Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4782
Karar No: 2021/9481
Karar Tarihi: 24.05.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/4782 Esas 2021/9481 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2021/4782 E.  ,  2021/9481 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalı İdo ... Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret A.Ş vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; Davacının, 24.02.2005-26.08.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde makina teknisyeni olarak istihdam edildiğini, 2011 yılı Ocak ayından itibaren ücretlerinin düşürüldüğünü, fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini, Sosyal Güvenlik Kurumu primlerinin eksik yatırıldığını bu nedenle iş akdini feshettiğini, kıdem tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ücret farkı alacakları olduğunu ileri sürerek; davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi vekili, atölye hizmetleri için hizmet alımı ihalesi düzenlediğini, davacının ihaleyi alan yüklenicinin çalışanı olduğunu, davalı ... Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile arasında bir iş akdi olmadığını, davacının çalıştığı yüklenici şirket ile aralarında asıl-alt işverenlik ilişkisi bulunmadığını belirtilerek husumet itirazında bulunduğunu, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Şirketi vekili, ... Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile ... arasındaki hizmet alımı sözleşmesinin muvazaaya dayandığını, davacının sözleşmenin başından itibaren diğer davalının işçisi sayılması gerektiğini belirtilerek husumet itirazında bulunmuş ve davacının belirli süreli iş akitleriyle çalıştığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece toplanan delillerle ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının kıdem tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ücret alacaklarının kabulüne fazla mesai ve hafta tatili alacaklarına karar verilmiştir.
    Dairemizin 2020/1888 esas, 2020/7618 karar sayılı ilamı ile ; fazla mesai ve hafta tatili alacaklarından 1/3 hakkaniyet indirimi yapıldığı ancak %30 takdiri indirim yapılması gerektiği, söz konusu hafta tatili ve fazla mesai alacaklarına ödeme ihtarı ve ödeme için verilen süre dikkate alınarak faiz başlangıç tarihinin belirlenmesi gerektiği, temerrüt tarihinin kararda gösterilmesi gerektiği, gerekçeli kararın 2. sayfasında sondan 2. paragraftaki “davacının 01.01.2011 başlangıç tarihli sözleşmesinde yazan 2. grup için ücretin, brüt asgari ücretin en az %91 fazlası olarak belirlenmiş olduğu görülmüştür” şeklindeki ifadenin “%91” yerine %93 şeklinde yazılmasının hatalı olduğu hususlarında bozma kararı verilmiştir.
    Bozmadan sonra mahkemece bozma kararına uyulmuş, davacı lehine kıdem tazminatı, fazla mesai, hafta tatili ve ücret alacaklarına karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresinde davacı ve davalı ... Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- İşçilik alacaklarında uygulanması gereken faiz konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununun çeşitli hükümlerinde faiz konusunda düzenlemelere yer verilmiştir. Anılan Yasanın 34. maddesinde, gününde ödemeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı hükmü bulunmaktadır. Maddede sözü edilen ücret geniş anlamda ücret olup, çalışma karşılığı ücretler ile ikramiye, pirim, jestiyon ve benzeri ödemeler ve fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatil ücretleri de bu kapsama dahildir. İşe iade davası ile tespit edilen en çok 4 aya kadar boşta geçen süreye ait ücret ve diğer haklar için de 4857 sayılı İş Kanununun 34. maddesinde sözü edilen özel faiz türü uygulanmalıdır.
    Öte yandan, ücretin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanması halinde 2822 sayılı yasanın 61. maddesi uyarınca söz konusu alacağa uygulanması gereken faiz, en yüksek işletme kredisi faizi olmalıdır.
    Ücret alacağının 1475 sayılı yasa döneminde doğmuş olması durumunda 10.06.2003 tarihine kadar yasal faiz, bu tarih sonrası ücretler bakımından ise bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. İşçinin ücret konusundaki talebinin “yasal faiz” olarak adlandırılmış olması da 4857 sayılı İş Kanununun 34. maddesinin uygulanmasına engel değildir. Gerçekten, ücret alacağı bakımından anılan 34. maddede faizle ilgili olarak yasal düzenleme yer aldığından, işçinin isteğinin, bahsi geçen özel faizin talep edildiği şeklinde değerlendirilmesi gerekir.
    Ücret alacağı bakımından faize hak kazanmak için kural olarak işveren temerrüde düşürülmelidir. Ancak, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça bir ödeme günü kararlaştırıldığında, belirlenen ödeme tarihi sonrasında faiz işlemeye başlar.
    Ücret alacağı için özel banka kamu bankası ayrımı yapılmaksızın mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının belirlenmesi gerekir. Yasada, “uygulanan en yüksek faiz” sözcüklerine yer verilmiş olmakla bahsi geçen faiz oranının uygulanıp uygulanmadığı tespit olunmalıdır. Bankaların belli dönemlerde T.C. Merkez Bankasına uygulayabileceklerini bildirdikleri faiz oranı fiilen uygulanmış olmadıkça ücret yönünden dikkate alınmaz.
    Bankaların uyguladıkları faiz oranları bir ya da birkaç aylık veya bir yıllık vadelerle belirlenmektedir. Bunlardan en uzun vade bir yıl olup, en yüksek faiz oranı da bir yıllık mevduata uygulanmaktadır. Bu durumda ücret alacağı için uygulanması gereken faiz, ödeme gününün kararlaştırıldığı ya da temerrüdün gerçekleştiği zamanda bankalarca bir yıllık mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı olmalıdır. Aynı alacak için ikinci yılın başlangıcındaki en yüksek banka mevduat faizinin belirlenerek uygulanması, gecikme daha da uzunsa takip eden yıllar için de aynı yönteme başvurulması gerekir. Yıl içinde artan ve eksilen faiz oranları dikkate alınmaz. Yıllar itibarıyla faiz oranları değişebileceğinden kararda faiz oranının gösterilmemesi gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta mahkemece bozmadan önce ücret alacakları için en yüksek mevduat faizine karar verilmişken bozmadan sonra verilen kararda 1 yıllık mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan ilke kararımızda da belirtildiği üzere yıllar itibari ile faiz oranı değişebileceğinden karar da faiz oranının gösterilmesi isabetli olmamıştır.
    3-Taraflar arasında yargılama gideri hususu uyuşmazlık konusudur.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 332 ve 333 üncü maddelerinin açık hükmü gereğince, yargılama giderlerine mahkemece resen hükmedilir. Yapılan giderin tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir. Hükümden sonraki yargılama giderlerini hangi tarafın ödeyeceği, miktarı ve dökümü ile bu giderlerin hangi tarafa yükletileceği, mahkemece ilamın altına yazılır.
    Somut uyuşmazlıkta , mahkeme tarafından yargılama giderleri yasanın öngördüğü şekilde gerekçeli kararda gösterilmediği gibi , bozmadan önce davacı tarafından 1.100,95 TL yargılama gideri yapıldığı belirtilirken , bozmadan sonra ki gerekçeli karar da 872,40 TL yargılama gideri yapıldığı belirtilmiştir. Yargılama gideri açısından hüküm bu hali ile denetime elverişli olmayıp hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi