3. Hukuk Dairesi 2016/21920 E. , 2017/10252 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması ve yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili, müvekkillerinden Zeynep ile davalının Selçuk Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/259 Esas- 2000/207 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, daha sonra Kuşadası 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/77 Esas -2009/337 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklardan Selin için 50 TL olan nafakanın 150 TL’ye, Halil Semih için 100 TL olan nafakanın 200 TL’ye çıkarılmasına karar verildiğini, Halil Semih’in halen üniversite öğrencisi olduğunu,Selin’in ise ortaöğretimde okuduğunu, çocukların eğitim masraflarının yüksek olduğundan bu masrafları karşılama imkanlarının bulunmadığını, müşterek çocukların okula devam edememe riski ile karşı karşıya kaldıklarını, bu nedenle müşterek çocuklardan Selin’in aylık 150 TL olan nafakasının aylık 700 TL’ye, müvekkili Halil Semih’in aylık 200 TL olan nafakasının aylık 1.000 TL’ye çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili 06.04.2016 günlü duruşmada, her ne kadar dava dilekçesinde ... için iştirak nafakası talep etmiş ise de, bu hususu sehven gözden kaçırdığını, bu davacı için yardım nafakası talebinin olduğunu bildirmiştir.
Davalı; yeniden evlendiğini ve bir çocuğunun daha dünyaya geldiğini, çocuğunun ilköğretim öğrencisi olduğunu, kendisinin SSK emeklisi olup emekli maaşı dışında da herhangi bir gelirinin bulunmadığını belirterek; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacı ..."ın dava tarihinde 18 yaşını doldurmuş olduğu, artık iştirak nafakasına dayalı dava açamayacağı, bu davayı açmasında hukuki yarar olmadığı, dilerse yardım nafakası açabileceği gerekçesiyle davanın reddine, müşterek çocuk Selin yönünden davanın kısmen kabulü ile, iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 400 TL "ye çıkartılmasına, karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan müşterek çocuk Selin yönünden sair temyiz itirazlarının yerinde bulunmadığından reddi gerekir.
2)Dava, davacılardan ..."ın açmış olduğu yardım nafakası talebine ilişkindir.
TMK.nun 328/1.maddesi hükmü gereğince “Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.” Aynı yasanın 2.fıkrasında ise, “Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.” hükmü mevcut bulunmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür."
Aynı Kanunun 365/2.maddesinde de; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir." düzenlemesi yer almıştır.
Hukuk Genel Kurulunun 7.10.1998 gün ve 1998/656-688 sayılı ilamında da "...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların..." yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır.
Buna göre,mahkemece davacı ..."in talebinin yardım nafakasına ilişkin olduğu kabul edilip; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve üniversite öğrencisi olan davacı ..."in okuduğu okul, yaşı, ihtiyaçları göz önüne alındığında nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; TMK.4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yazılı gerekçe ile davacı ... yönünden yardım nafakası talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince davacı ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.