3. Hukuk Dairesi 2013/6589 E. , 2013/7736 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen geçici abonelik davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin ... ili, ... Sok., 3/15 no.lu bağımsız bölümün maliki olduğunu, ..."ye yapılan su aboneliği başvurusunun dava dışı müteahhidin ... işlemlerini tamamlamamış olması gerekçesi ile reddedildiğini iddia ederek, tedbiren su aboneliği yapılmasını dava sonunda da geçici abonelik işleminin tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının, Tarifeler yönetmeliği 6 (h) fıkrasına istinaden, iskana müracaat yazısı, statik raporu ve kanal vizesini temin ederek, davalı kuruma müracaat etmediğinden abonelik işleminin yapılmadığını, ayrıca İmar Kanunu"nun geçici 11.maddesindeki şartları taşımadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davalının şehir içme ve kullanma suyu temin etme, bununla ilgili tesisler ve şebeke kurma ve abonelik tesis etme konularında kanunla tekel olarak görev ve hizmet ifa ettiği, İmar Kanunu geçici 11. md"si ve 4077 sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde dosya içeriği ile su aboneliği tesisi yönünden fenni gereklerinin yerine getirildiği belirlendiği gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İmar Kanunu"nun 30/1.maddesine göre; ""Yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için, inşaat ruhsatını veren ilgili belediye ve valilikten izin alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından mahzur görülmediğinin tespiti gerekir.
Belediyeler, valilikler mal sahiplerinin müracaatlarını en geç otuz gün içinde neticelendirmek mecburiyetindedir. Aksi halde bu müddetin sonunda yapının tamamının veya biten kısmının kullanılmasına izin verilmiş sayılır.
Bu maddeye göre verilen izin yapı sahibini kanuna, ruhsat ve eklerine riayetsizlikten doğacak mesuliyetten kurtarmayacağı gibi her türlü vergi, resim ve harç ödeme mükellefiyetinden de kurtarmaz.""
Aynı Kanunun 31.maddesine göre ise; ""İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılar da izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan bağımsız bölümler bu hizmetlerden istifade ettirilir.""
Yukarıda anılan madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; yapı kullanma izni (... ruhsatı) verilmeyen veya alınmayan yapıların izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılamayacakları açıktır.
Hal böyle iken, yasa koyucu; ülkemizde, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış olup, buna rağmen yapı kullanma (...) izni alınmamış birçok yapının bulunması nedeniyle yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere, 3194 sayılı İmar Kanununa 5784 sayılı yasanın 25. maddesi ile eklenen Geçici 11. maddesi ile bir istisna getirmiştir. 26.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren bu madde; "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon ve doğalgaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak, geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde, aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan abonelikler de ait olduğu gruba dönüştürülür." hükmünü ihtiva etmektedir.
Yapılan bu açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde; davacıya ait bağımsız bölümün yer aldığı binanın kullanma izninin (... ruhsatının) bulunmadığı, yapı (inşaat) ruhsatının da 17.11.2009 tarihinde alındığı, dolayısıyla İmar Kanununun geçici 11.maddesinde ifade edilen istisnai halin, eldeki dava bakımından uygulanamayacağı anlaşılmaktadır.
Şu durumda, mahkemece; istemin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.