3. Hukuk Dairesi 2013/5488 E. , 2013/8337 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen geçici elektrik aboneliğinin sağlanması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkilinin ... İli, ... İlçesi,... Mahallesinde, bulunan dairenin sahibi olduğunu, dairesinin doğalgaz aboneliği bulunduğunu, elektrik aboneliği için davalı kuruma müracaat etmesine rağmen, dairenin iskan ruhsatının bulunmaması nedeniyle talebinin reddedildiğini, zor durumda olduğunu, elektrik aboneliğinin yapılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; görev, husumet itirazında bulunarak davanın usulden reddini, ayrıca abonelik talep edilen konutun bulunduğu binanın iskan ruhsatının olmadığını, yapı ruhsatının da kanunun aksine 2009 yılında alındığını, belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, abonelik hizmetine konu konutun bulunduğu binanın 17.11.2009 tarihli yapı (inşaat) ruhsatının bulunduğu, konutun fen kurallarına göre tamamlanmış olduğu, davacının aynı konuta yönelik olarak doğalgaz aboneliğinin bulunduğu ve böylece 3194 sayılı İmar Kanununun 5784 sayılı Yasanın 25. maddesiyle eklenen geçici 11.madde hükmü uyarınca davacı adına geçici abonelik tesisi koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun Yapı kullanma izni başlıklı 30. maddesinde; "Yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için inşaat ruhsatını veren belediye... ve valilikten izin alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine, yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından mahsur görülmediğinin tespiti gerekir" denilmektedir. Yine aynı kanunun Kullanma İzni Alınmamış Yapılar başlıklı 31.maddesinde de; "İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve
tesislerinden faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan bağımsız bölümler bu hizmetlerden istifade ettirilir." hükmü bulunmaktadır. Açıklanan madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde yapı kullanma (iskan) izni verilmeyen veya alınmayan yapıların izin alınıncaya kadar belediye hizmetlerinden ve tesislerinden faydalanamıyacakları açıktır.
Hal böyle iken, yasa koyucu; ülkemizde, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış olup, buna rağmen yapı kullanma (iskan) izni alınmamış birçok yapının bulunması nedeniyle yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere, 3194 sayılı İmar Kanununa 5784 sayılı Yasanın 25. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesi ile bir istisna getirmiştir. 26.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren bu madde; "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon ve doğalgaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak, geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde, aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan abonelikler de ait olduğu gruba dönüştürülür." hükmünü ihtiva etmektedir.
Yapılan bu açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde; davacıya ait bağımsız bölümün yer aldığı binanın yapı (inşaat) ruhsatının 16.09.2009 tarihinde alındığı, dolayısıyla İmar Kanununun geçici 11. maddesinde ifade edilen istisnai halin, eldeki dava bakımından uygulanamayacağı anlaşılmaktadır.
Şu durumda, mahkemece; istemin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.