3. Hukuk Dairesi 2020/5980 E. , 2021/5362 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat (asıl dosya) ve itirazın iptali (birleşen dosya) davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın açılmamış sayılmasına birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Asıl davada davacı ..., ilaç yazdırmaya giderken davalı şirketin sahibi bulunduğu hastanenin acil girişinin önünde kayıp düştüğünü bacağını kırdığını, 25-30 gün hastanede yattığını, hastanede iken kırık ayağı üzerine basmaması gerekirken davalı doktorun talimatıyla yürütüldüğünü ve bu nedenle tekrar düşüp bacağını kırdığını, ikinci ameliyattan sonra bacağının farklı yöne baktığını fark ettiğini, yürümede zorlandığını, hastanenin kaygan zemin için gerekli önlemleri almaması sebebiyle davalı doktorun ise gereken özeni göstermemesi sebebiyle sorumlu olduklarını ileri sürerek 5.000 TL maddi 75.000 TL manevi tazminatın 20.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar asıl davanın reddini istemişlerdir.
Birleşen davada davacı...Özel Sağlık Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Davalı ..."nın hastanede yattığı süre ile ilgili olarak 4.417,60 TL ilave ücret ve hastane odasında kalma ücreti bulunduğunu bunun ilamsız icra takibine konulduğunu fakat davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini ileri sürerek davalının takipteki itirazının iptaline aleyhine alacağın %20si tutarında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı birleşen davanın reddini istemiştir.Mahkemece asıl davada davalı şirket yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı doktor yönünden reddine ve birleşen davanın reddine dair ilk kararın temyizi üzerine Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 03/03/2016 tarih 2015/29255 esas 2016/6625 karar sayılı kararıyla asıl davada davalı birleşen davada davacı olan şirketin bir kısım temyiz sebepleri kabul edilerek mahkemece alınan bilirkişi raporunun yetersiz olması nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bu sefer yeniden rapor alınarak asıl davada davalı şirket hakkında davanın kısmen kabulüne 1.199,25 TL maddi 2.000 TL manevi tazminatın davalı şirketten tahsiline, davalı doktor İlker yönünden davanın reddine ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Bu kararın davalı şirket ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 3. Hukuk Dairesince bu sefer, asıl davanın davacısı birleşen davanın davalısı olan Leyla"nın peş peşe iki celseye gelmediği, ilk celse davalıların davayı takip edip etmeyeceklerine ilişkin beyanlarının alınmadığı ikinci celse ise davalı şirket vekilinin davayı takip etmediğini davalı doktorun ise davayı takip ettiğini açıkladığı, şirket vekilinin beyanına rağmen mahkemenin bu beyana göre bir karar vermediği belirtilerek mahkemece ilk önce bu hususta karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına davalı doktorun temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyulmuştur. Mahkemece bundan sonra asıl davanın açılmamış sayılmasına birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı doktor İlker tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece asıl davanın her iki davalısı yönünden de davanın açılmamış sayılmasına karar verilmişse de Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 28/01/2019 tarih, 2018/6402 esas 2019/690 karar sayılı bozma ilamında yalnızca davalı şirket yönünden davacının gelmediği celsede davalı şirketin davayı takip etmediği beyanı hakkında öncelikle bir karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi bozma sebebi yapılmış olup, bozma ilamında da belirtildiği üzere asıl davanın diğer davalısı olan doktor İlker davacı taraf gelmemiş olsa bile davayı takip ettiğini bildirmiş olduğundan onun hakkındaki davanın işlemden kaldırılması dolayısıyla açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece 2016/322 esas 2018/367 karar sayılı ikinci kararda davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın davacı tarafça temyiz edilmemiş olması, davalı ..."in karara yönelik temyiz sebeplerinin de bozma kararında şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş olması gözetilerek bozmaya uyulmasına karar verilmesi suretiyle davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken davalı ... yönünden yazılı şekilde bozmaya aykırı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl dava hakkındaki temyiz olunan hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.