3. Hukuk Dairesi 2017/11814 E. , 2017/10231 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı tarafça aleyhine....Müdürlüğünün 2013/12358 sayılı dosyası ile tedbir nafakası, 2013/12359 sayılı dosyası ile de iştirak nafakası için icra takibi yapıldığını, müvekkilinin borca itiraz ettiğini, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını, ..... 6. Aile Mahkemesinin 27/05/2010 tarih 2010/229 esas 2010/475 karar sayılı ilamı ile davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırıldığını, adı geçen icra dosyalarında müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile icra takiplerinin iptaline, haksız ve kötü niyetli icra takibi yapan davalıdan en az %20 oranında inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının boşanma davası ile birlikte müvekkili için yoksulluk nafakası çocuk için de iştirak nafakası olarak aylık 400 TL ödemesi gerekirken bu nafaka borçlarını ödemediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne yönelik olarak verdiği 10.06.2014 tarih ve 2013/833 E. 2014/411 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 28.05.2015 tarih ve 2014/15870 E. 2015/9717 K. sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda, mahkemece,davanın kısmen kabulü ile taraflar arasındaki.....10. İcra 2013/12358 ve 2013/12359 sayılı takip dosyaları itibariyle davacının davalıya 2.774 TL asıl alacak miktarı itibariyle borçlu olmadığının tespitine, bu miktar icra takibinin iptaline, kalan miktar 17.626 TL asıl alacak ve işlemiş faiz miktarları ve takip sonrası işleyecek faizleri üzerinden icra takiplerinin devamına karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacının; aleyhine başlatılan.....10. İcra Müdürlüğünün 2013/12358 E. ve 2013/12359 E. sayılı takip dosyalarından borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Somut olayda, taraflar arasındaki.....6. Aile Mahkemesinin 01.04.2010 tarihinde kesinleşen 2009/731-852 E.K. sayılı dosyasında tarafların boşanmalarına, davalı lehine 200 TL tedbir ve hükmün kesinleştiği tarihten itibaren nafakanın yoksulluk nafakası olarak davalıya verilmesine, yine müşterek çocuk lehine 200 TL tedbir ve hükmün kesinleştiği tarihten itibaren nafakanın iştirak nafakası olarak davalıya verilmesine karar verilmiş, davalı hükmedilen nafakaların tahsili için davacı aleyhine.....10. İcra Müdürlüğünün 2013/12359 E. sayılı dosyası ile 3.200 TL asıl alacak 1.114,20 TL faizi ile birlikte 4.314,20 TL"nin tahsili için icra takibine başlanmıştır.
Yine, taraflar arasındaki.....5. Aile Mahkemesinin 17.08.2010 tarihinde kesinleşen 2010/299-485 E.K. sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı lehine olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakasının aylık 400 TL"ye yükseltilmesine karra verilmiş,davalı tarafça bu karar gereğince nafakanın tahsili için.....10. İcra Müdürlüğünün 2013/12358 E. sayılı dosyası ile 17.200 TL asıl alacak 2.737.07 TL faizi ile birlikte 19.937,07 TL"nin tahsili için davacı aleyhine icra takibine başlanmıştır.
6100 sayılı HMK 297 maddesi gereğince de; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı, belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre; hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekmektedir.
Hal böyle olunca; mahkemece verilen hükümde, davacının hangi takip dosyasında ne kadar borçlu olmadığının, hangi takip dosyasının hangi miktarda iptaline karar verildiği ve hangi takip dosyasının hangi miktarda devamına karar verildiği, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmemiş olup, hüküm bu haliyle infaza elverişli değildir. Bu husus, 6100 sayılı HMK"nun 297. maddesi gereğince hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gereks görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.