Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/19955
Karar No: 2019/2224
Karar Tarihi: 04.02.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/19955 Esas 2019/2224 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/19955 E.  ,  2019/2224 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin özel güvenlik görevlisi olarak ... vapur iskelesinde 15/02/2009 tarihinde işe başladığını, asıl işverenin hizmet alım sözleşmeleri ile müvekkilinin ve diğer işçilerin sigortalarını taşeron firmalarda gösterdiğini, iş akdinin işveren tarafından haksız ve geçersiz olarak feshedildiği 31/12/2014 tarihine kadar aralıksız çalıştığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretinin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalı ... Denizcilik İşletmeleri Nakliye ve Turizm A.Ş. vekili, ihale makamı olduklarından husumetin yanlış yöneltildiğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ...Ş. vekili, müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanan iş sözleşmesinin belirli süreli olduğunu ve sözleşme süresinin 31/12/2014 tarihinde sona erdiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı ve davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların tüm davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacının ödenmeyen kıdem tazminatının miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda, davacının hizmet döküm cetveli ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre 15.02.2009 - 20.02.2010 tarihleri arasında dava dışı ...Ltd. Şti. işçisi olarak, 20.02.2010 – 31.12.2010 ile 01.01.2011 - 31.12.2014 tarihleri arasında ise davalı ... . Hizm. AŞ. işçisi olarak davalı asıl işveren ... Denizcilik İşletmeleri Nakliye ve Turizm Aş. nezdinde çalıştığı, davalı ... tarafından cevap dilekçesi ekinde delil olarak 31.12.2010 tarihli kıdem ve ihbar tazminat bordrolarının sunulduğu ve bordrolar incelendiğinde ödenecek kıdem tazminatı miktarının 815,92 TL, ihbar tazminatı miktarının da 675,79 TL olarak belirtildiği ve firmada çalışılan süreler içerisinde tahakkuk eden aylık ücret, fazla mesai ücreti ve diğer ücretler ile yukarıda hesaplanmış olan kıdem tazminatı ile ihbar tazminatının tamamen ve nakden alındığı hususun yazılı olduğu ve davacı adı ve imzasının yer aldığı görülmüştür. Mahkemece, iş bu bordroların düzenlendiği tarihte 6098 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmediği, bu belgelerin 6098 sayılı Yasa"nın 420. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ve itibar edilmesi gerektiği; ancak davacının bu bordroların düzenlenmesinden sonra 01/01/2011 tarihinden itibaren çalışmaya devam ettiği gerekçesi ile, her iki belgenin de makbuz niteliğinde olduğu ve kıdem tazminatı açısından yapılan ödemenin avans niteliğinde olduğu, ihbar tazminatı ödemesine ise (ihbarın bölünmezliği ilkesi sebebi ile) avans olarak dahi değer verilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Ancak davacı vekili imzanın müvekkiline ait olmadığını ve müvekkile belirtildiği şekilde bir ödeme yapılmadığını beyan ettiğinden mahkemece yapılacak iş, söz konusu bordro asılları davalı şirketten getirtilerek, davacının daha önce resmi kurumlara vermiş olduğu imza örnekleri toplanıp, davacının imza incelemesine esas olacak şekilde imza örnekleri de mahkeme huzurunda alındıktan sonra alanında uzman bilirkişiye imza incelemesi yaptırılarak, bu belgelerin gerçekten davacı tarafından imzalanıp imzalanmadığı hususu duraksamasız belirlenmeli ve imzanın davacıya ait olmadığı anlaşılır ise kıdem tazminatından mahsup işlemi gerçekleştirilmemeli aksi halde şimdiki gibi karar verilmelidir.
    Anılan yön düşünülmeden yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozma sebebidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.02.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi