çalışma döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki işverenlerin araştırılması ve kayden görünen işverenlerle işçi arasında iş görme ediminin yerine getirilip getirilmediği, kaydın ne şekilde oluştuğu araştırılmalıdır.
İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır. Tanıklar belirli bir dönem çalışmışlarsa ve başkaca delil yok ise beyanlarının belirtikleri dönemle sınırlandırılması gerekir.
Somut olayda, davacı işçi, davalı nezdinde 26.08.2004-10.09.2013 tarihleri arası kesintisiz çalıştığını ileri sürmüştür. Davalı ise davacının 26.08.2004-01.04.2005, 09.08.2005-01.03.2006 ve 15.08.2006-31.08.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde aralıklı çalıştığını beyan etmiştir. Mahkemece davacının davalı yanında 26.08.2004-10.09.2013 arası kesintisiz çalıştığı kabul edilmiş ise de davalı tarafından ibraz edilen 31.08.2012 tarihli ibraname, davacıya ait yurt dışı giriş-çıkış kayıtları ile yurt dışı iş sözleşmelerine göre davacının 26.08.2004-01.04.2005 tarihleri ile 09.08.2005-10.09.2013 tarihleri arası 2 dönem fasılalı olarak çalıştığının anlaşılmasına göre Mahkemece yanılgılı değerlenme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda da uyuşmazlık bulunmaktadır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda, davacı işçi aylık net 1.750 ABD Doları ücret aldığını iddia etmiş, davalı işveren ise işçinin bordrolara göre brüt 600 ABD Doları ücretle çalıştığını savunmuştur. Mahkemece davacının ücreti, emsal ücret araştırması ve tanık beyanlarına göre net 1.750 ABD Doları olarak kabul edilmiş ise de davacı tanığı ...T.’nin davacının net 1.320 ABD Doları ücret aldığını beyan ettiği anlaşılmış olup davacının ücretinin kabul edilenin aksine davacı tanığı ... T.’nin beyanlarına göre net 1.320 ABD Doları olarak ispatlandığı gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde verilen karar hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı yararına takdir edilen 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.