MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuğun habersiz atanan zorunlu müdafiine asıl kararın 08.12.2009 günü tefhim edildiği, bahsedilen müdafiinin 16.02.2009 tarihinde süresi geçmiş temyiz dilekçesi sunduğu, suça sürüklenen çocuğun savunmasında bildirdiği adreslerine 03.03.2010 ve 05.05.2010 tarihleri arasında yapılan tebliğlerin ise 01.12.2009 -01.03.2011 tarihleri arasında asker olduğu anlaşılmakla usulsüz olduğu, asıl kararın suça sürüklenen çocuğa 04.03.2011 tarihinde bizzat tebliği sonrası 04.03.2011 tarihinde sunduğu temyiz dilekçesinin bahsedilen sebepler ile süresinde kabulü ile yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b,31/3. maddelerindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde belirtilen genel dava zamanaşımının, suç tarihi olan 15.09.2005 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."ın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 30.04.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.